Başbakan Erdoğan, cuma namazını evinin yakınında bulunan Aksa Camii kıldı. Erdoğan, Keçiören Subayevleri'ndeki evinden öğle saatlerinde ayrılarak Aksa Camii'ne geçti. Burada Cuma namazını kıldıktan sonra bir süre vatandaşlarla sohbet eden Başbakan Erdoğan, daha sonra vatandaşların sağlık sorunlarıyla ilgili sıkıntılarını dinledi. Cami çevresinde toplanan vatandaşlar Erdoğan'a sevgi gösterilerinde bulunurken, Başbakanlık korumaları da çocuklara oyuncak dağıttı.

AFGANİSTAN'DAKİ HELİKOPTER KAZASI

Cuma namazının ardından çıkışta gazetecilerin sorunlarını cevaplayan Başbakan Erdoğan, Afganistan'da meydan gelen helikopter kazasına ilişkin, "Bu sabah saat 07.00 civarında Kabil'in 5 kilometre kadar güneyinden 2 helikopterimiz kalkıyor. Bunlardan 1 tanesi, önde olan helikopterimiz, maalesef şu an nedeni net olarak bize ulaşmış değil, bilinmeyen bir nedenle düşüyor. Bu düşüşü sırasında da subay, astsubay, uzman er, erbaş olmak üzere 12 kardeşimiz maalesef şehit oluyor. Bir apartmana çakılmak suretiyle.

Tabii nedeni henüz net değil. Kendilerine öncelikle Allah'tan rahmet diliyorum. Ailelerine baş sağlığı dilerken, tüm milletimizin başı sağ olsun diyorum. Şahadet seviyesinde lan kardeşlerime de bu makamı ali olsun diyorum. Tabi çakılan apartmanda da 5-6 sivilin öldüğü gelen bilgiler arasında. Gerek Genelkurmay Başkanım, gerek Dışişleri Bakanım gerekse müsteşarımdan son aldığım bilgiler bu çerçevede" dedi.

Başbakan Erdoğan, bugün saat 14.00'te Başbakanlık Resmi Konutu'nda Hamas Lideri Halid Meşal'le görüşmesine ilişkin olarak ise, "Tabii görüşmemiz malum. Birinci derecede Filistin meselesi. Filistin'de özellikle Hamas ve El Fetih arasında olumlu, güzel gelişmeler var. Öncelikle bunun üzerinde duracağız. Ayrıca bölgeyi değerlendirme durumumuz söz konusu" dedi.

SURİYE'DEN TÜRKİYE'YE GİREN VATANDAŞLAR

Suriye'deki Türk vatandaşlarının Türkiye'ye girişine ilişkin olarak Erdoğan, "Şu anda onun değerlendirmesini yapıyoruz. Yani burada büyükelçimizin geri çağrılmasında tutunuz, oradaki Türk vatandaşlarımıza kadar değerlendirmelerimizi yapıyoruz. Şu anda bildiğiniz gibi Kilis tarafındaki hazırlıklarımız devam ediyor. Kilis tarafındaki hazırlıklarımız bittiği anda da Hatay'daki çadır kenti, konteynır kente taşımak suretiyle, gerek ibadethaneleriyle gerek okullarıyla gerekse sosyal donatı alanlarıyla daha önce konaklama merkezi olarak kullanılan bu yer merkezi ilk etapta bir 20 bin kişilik, ufak bir şehri oluşturuyoruz" dedi.

Bölgeye tampon bölge oluşturulup oluşturulmayacağının sorulması üzerine Başbakan Erdoğan, "Konuyla ilgili bunların hepsi çalışmaların içinde var, tampon bölge var, güvenlik bölgesi var. Hepsi bu çalışmaların içerisinde var. Çünkü olaya tek düze bakmak yanlış olur. Birçok alternatifler değerlendirilerek bu yapılıyor. Şu anda Amerika ve Rusya'nın birlikte oluşturmakta olduğu yeni bir metin de var. Bu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne gelecek. Bu metini de nedir, ne değildir göreceğiz. Onun üzerinde de ayrıca bir çalışmamız var. 2 Nisan'da İstanbul'da Suriye'nin Dostları Grubu olarak İstanbul Zirvesi var. İstanbul Zirvesi'nde Arap Ligi ve Birleşmiş Milletler bir araya geliyoruz. Orada bu işi çok geniş çaplı ama çok daha sonuca yönelik bir zirve olarak bu toplantıyı yapmayı planlıyoruz. Şu anda onun ön çalışmalarını da Dışişleri Bakanlığımız yürütüyor. Sanıyorum İstanbul Zirvesi herhalde geleceğe yönelik çok daha farklı neticeleri oluşturacaktır" açıklamalarında bulundu.

