TESEV tarafından 29 ilde 2 bin 699 kişiyle yüz yüze yapılan görüşmelerin ardından dün  kamuoyuna açıklanan, “Anayasaya Dair Tanım ve Beklentiler Araştırması”nın sonuçları şöyle:
-  Katılımcılara, “Anayasada kimlik meselesi çok tartışılıyor, sizce aşağıdaki cümlelerden hangisi doğrudur?” sorusu yöneltildi. Yüzde 55,8’i, “Sadece Türk kimliğine yer verilmelidir”, yüzde 35,1’i “Türk, Kürt, Çerkes, Ermeni, Rum, Gürcü gibi tüm etnik kimliklere yer verilmelidir” derken; yüzde 9,1’i “Hiçbir etnik kimliğe yer verilmemelidir” yanıtını verdi.
-  “İdeal anayasa neyi çözer?” sorusuna araştırmaya katılanlardan yüzde 53,4’ü “Kürt meselesi”, yüzde 40,7’si ise “ekonomik talepler” yanıtını verdi.
-  Katılımcıların yüzde 82,3’ü, anayasada Atatürk ilke-inkılapları-milliyetçiliğine yer verilmesi gerektiğini savunurken, yüzde 20,8’i Ankara dışında bir başkentin olabileceğini söyledi.
-   “Resmi dil ne olmalıdır?” sorusu yöneltildi. Yüzde 85, “Yalnızca Türkçe olmalıdır”, yüzde 15, “Türkçenin yanı sıra bu topraklardaki diller resmi dil olabilir” yanıtını verdi. BDP seçmeninin yüzde 91,5’i başka dillerin resmi dil olabileceğine işaret ederken, bu oran Ak Parti seçmeninde yüzde 12, CHP seçmeninde yüzde 9, MHP seçmeninde yüzde 5’e düştü.

Eğitim dili
-  “Temel eğitimde eğitim dili ne olmalıdır” sorusu yöneltildi. Yüzde 73,3 “Yalnızca Türkçe olmalıdır”, yüzde 26,7 “Türkçenin yanı sıra herkes öğrendiği, konuştuğu dilde eğitim alabilir” yanıtını verdi. Anadilde eğitime sıcak bakanların oranı BDP seçmeni içinde yüzde 94, Ak Parti seçmeni içinde yüzde 25, CHP seçmeni içinde yüzde 19 ve MHP seçmeni içinde yüzde 11 olarak şekillendi.
-  Araştırmaya katılanların yüzde 39,7’si seçilmiş yerel yönetimlerin anadilde veya yerelde insanların konuştuğu dilde eğitim ve kamu hizmetlerinde kullanılmasına ilişkin yetki sahibi olabileceğini savundu.
-  Katılımcılara, “Laiklik hakkında aşağıdaki görüşlerden hangisine katılıyorsunuz?” sorusu yöneltildi. Araştırmaya katılanlardan yüzde 50,6’si “Anayasada laiklik aynen kalmalıdır”, yüzde 40,7’si “Anayasada laiklik kalmalıdır ancak devlet, tüm dinlere aynı mesafede olacak şekilde yeniden tanımlanmalıdır”, yüzde 8,7’si ise, “Anayasada laiklik hiç yer almamalıdır” yanıtını verdi. * CHP seçmeni içerisinde laiklik kavramının aynen korunmasını isteyenlerin oranı yüzde 61,8, MHP seçmeni içinde yüzde 62,3 olarak belirlenirken, bu oran Ak Parti seçmeni içinde yüzde 47,8, BDP seçmeni içinde yüzde 9,5’e düştü.

Diyanet değişsin
-  Araştırmaya katılanlara, “Diyanet İşleri Başkanlığı yeni anayasada olmalı mıdır?” sorusu yöneltildi. Yüzde 84,3 “Olmalıdır” derken, “Devam edecek ise Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hizmet kapsamı ne olmalıdır?” sorusuna, yüzde 84,1 “Sünnilerin yanı sıra diğer mezhep ve dinlerin temsilcilerine de yer versin” yanıtını verdi. “Diyanet İşleri yeni anayasada olmaz ise din işleri için hangisi doğrudur” sorusuna yüzde 78,1, “devletten ve hükümetlerden bağımsız bir kurum olmalıdır” yanıtını verdi. Yüzde 21,9 ise, “tamamen kaldırılmalı, her dini grup ve mezhep kendi imkanlarıyla yürütmeli” dedi.

Din dersi zorunlu olsun
-  Katılımcılara, “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri hakkında aşağıdaki görüşlerden hangisine katılıyorsunuz” sorusu yöneltildi. Yüzde 50,1’i “zorunlu olmalıdır”, yüzde 46,3’ü “seçmeli olmalıdır” derken, yüzde 3,6’sı “kaldırılmalıdır” yanıtını verdi. CHP seçmeninin yüzde 64,9’u “seçmeli olmalıdır”, Ak Parti seçmeninin de yüzde 64,5’i “zorunlu olmalıdır” yanıtını verdi. Araştırmaya katılanların yüzde 76,9’u din dersinde Sünni Müslümanlık dışı din ve mezheplerin öğretilmesi gerektiğini söyledi.
-  Araştırmaya katılanlara, “Devlet, tüm özgürlükler ve başörtüsü, cinsel yönelik gibi her türlü kişisel tercihler karşısında tarafsız kalmalıdır” önermesi yöneltildi. Araştırmaya katılanlardan yüzde 50,3’ü “doğru”, yüzde 19,3’ü ise “kesinlikle doğru” dedi.

Kamu çalışanı örtünebilmeli
-  Katılımcıların yüzde 72,3’ü vatandaşların grup, kültürel kimlik ya da cemaatler olarak yaşayabilme özgürlüklerinin tanınması gerektiğini savundu. Araştırmaya katılanların yüzde 76,3’ü öğretmen, hâkim gibi tüm kamu çalışanları da içinde olmak üzere örtünmek isteyenlerin örtünebileceğini belirtti. CHP seçmeninin yüzde 51’i bu önermeye karşı çıkarken, Ak Parti seçmeninin yüzde 95’i öneriyi destekledi.
-  Araştırmaya katılanların yüzde 82,1’i hak ve özgürlüklerin şiddet ve nefret amaçlı kullanıldığı takdirde sınırlandırılabileceğini, yüzde 68,6’sı ise “genel ahlak” söz konusu olduğunda sınırlandırılabileceğini söyledi.
-  Katılımcıların yüzde 84,3’ü cumhurbaşkanı, hükümet ve ordu dahil hiçbir kurumun yargı denetimi dışında bırakılamayacağını söyledi, yüzde 45,4’ü “Devletin itibarı ve çıkarı söz konusu olduğunda yargı bireyin karşısında devletin tarafını tutabilmelidir” önermesine olumlu yanıt verdi. Yüzde 86,7’si  yargının devleti değil bireyi koruması gerektiğini söyledi.
-  Araştırmaya katılanların yüzde 42,1’i seçim barajının yüzde 4’e düşürülmesine karşı çıkarken, yüzde 37,1’i barajın düşürülmesini talep etti.  BDP seçmeninin yüzde 88’i barajın düşürülmesini isterken, MHP seçmeninin yüzde 55,3’ü buna karşı çıktı.  Katılımcıların yüzde 61,1’i siyasi partilerin şiddetle açıkça ilişkisi bulunması dışında kapatılmasına karşı çıktı.