Herkesin konuştuğu şey bu, deniyor ki halk 'AK Parti’ye bir tokat atalım' dedi ama ölçü kaçtı, biriken öfke tokat iken yumruğa dönüştü.
Sokak diyor ki pişmanlık var, neyin pişmanlığı var? AK Parti’ye oy vermeyenlerin pişmanlığı. Deniyor ki yeni bir seçim olsa AK Parti yüzde 60 alır ... Ben inanmıyorum. Bugün seçim olsun AK Parti yine yüzde 45’i geçemez. Burada önemli olan koalisyon sürecinde MHP ile CHP’nin tavrıdır. MHP böyle giderse şansını ve seçmenini kaybeder.
CHP’de istemem yan cebime koy diyor, koalisyon yaparım diyor ama olmayacak şeyleri istiyor. İşin gerçeği dünya sermaye piyasası zaten CHP’yi işaret ediyor.
Bu nedenle CHP AK Parti koalisyonuna hazır olun, eğer bu olmazsa da tekrar seçime....
Şimdi de şehirdeki rivayetleri sizlere aktaralım ? Dilden dile, kulaktan kulağa yayınları.
Bir rivayete göre yeniden seçim olursa mevcut milletvekilleri Haluk Pekşen Adnan Günnar ve Muhammet Balta liste dışı kalır, Aydın Ankara’daki listede yerini alır.
Süleyman Soylu Ankara’ya gider, Faruk Özak Trabzon ekibinin başına gelir.
Eğer Soylu Trabzon’da kalırsa, mevcut listeyi komple değişir (Bir programda bunu dile getirdiği iddia ediliyor)
Böyle olunca Haydar Revi Yönetimi içten hamlelerle yıkılır.
Ortahisar İlçe Yönetimi istifa eder.
Başka bir rivayet
'Soylu’nun şehri analizi sonrası Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ile Ahmet Metin Genç’in AK Parti’de siyaset hayatı bitmiştir' söylentisi.
Soylu ikisinin de ipini çekmiş. Hani meşhur bir reklam var ya bu rahatlık nereden geliyor diye.
Son dönemdeki korkusuz rahat tavırlarını Fuse Tea’ya bağlamayın bunu demek istiyorum
Başka bir rivayete göre, Balta’nın yerine (Vakfıkebir’deki başarısızlığı yüzünden) sıralamaya Salih Cora,
Günnar’ın yerine (Merkez ve Akçaabat’taki başarısızlığı yüzünden) Kemalettin Göktaş getirilir .
Neden ve niçinlerini düşünün yorumlayın RTE-GÜL-Ahmet Davutoğlu üçgeninde irdeleyin. Göktaş formülünün Soylu Trabzon’dan aday olduğu sürece gerçekleşmeyeceğini belirtelim. Soylu olursa Göktaş olmaz.
MHP Trabzon Milletvekili Koray Aydın’ın da yeni bir seçimde Ankara’da Bahçeli’nin yanında olması muhtemel.
Trabzon’da kalır diyenler çoğunlukta değil.
Giderse sıralama nasıl şekillenir derseniz
1 Yavuz Aydın 2 Hüseyin Örs veya tersi. Başka bir ihtimal söz konusu değil.
CHP ile ilgili Volkan Canalioğlu’nun yeniden 1. Sıraya hem de ön seçim ile geleceği de bir rivayet. Dilden dile aktarılıyor. Ali Türen Öztürk ismi hiç ama hiç tutmadı diyenler çoğunlukta. CHP'nin işi AK Parti'ye göre, MHP'nin işi CHP'ye göre daha kolay.
Tablo gösteriyor ki, tekrardan veya erkenden yeni bir seçimde Trabzon’u bir NUH tufanı bekliyor.
Trabzon’un sorunları var
diyoruz herkes kendi havasında
Bakıyorsunuz AK Partililer kendi içlerinde bir kavgaya çocukça bir yarışa tutuştu. Millet belediyelerden hizmet beklerken onlar masa başında ona ne desem buna ne desem diye kendi ego ve hırslarını tatmin
yoluna gidiyor. Artık il başkanlık makamlarının da şehri yönetiminde kesinlikle hiçbir etki ve yetkisi yoktur.
Bu devirde kapanmıştır. Mahalle yolları perişan, toplu taşıma yetersiz, şehrin meydanı adeta bir köy gibi her taraf araç parkları, mecburi yollar tıkalı, otoparklar dolu ve yetersiz, şehirde estetik denen bir şey yok.
Sabah işine giden perişan, akşam evine dönen perişan, Çukurçayır’a gidiş yok, Pelitli’den dönüş yok. Aylardır Çömlekçi diye bağırıyoruz duyan da yok gören de yok.
Hele şu dilenci olayında belediyelerin ve valiliğin beceriksizliği, basiretsizliği iş bilmezliği.
Yok böyle bir yönetim tarzı. Biz ne müdürler gördük, ne valiler gördük, ne başkanlar gördük. Çözülecek dedim mi çözülecek diyen ve neşter ile sorunları kestirip atan. Ama yok arkadaş anlamıyorum, başka bir şey mi var, Ankara’dan bir talimat mı geldi ki dokunmayın şehrinizde yaşasınlar diye...
Eğer böyle bir talimat yok ise bu sorunun çözülememesi beceriksizlikten başka hiçbir şey değil .
İki tane göç masasından iki tane zabıtadan, iki tane emniyetten görevli bir araç ile şehri gün boyu gezecek. Durdukları yeri milletten ezberledi kaçıyor onlardan. Her gördüğünü toplayacak, sürekli toplayacak kampa kadar eşlik eden gönüllüler bile bulursunuz onları göndermeye.
Paranız, bütçeniz yok ise esnaftan kendi aramızdı toplayıp verelim. Ama bu kadar mı acz içinde bu şehrin yönetenleri, yazıktır bu şehre. Binmeyi verin yarım milyonluk jeep te fazla personel talep edin bu işlerde
koşturun.
Trabzon Valisi Abdil Celil Öz, Sayın Valim, şu dilenci olayıyla ilgili sorumluluk sizde Başbakanlık öyle diyor neden sesiniz soluğunuz çıkmıyor, Göç masası sizde, emniyet emrinizde, belediye iş birlğine hazır, bu rezaleti hiç mi görmüyorsunuz. Gönderdik kaçtılar, kaçırmayın, o kadar polisiniz, o kadar belediyenin zabıtası var.
Trabzonspor taraftarlarına Akreplerle, binlerce polisle müdahale emri vermesini biliyorsunuz.
Neden iki tane dilenciye sahip olamıyorsunuz. Böyle turizm şehri mi olunur rezil oluşumuzu izliyorsunuz.
Kimileri diyor ki Trabzon’u silmiş aklından, çok kırgınmış nasıl olsa gideceğim kimse ile kötü olmayayım diyormuşsunuz? Dilerim böyle düşünmüyorsunuzdur. Yönetici duygularıyla değil, gerçeklerle şehri yönetir ya Trabzon’da sorumluluk alın, ya da yapamıyorum deyin ve gereğini yapsınlar.
Ben şehrimin mahvedilişini sizin gibi makamımda oturup izleyemem, kusura bakmayın, siz yarın gideceksiniz başka makama ben yine bu şehirde olacağım. Bu sadece sizin için de geçerli değil, şehri yöneten her belediye başkanı her daire amiri, memuru müdürü için diyorum.
Ya bu şehri sevin
Ya da terk edin.
