Sigara ve diğer bağımlılık yapıcı maddelerin zararları konusunda çeşitli araştırmaları bulunan Uzman Dr. Egemen Bıçakçı, Sigara ve Nikotin Bağımlılığı Tedavi Merkezi'nin çalışmaları hakkında bilgi verdi. Bıçakçı, "Saatte 200-250 kilometre hızla ve 100 derecenin üzerinde sıcaklıkla dumanı ağız içine çarpan sigara, içerdiği 4 binden fazla zararlı madde ile insan sağlığında ciddi bozulmalara yol açar. Sigara otuza yakın hastalık için ciddi risk faktörüdür. Sigaranın dumanında gaz halinde bulunan karbon monoksit hücrelerin kandaki oksijeni kullanmasını engelleyerek, tüm organların çalışmasına zarar verir.

Sigara dişlerde lekelenmeye, dişlerde daha kolay çürümeye, tat duygusunda bozulmaya yol açar ve diş taşı oluşumunu hızlandırır. Sigara içenlerde ağız içi kanserleri, dişeti kanserleri, dil kanserleri, bademcik kanserleri, sigara içmeyenlere göre 3-33 kat daha fazla görülür. Sigara, solunum yollarını örten hücreleri ve koruyucu siliyer yapıyı bozarak akciğerlerin her türlü zarara açık hale gelmesine yol açar.

Kronik akciğer hastalıklarının yüzde 80-90 sorumlusu sigaradır. Sigara içenlerde kronik bronşit, amfizem gibi hastalıklardan ölüm oranı, sigara içmeyenlere göre 2.5 kat fazladır. Akciğer kanserlerinin yüzde 90'ı sigarayla ilgili olup, sigara içmeyenlere göre riskleri 15-20 kat yüksektir. Sigara içen kişiler, içmeyenlere göre ortalama 8 yıl daha erken ölmektedirler" dedi.

"SİGARA CİNSEL İSTEĞİ VE GÜCÜNÜ AZALTIR"

Bütün hastalıkların ana temasının sigara bağımlılığı olduğunu belirten Dr. Bıçakçı, sigaranın cinsel isteği ve gücünü azalttığını söyledi. Bıçakçı, "Sigara damar sertliği gelişmesini kolaylaştırır, koroner arter hastalığı gelişiminde ise en önemli risk faktörlerinden biridir. Kalbin oksijen tüketimini arttırır, damarlarda büzülmelere neden olur. Yemek borusu kanserlerinin en önemli risklerinden birisi sigara içimidir. Sigara mide salgısını arttırır, mide ülseri ve mide kanseri gelişmesini ise kolaylaştırır. İdrar kesesi ve pankreas kanseri sigara içenlerde, içmeyenlere göre 2 kat daha fazla görülür. Böbrek kanserleri ise 5 kat daha fazladır.

Sigara erkeklerde ejekülasyonu ve spermlerin hareket yeteneğini azaltır. Cinsiyet hormonlarının da salgılanışını bozarak, cinsel isteğin ve gücün azalmasına yol açar. Sigara içenlerde prostat kanseri de, içmeyenlere göre 2 kat fazla görülür. Sigara kadınlarda ise istenmeyen düşüklere, erken ve düşük kilolu bebek doğumlarına, ölü doğumlara ve erken menopoza yol açar.

Ayrıca ses kısıklığına, ses kalınlaşmasına ve cilt damarlarının daralmasına bağlı cilt kurumalarına yol açarak cinsel yaşantıyı olumsuz yönde etkiler. Sigara içen kadınlarda rahim ağzı kanserleri de yaklaşık 20 kat fazla görülür. Doğum kontrol hapı kullanan kadınlarda sigara içimi de eklenirse, kalp-damar hastalıkları içmeyenlere göre 2 kat fazla görülür" diye konuştu. 

Uzman Dr. Egemen Bıçakçı sigara hakkında bilinmesi gerekenleri de şöyle sıraladı: "Sigara tüketiminden en çok zarar görenler anne karnındaki bebeklerdir. Sigara tiryakisi annelerin dünyaya getirdiği 100 çocuktan 65'i özürlü doğar. Gelişmiş ülkelerde sigara tüketimi giderek azalırken, gelişmekte olan ve fakir ülkelerde sigara tüketimi giderek artmaktadır. Türkiye dünyada sigara için 7. pazardır. Devamlı sigara içenlerin yüzde 55'i 35-38 yaşları arasında büyük risk altında bulunuyorlar. Sigara içen annelerde; düşük olur, anne sütü azalır. Ani bebek ölümleri olabilir. Bebeklerin beyin ve akciğerleri zarar görür.

Sigara bebekte sinizüt, rinit, kronik solunum problemleri (öksürük geniz akıntısı) yapar. Sigaranın sebep olduğu ölümler, diğer uyuşturucularınkinden 13 kat fazladır. Sigara içenlerde ani ölüm, içmeyenlere oranlara 10 kat fazladır. Bacak damarı tıkanıklarının yüzde90'ı sigaradan kaynaklanır. Sigara içen kadınlar, içmeyen kadınlardan 10 yıl daha hızlı ihtiyarlamaktadırlar. Sigara içen kadınlarda kısırlık 10 kat fazladır. İnsan beynine en çok zarar veren üç olumsuz etmenden birincisi sigara dumanıdır. Diğerleri tansiyon ve şeker hastalığıdır. Günde iki paket sigara içen bir kişi Hiroşima'ya atılan atom bombasının öldürücü dozuna eş değer radyoaktivite etkisi altında kalmaktadır".