2012 Norton Siber Suç Raporuna göre, Türkiye’de siber suçların toplam net maliyeti 556 milyon doları buluyor. Siber suç mağdurlarının maruz kaldığı kişi başı zarar maliyeti düşerken, sosyal medya ve mobil vakaların sayısı ise her geçen gün artıyor.
Norton by Symantec,  dünyanın en kapsamlı siber suç araştırmalarından biri olan ve her yıl yayınlanan Norton Siber Suç Raporu’nun 2012 yılı sonuçlarını açıkladı. Rapor, siber suçların kullanıcıları nasıl etkilediğini ve yeni teknolojilerin gelişim ve kullanımının güvenlik açısından kullanıcılara ne gibi faydalar sunduğunu ortaya koyuyor. 24 ülkeden 13.000 kişinin verdiği bilgileri temel alan bulgulara göre, 2012 Norton Siber Suç Raporu, son on iki ayda kullanıcılar tarafından maruz kalınan global siber suçlara ilişkin  doğrudan zarar maliyeti 110 milyar ABD doları olarak  açıklıyor. Türkiye’de ise, son on iki ayda 10 milyondan fazla kişinin siber suç mağduru olduğu ve bunun toplam net maliyetinin ise 556 milyon ABD dolarına tekabül ettiği belirtiliyor.
Raporda yer alan verilere göre, saniyede 18 kişi siber suç mağduru oluyor , bu da dünya genelinde her gün 1.5 milyondan fazla kişinin siber suçlara maruz kalması anlamına geliyor. Dünya çapında son on iki ayda her mağdur için kişibaşı ortalama 197 ABD doları doğrudan mali zarar söz konusu  , siber suçlar sebebiyle kullanıcılar, neredeyse aylık asgari ücretin yarısı kadar mali zarara uğruyor . Raporda, günümüze kadar siber suça maruz kalan kullanıcı sayısı yaklaşık 556 milyon   olarak belirtiliyor ki bu rakam, Avrupa Birliği'nin toplam nüfusundan fazla.  Son on iki ay içinde çevrimiçi işlem yaparken siber suç mağduru olan kullanıcı oranını yüzde 46 olarak açıklayan raporun, geçen yıl aynı konuda ortaya koyduğu rakam ise yüzde 45 dolaylarında. Bu da gösteriyor ki son bir yılda siber suç mağduru olan kullanıcı sayısında bir değişim yaşanmamış.
Siber Suçların Değişen Yüzü
Norton’un 2012 yılı siber suç raporuna göre, sosyal ağlar veya mobil cihazlar üzerinde karşılaşılan “yeni” siber suç yöntemlerinde artış görülüyor  - bu gelişme, siber suçluların daha popüler platformlara odaklandıklarını ortaya koyuyor.
Derlenen veriler ışığında görülüyor ki çevrimiçi işlem yapan kullanıcıların beşte biri (yüzde 21) sosyal ya da mobil platformlarda dolandırıcılığa uğrarken, sosyal ağ kullanıcılarının ise yüzde 39'u sosyal ağ siber suçlarının mağduru konumunda. 24 farklı ülkedeki kullanıcılardan gelen bilgiler şöyle:
•    Sosyal ağ kullanıcılarının yüzde 15'i profilinin hacklendiğini ve başkası tarafından kullanıldığını bildirdi.
•    Her 10 sosyal ağ kullanıcısından 1'i dolandırıcılığa maruz kaldığını veya sosyal ağ platformlarında sahte bir linkle karşılaştığını bildirdi.
•    Kullanıcıların yüzde 75'i, siber suçluların sosyal ağları hedeflediklerine inanırken yarısından azı (yüzde 44) kendilerini sosyal ağlardaki tehditlerden koruyan bir güvenlik çözümü kullanıyor ve yalnızca yüzde 49'u gizlilik ayarlarını kullanarak hangi bilgileri, kimlerle paylaştığına dikkat ediyor.
•    Mobil kullanıcıların yaklaşık üçte biri (yüzde 31) tanımadığı bir kişiden gelen ve gömülü bir linke tıklamalarını ya da bilinmeyen bir numarayı çevirerek “sesli mesaj” dinlemelerini talep eden yazılı bir mesaj aldığını bildirdi.
