Ne zaman rakipler boşa kürek çekseler, Trabzonspor’un küreği kırılıyor.

Bu küreğin kırılışı durup dururken olmuyor tabi… Başta dün akşam olduğu gibi hakem camiası, büyük rol oynuyor. Bakın adam gibi adam değil, adam olan futbolcunun ahlaklısı Salih’ten bahsetiyorum Antalyasporlu...

Top benden çıktı hocam diyor, ama hakem ahlaklı değil. Sen yanlış gördün ben doğrusunu gördüm deyip aut veriyor.

Aynı futbolcu Burak’a yapılan hareket penaltı olabilir diyor, hakem yine sahne alıp sen bilemezsin diyor. Ofsayt olmayan pozisyona yine aynı hakem ofsayt diyor. Diyor da diyor…

Ondan sonra Trabzonsporlular kaçan puanlara, kaçmak üzere olan yarışa yanıyorlar. Bakın ben derimki, Trabzonspor kulübü bundan böyle transfer yapmayı, kamp yapmayı, boşuna idman yapmayı, para harcamayı bıraksın…

Zaten parası yok. Bana göre bu işin çaresi bir orta iki yan hakem kiralansın, her şey olsun bitsin… Aynısını yapmıyorlar mı ki? O zaman VAR’da senin olur yokta senin olur…

Şimdi madalyonun diğer yüzüne de bakalım. Yahu hocam, çift santrafor oynuyorsun cesur futbol diyorsun bunların hepsi doğrudur. Hepsine eyvallah deriz. Ancak, bu nasıl bir defanssa, Onur yerden kalkmadı. Nasıl bir ortasaha ise, ne camiye ne kiliseye yarandı.

Çift santraforlar defansa gelip top çıkardılar. Ortasahada hazırlamaya çalıştılar. Neredeyse orta atıp koşup kafa vuracaklardı. Benim bildiğim bir takımın orta sahası köprüsüdür.

Şimdi şunu da söylemek istiyorum, takımın en iyi asist yapan oyuncularından biri olan Abdülkadir neden kesilir? Olcay bir haftada mı form tuttu? Çok daha önemlisi bir takımın 11 ile bu kadar oynanılır mı?

Nedenleri saymakla bitiremiyoruz vesselam...