SİVAS DAVASI

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Sivas davasının zaman aşımına uğramadığını, davada 33 kişinin ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum olduğunu belirterek, ''Tek tarafa ben siyasi bir servis yapmayı doğru bulmuyorum. Bu tür ideolojik yaklaşımlar yanlış. Ankara Adalet Sarayı'nın önünde gösteri yapmak suretiyle belli bir fraksiyonun, ideolojinin borazanlığını yapmayı doğru bulmuyorum'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Sivas davasıyla ilgili zaman aşımı kararının ardından Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın ihlali olan kamu görevlileri hakkında soruşturma açılabileceğine yönelik açıklamaları olduğunun anımsatılması üzerine, bu açıklamaların yargılama süreci içerisindeki değerlendirmeler olduğunu dile getirdi.

Türkiye'de şuanda aradan 30 yıl geçmesine rağmen 12 Eylül'de yaşananların da masaya yatırıldığını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Şuanda 5 kişinin zaman aşımı konuşuluyor. 'Sivas Davası zaman aşımına uğradı' ifadesini ben çok yanlış buluyorum. Sivas davası zaman aşımına uğramamıştır, 5 kişiyle alakalı zaman aşımı vardır. Sivas davasının içerisinde şuanda idama mahkum olduğu halde idam kalktığı için ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum olan 33 kişi var. Bunun dışında ağır hapis cezasıyla cezalandırılmış onlarca kişi var. Bunlar hep gözden kaçırılıyor, saptırılıyor. Burada çok ciddi yanlışlar var."

Başbakan Erdoğan, Sivas'a gittiğinde birçok kez 18 yaşında, 19 yaşında, 15 yaşındaki kız çocuklarının babalarının hiçbir taksiratı olmadığı halde idama mahkum oldukları için hüngür hüngür ağladığını belirterek, "Bunları göz ardı etmek suretiyle burada tek tarafa ben siyasi bir servis yapmayı doğru bulmuyorum. Bu tür ideolojik yaklaşımlar yanlış. Ankara Adalet Sarayı'nın önünde gösteri yapmak suretiyle belli bir fraksiyonun, ideolojinin borazanlığını yapmayı doğru bulmuyorum" şeklinde konuştu.

Sivas davasından 33 kişinin ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Zaman aşımıyla ilgili olarak bu ülkede DHKPC'den, TİKKO'dan bunca insan zaman aşımına uğramıştır. Bunlar dışarıdadır şuanda. Efendim neymiş; 'Hizbullah da zaman aşımına uğramış' ne oldu- Hizbullah'tan, zaman aşımından çıktılar, bir kısmı yakalandı, bir kısmı tekrar içeride, bir kısmı şuanda kaçıyor. Hizbullah zaman aşımına bundan dolayı uğramamıştır, bu noktada da değildir. Bunu da böyle görmemiz lazım, değerlendirmeleri yaparken haksızlık yapmayalım diyorum" ifadelerini kullandı.

4+4+4 EĞİTİM SİSTEMİ

Başbakan Erdoğan, ana muhalefet partisinin zorunlu eğitimin 12 yıla çıkartılmasına ilişkin çalışmaların ''yok hükmünde'' olduğuna dair iddiaları olduğunun anımsatılması üzerine, bu iddianın gerçekleri ve içtüzük hükümlerini bağlamadığını belirtti. TBMM İçtüzüğü'nde her şeyin açık ve net olduğunu, yapılanların hepsinin içtüzüğe göre yapıldığını, neticelendirildiğini anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Gerek ana muhalefet, gerek diğer muhalefetin söyledikleriyle bu Meclis, onların gayri hukuki istekleri doğrultusunda yürümeyecektir. Burada çok açık, net her şey ortadadır. Bir tarafta 326 sayısı vardır, bunun karşısındaki sayı da ortadadır ve bu sayı, diğer sayının yarısı kadardır. Yarısı kadar bir sayı 326'ya egemenlik tesis etmeye gayret etmektedir. Demokraside ölçü bu değildir, biz azınlığı çoğunluğa, çoğunluğu azınlığa... Aradaki dengeyi kuran partiyiz. Çoğunluğun azınlığa tahakkümünü istemeyiz, ama kalkıp azınlığında eline bant tankını alıp komisyon başkanını vurmak suretiyle, ona saldırmak suretiyle oradan netice çıkartmasına müsaade etmeyiz."

Başbakan Erdoğan, İran'a gidip gitmeyeceğinin hatırlatılması üzerine de nükleer zirveye katılmak için gideceği Güney Kore'den dönerken İran'a uğrayacağını, bu ülkede görüşmelerin en üst düzeyde, Ayetullah Hamaney'e varıncaya kadar gerçekleştireceğini ifade etti.