Trabzonspor, uzun süredir özlenen tabloya kavuştu. Ligde 22 maç sonunda 12 galibiyet, 6 beraberlik ve 4 mağlubiyet alan takım, camiaya yeniden heyecan getirdi. Tekke’nin yönetimindeki bu performans, özellikle geçtiğimiz sezonun yarattığı “enkaz psikolojisi” düşünüldüğünde bambaşka bir anlam taşıyor.

İstanbul takımlarına takılan tablo

Bordo-mavililerin 4 yenilgisinin ikisi Fenerbahçe’ye, ikisi Galatasaray’a karşı geldi. Bu kayıplar taraftarı üzse de, genel tablo Trabzonspor’un yeniden ayağa kalkışını işaret ediyor. Atılan 36 gole karşılık 25 gol yenildi. Maç başına 1,91 puan ortalamasıyla takım zirve yarışının içinde kalmayı başardı.

Deplasman sendromu sona erdi

Uzun yıllar “deplasmanda kazanamayan” takım görüntüsü, Tekke’nin dokunuşlarıyla tamamen geride kaldı. Artık ligde her şehirde özgüvenle mücadele eden, rakiplerine psikolojik üstünlük kuran bir ekip sahada. Taraftarlar da bu değişimin farkında; yıllardır özlemini çektikleri “hücum eden, geri adım atmayan” Trabzonspor’a yeniden kavuşmuş durumda.

Hakem tartışmaları gündemde

Bordo-mavililerin yükselişinde tek pürüz, İstanbul takımlarına karşı yaşanan hakem gündemi oldu. Özellikle Fenerbahçe maçında yaşananlar hâlâ hafızalarda. Taraftarların “Trabzonspor katledildi” tepkisi, bu sürecin en net yansıması.

Camianın umudu büyüyor

Bugün ligde ikinci sırada yer alan Trabzonspor için bu konum yalnızca bir rakam değil; camianın moralini, umudunu ve geleceğe bakışını yeniden şekillendiren bir işaret. Taraftarların dilinde dolaşan o cümle, bu dönüşümü özetliyor:
“Buldozer gibi geçen Trabzonspor geri döndü.”

Fatih Tekke, yalnızca sahadaki 11 oyuncuyu değil, tribünleri ve camianın ruhunu da yönetiyor. Her geçen gün farklı bir kimliğe bürünen takım, şehre yeniden o eski günlerin havasını taşıyor. Ve bu tablo böyle sürerse, Trabzonspor sadece ışığını değil, bizzat o günlerin kendisini geri getirebilir.