Trabzonspor inişli çıkışlı bir sezonun son virajına girerken, gözler Galatasaray’la oynanacak iki büyük maça çevrildi. Sezon boyunca yaşanan hakem tartışmaları, teknik direktör değişiklikleri ve oturmayan oyun düzeni, takımın istikrar bulmasını zorlaştırdı. Ancak Fatih Tekke’nin gelişiyle birlikte Trabzonspor cephesinde belirgin bir toparlanma havası oluştu. Oyuncuların daha huzurlu olduğu, kulüp çevresinin ise daha umutlu yaklaştığı bir döneme girildi.
Bu hafta ise sadece üç puan ya da bir turdan fazlası söz konusu. Çünkü Trabzonspor, Galatasaray’la önce ligde ardından da Türkiye Kupası'nda karşı karşıya gelecek. İki maç da farklı atmosferlerde oynanacak ve her birinin kendi içinde taşıdığı ayrı bir anlam var. Taraftarın ilgisi ise beklendiği gibi yüksek. Tüm biletler tükendi, tribünler tamamen dolacak.
Artık söz oyuncularda. Trabzonspor’un genlerinde, her maçta sonuna kadar mücadele etmek ve büyük hedefleri kovalamak var. Bu ruh, kulüp tarihine kazınmış kupalarla, kritik zaferlerle defalarca kendini kanıtladı. Şimdi ise sezonun kırılma noktası olarak görülen bu iki maçta aynı ruhu sahaya yansıtmak isteniyor.
Eğer Trabzonspor bu iki maçtan zaferle çıkarsa, sezon boyunca yaşanan tüm çalkantıların üzerine kalın bir çizgi çekebilir. Üstelik bunu, çok daha yüksek bütçelerle kurulan rakiplerine karşı başarırsa, başarının değeri daha da artacak.
