Seçen, yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti:

“PKK-KCK terör örgütüne yönelik 10 Mart 2011 tarihinde başlatılan soruşturma kapsamında, İmralı Cezaevi'nde hükümlü bulunan Abdullah Öcalan ile görüşme yapan ve KCK sözleşmesinde yer alan örgütün 'Önderlik Komitesi'nde faaliyette bulunan bazı avukatların, adı geçen müvekkilleriyle yaptıkları görüşmeleri talimat olarak örgütün dağ kadrosuna ulaştırdıkları yönündeki kuvvetli şüphe üzerine 22 Kasım 2011 tarihindeİstanbul ile Ardahan, Batman, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Hakkari, Iğdır, Van, İzmir, Kars, Mersin, Muş, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak illerinde eş zamanlı olarak başlatılan operasyonda 34 avukatlık bürosu, 47 mesken aranmış, 42'si avukat olmak üzere toplam 46 kişi gözaltına alınmıştır. Halen bu soruşturma kapsamında 5 avukat firari olarak aranmaktadır.”
Seçen açıklamasında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğince yürütülen soruşturmanın, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, PKK'nın şehir yapılanması KCK'ya yönelik düzenlenen soruşturmayla herhangi bir irtibatının olmadığını da belirtti.

Basında yer alan haberler

Başsavcıvekili Seçen, dün ve bugün tarihli bazı basın ve yayın organlarında yer alan haberlere de değinerek, söz konusu haberlerde “Balyoz ve Ergenekon olarak bilinen davaların yargılamasının Silivri Cezaevi'nde oluşturulan özel mahkemelerde yapıldığı” ve “PKK-KCK terör örgütüne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında bazı avukatlara yönelik haksız gözaltıların gerçekleştirildiği” şeklinde mesnetsiz değerlendirilmeler yapıldığını vurguladı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğinin Beşiktaş ilçesinde bulunan yerleşkesindeki fiziki şartların çok sanıklı davaların görülmesine uygun olmaması, yargılamanın süratle sonuçlandırılması ve sanıkların güvenliğinin temini açısından Silivri Cezaevi müştemilatının yanında bulunan mahkeme binasında söz konusu yargılamaların yapılmasının uygun görüldüğünü hatırlatan Seçen, “Basında yer alan haberlerin aksine, adı geçen davalar için özel mahkemeler kurulması söz konusu olmayıp, mevcut durum Beşiktaş Adliyesi'ndeki duruşma salonunda görülmesi gereken davaların yukarıda yazılı nedenlerle başka bir duruşma salonunda görülmesinden ibarettir” dedi.