“Siber suçlular artık, oldukça hızlı büyüyen ve kullanıcılar tarafından olası güvenlik risklerinin daha az bilindiği mobil platformları ve sosyal ağları hedefliyor ve bu yönde stratejilerini değiştiriyor” şeklinde açıklama yapan Tüketici Ürünleri Pazarlama Başkan Yardımcısı Sally Stephens “Bu strateji değişikliği, bu yılın Symantec Internet Güvenlik Tehditleri Raporunda gördüğümüz üzere, 2011'de mobil platformlara ait saldırıya açık noktaların önceki yıla göre iki katına çıktığı gerçeğini yansıtıyor” dedi.
2012 Norton Siber Suç Raporu aynı zamanda, birçok internet kullanıcısının, kimliğini ve kişisel bilgilerini korumak amacıyla, şüpheli e-postaları silmek veya kişisel bilgilerini dijital ortamda paylaşırken dikkatli olmak gibi temel önlemleri uyguladığını gösteriyor. Ancak çok önemli bazı önlemler göz ardı ediliyor: Kullanıcıların yüzde 40'ı, tahmin edilmesi zor karmaşık şifreler kullanmıyor ya da şifrelerini sık sık değiştirmiyor. Kullanıcıların üçte birinden fazlası ise banka bilgileri gibi kritik bilgileri girmeden önce tarayıcıda kilit simgesi olup olmadığını kontrol etmiyor.
2012 yılı raporu ayrıca, çok sayıda kişinin, siber suç yöntemlerinin yıllar içinde nasıl geliştiğini bilmediğini ve virüs gibi zararlı yazılımların bilgisayarlarına nasıl yerleştiğini anlamakta zorluk çektiğini gösteriyor. Kullanıcıların yüzde 40'ı zararlı yazılımların arka planda fark edilmeden çalışabileceğini bilmiyor ve dolayısıyla bir bilgisayarda güvenlik açığı olup olmadığını da anlayamıyor. Kullanıcıların yarısından fazlası (yüzde 55) da bilgisayarının şu anda temiz ve virüssüz olduğundan emin olduğunu söyleyemiyor.
Stephens, “Zararlı yazılımlar eskiden bilgisayarlara büyük zararlar verirdi. Karşınızda mavi bir ekran belirir ya da bilgisayarınız çökerdi, böylece bir virüs bulaştığını anlardınız. Ancak siber suçluların yöntemleri gelişti, artık mümkün olduğunca fark edilmeden hareket etmeye özen gösteriyorlar. Son olarak yayınladığımız raporun sonuçları, internet kullanıcılarının yaklaşık yarısının bilgisayar çökmedikçe veya arızalanmadıkça bir saldırıya uğrayıp uğramadıklarından yüzde yüz emin olamadıklarını gösteriyor.” şeklinde devam etti.
Sağlam Bir E-posta Parolası Hala En Önemli Önlemlerden
Çevrimiçi işlem yapan kullanıcıların dörtte birinden fazlası (yüzde 27) e-posta hesaplarının gizliliğinin ihlal edilmesi sebebiyle şifre değiştirmelerini talep eden bir bildirim aldığını belirtiyor. Kişisel fotoğraflardan (yüzde 50) iş yazışmalarına ve belgelere (yüzde 42), banka verilerinden (yüzde 22)  diğer çevrimiçi hesapların şifrelerine (yüzde 17 ) kadar her şeyi, çevrimiçi olarak gönderen, alan ve saklayan kişiler çok sayıda olduğundan bu gibi e-posta hesapları, kişisel ve kurumsal bilgilerin peşinde olan siber suçlular için potansiyel saldırı noktaları haline geliyor.
“Kişisel e-posta hesaplarının sizin çevrimiçi krallığınızın anahtarı olduğu söylenebilir. Suçlular, gelen kutunuzdaki her şeye erişim sağlamanın yanı sıra ‘şifremi unuttum’ linkini kullanarak diğer çevrimiçi sitelerde bulunan hesaplarınıza ulaşıp, onların da parolalarını sıfırlayabilir ve e-postanızı ele geçirerek kendi hesabınızı sizin erişiminize kapatabilirler,” diyen Sally Stephens “Karmaşık şifreler kullanın ve onları düzenli olarak değiştirerek e-postalarınızın güvenliğini koruyun” şeklinde ekliyor.