Ulubaş, yaptığı açıklamada, Kurban Bayramında, kurbanlıkların büyük kısmının satıldığını, elde kalanların da EBK'ya başvurulması halinde satın alındığını belirtti.

Bayramdan sonra EBK'ya 5 bin 140 büyükbaş hayvan için başvuru yapıldığını bildiren Ulubaş, şunları kaydetti:

''Bunun bin 74'ünü kestik. Kesim için sıra bekleyen 4 bin 66 büyükbaş hayvan var. 150 küçükbaş hayvan için başvuru yapıldı. Bunların da 49'unu kestik. Besiciler bu hayvanları, kurbanlık satış sürecinde kaybettikleri kiloyu almaları için bekletiyorlar. Hayvanının getiren besiciyi geri çevirmiyoruz. Parasının yüzde 10'unu aynı gün, geri kalanını 30 gün içerisinde hesabına yatırıyoruz. EBK'nın finansman sorunu yoktur. 150 tane de küçükbaş hayvan için müracaat oldu.''

En çok müracaatın Erzurum, Sakarya ve Van kombinalarına yapıldığını kaydeden Ulubaş, ''Bize gelen bir başı da bin başı da geri çevirmeyeceğiz, alacağız. Bu Sayın Bakanımızın talimatıdır. EBK, besiciye sürekli, düzenli ve garanti pazar olsun diye kuruldu'' dedi.

'Besicinin yanında olduk'

EBK'nın, bu yılın 10 ayında 91 bin 732 büyükbaş hayvan kestiğini bildiren Ulubaş, bu kesimlerin sadece 5 kombinada yapıldığını anlattı.

Bu kombinaların teknolojik altyapılarının son derece gelişmiş olduğunu ifade eden Ulubaş, şöyle konuştu:

''Et ve Balık Kurumu, bu ithalat süreci içerisinde 14 liraya bir kilogram karkas alıyor, 30 kuruş da pirim veriyor. Dışarıdan gelen ithal etin fiyatı 13 lira civarında olduğu için biz bu fiyattan almasak fiyatlar daha da aşağıya düşerdi. Biz besicinin yanında olduk. Pazarda fazlalık olduğunda dengenin besici aleyhine bozulmasını önlemeye çalıştık.''

Bu yıl kestikleri sığırların 55 bin 39'unu yerli besiciden aldıklarını, 36 bin 692'sini ithal ettiklerini kaydeden Ulubaş, ''Bunlardan elde ettiğimiz etleri kar etmeden satıyoruz. 74 franchise(şube), 16 kombinalarımızın olduğu yerlerdeki satış merkezlerimizde halka sunuyoruz. Bizim olduğumuz yerlerdeki bütün satış noktaları, EBK fiyatlarına göre şekilleniyor'' dedi.

''Anguslar besi değil, yaylalarda yayılıyor''

Angusların hastalıklı olduğuna ilişkin iddialara da değinen Ulubaş, bu hayvanların dünyanın hastalıksız olarak kabul ettiği ülkelerden getirildiğine dikkati çekti.

Bütün dünyada ''deli dana'' hastalığı nedeniyle hayvansal yem kullanımının yasaklandığını bildiren Ulubaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu hayvanların domuz etiyle beslendiği iddiaları yalan. Bunları Brezilya, Meksika ve Avustralya'dan getirtiyoruz. Buralarda besi yok. Yaylalarda yayılan hayvanlar. Onun için de bunların karkas ağırlıkları hiçbir zaman 220 kilogramın üzerine çıkmıyor.

Tüketicilere sesleniyorum, bu tür ithamlara inanmayın. Dünyanın en kaliteli eti angus etidir. Fiyatı da diğerlerinden bir dolar daha yüksektir. Getirdiğimiz hayvanları 2 ay padokslarımızda tutuyoruz, ondan sonra kesiyoruz. Bunlar en az 5-10 bin tane geliyor. Pazarın isteğine göre 200-300 kesiyoruz. Bu sürede bu hayvanlar ülkemizin yemi ve suyu ile beslenmiş oluyor.''