Eğer cildiniz daha önce herhangi bir liman işletmesinin
tuvaletine temas etmediyse, bu yazıyı okuduktan sonra edebilecektir.
PLoS ONE’da yayımlanan bir çalışmaya göre umumi tuvaletler 19 çeşit bakteriyi barındırıyor olabilirler. Bakterilerin miktarını ölçmek için Colorado Üniversitesindeki 12 tuvalette, araştırmacılar her bir tuvaletteki 10 yüzeyi sildiler.

Araştırmalar, 19 çeşit bakterinin üç genel kategoriye ayrıldığını gösterdi. Bu bakteriler tuvaletle ilişkili olan, tuvalet zemininde bulunan ve rutin olarak elle temas edilen yüzeylerde bulundular.

“Bizler, en farklı miktarda bakterinin tuvaletin hangi belirli alanlarında bulunduğunu gözlemlemek istedik” diyen Boulder'daki Colorado Üniversitesinde doktora öğrencisi olan Gilberto Flores, en farklı miktarda bakterinin tuvalet zemininde bulunduğunu; bunların sadece dışkı veya idrarla ilgili bakteriler olmadığını, aynı zamanda insanların ayakkabılarının altıyla taşınan kirlerle de alakalı olan bakteriler bulunduğunu söyledi.

Bu yüzden bir daha umumi tuvalet kullanmayın diyebilir miyiz? Elbette hayır.

Paranoyak değil pratik olmak gerektiğini söyleyen Flores, bir baloncuğun içinde yaşanılmayacağını; nereye dokunulduğu ve nasıl sterilize edileceği konusunda akıllı olmak gerektiğini vurguladı.

Arizona Üniversitesi Toprak, Su ve Çevre Bilimi Bölümünde bir mikrobiyolojist olan, doktora öğrencisi Charles Gerba, yolculuklarınız esnasında temas edeceğiniz en mikroplu yerlere çözüm bulabilmeniz hususunda önerilerde bulundu.

Uçak: Eğer havaalanında veya uçakta iseniz, tuvaletler bakteriler için en büyük üreme alanlarından biri olacaktır. “Bu tuvaletler çok kirli yerlerdir çünkü 50-75 kişinin girip çıktığı, sık sık dezenfekte edilmeyen bir tuvalete giriyorsunuz ” diyen Gerba, dar alanların ve küçük lavaboların yolculara doğru temizlenme imkânı vermediğini ve aşırı kalabalık nazarı dikkate alındığında özellikle havaalanlarındaki tuvaletlerin çok farklı bakterilerin yuvası olduğunu söyledi.

Metro/Otobüs: Metroya inerken veya otobüse binerken dokunduğunuz merdiven tırabzanları mikropların üreme yerleridir. “Aslına bakarsanız Kimberly-Clark tarafından yapılan bir çalışmaya göre, merdiven tırabzanlarının en az yüzde 43’ünde mikrop kaynamaktadır. Her gün yüzlerce kişi metro veya otobüse biniyor. Yüzey mecburen bakteri toplamak zorunda çünkü bu tür yerler günün sonunda dezenfekte edilmezler.” diyen Gerba, dikkat edilecek bir diğer noktanın da büyük otobüslerdeki kumaş kaplamalı koltuklar olduğunu çünkü kumaş kaplı koltukların temizlenmesinin çok zor olduğunu belirtti.

Araba : Her ne kadar aracınınız içine çok az sayıda insan girmiiyor olsa da, bu onların da sizin girdiğiniz benzinliğe girmediği anlamına gelmez. Yapılan çalışmalar, benzin pompalarının yüzde 71’inin hastalık riski yüksek mikroplar ile kirlendiğini göstermiştir. “Kimsenin aklına bir benzin pompasını temizlemek gelmez” diyen Gerba, bunun sadece pompayla sınırlı olmadığını, (genellikle benzinliklerde kullanılan) ATM düğmeleri ve kahve makinelerinin kollarında çok fazla miktarda bakteri bulunduğunu söyledi.

Peki, bakterilerle savaşmanın en etkin yolu nedir? Elleri yıkamak ve el dezenfektanı kullanmak.

Ellerin, bakterilerin yayılmasında çok önemli bir rol oynadığını söyleyen Gerba, saatte yaklaşık 16 kere yüzümüzü ellediğimizi, bunun bilinçaltı bir eylem olduğunu ve ellerimizdeki mikrobun yüzümüze aktarıldığını, dolayısıyla ellerimizin temiz olması gerektiğini vurguladı.