Ülkemizde öyle bir muhalefet anlayışı var ki Ak Partiyi icraatları üzerinden eleştirmek yerine yalanlarla, iftiralarla karalamaya çalışıyorlar. Hakaretin bini bir para, yalanın iftiranın her türlüsü mubah. Bunlar ülke düşmanlarıyla kol kola, omuz omuza olup daha da ileri giderek iktidar üzerinden Sayın Cumhurbaşkanına her türlü hakaret ediyorlar. Tamam, bir ülkede iktidar kadar muhalefet de olmalıdır. Ayrıca iktidarı destekleyen medyanın yanında iktidara karşı olan medya da olmazsa olmazdır. Buna kimsenin itirazı olamaz. Fakat bu muhalefet anlayışı ülke düşmanlığına dönüşmemeli. Ama maalesef ki bugün bunu yaşıyoruz. Bir mahkemenin almış olduğu karar üzerinden bile ülkenin Cumhurbaşkanına siyasi iktidarına ölçüsüz tepkiler veriliyor. Siyasiler düşünmeden, söylediği sözün nereye gideceğine bakmadan sorumsuzca konuşabiliyor. Alın size akla ziyan bir açıklama.  HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Ankara'daki bombalı terör saldırısı ile ilgili, "Bu katliamın sorumlusu saraydan ve AKP hükümetinden başkası değildir.” diye açıklama yapıyor. Bu şahıs, bu açıklamayı yapmadan önce sırtını önce PKK terör örgütüne dayayıp hızını alamamış sonrada YPG terör örgütüne dayamıştı. Yani bu şahsın böyle konuşmasını çok da garipsememek lazım. Bu oluşuma mensup kişilerden daha önce de böyle çirkin ve ahlaksız açıklamalar duymuştuk. Bunlar, sözcüleri oldukları PKK terör örgütüne şu ana kadar en ufak bir eleştiride bulunmamış her olumsuz durumda Sayın Cumhurbaşkanımızı ve maaş aldıkları devleti suçlamışlardır. Birbirine düşman ve karşı olan odakların ortak bir gayesi var. Amaçları ülkemizi güçsüz düşürmek ve halkı ayrıştırarak bir iç savaş çıkarmak. Fakat bunlar asla amaçlarına ulaşamayacaktır. Devletimizin son günlerde attığı güçlü adımlar sadece PKK terör örgütüne değil diğer terör örgütlerini de bitme noktasına getirmiştir. Daha birkaç gün önce Diyarbakır’da DAİŞ hücre evine yapılan operasyon bile devletimizin kararlılığının ve gücünün en barız örneğidir. Sorsanız PKK ve DAİŞ birbirlerine düşman. Fakat biraz derinleri inince ortak paydalara sahip olduklarını görebiliyoruz. Bakıyorsunuz ikisinin de tek düşmanı Türkiye Cumhuriyeti. Burada önemli olan birlik ve beraberliğimizin bozulmaması. Eğer gücümüzü kaybeder zaafa uğrarsak sonumuzun çok da iyi olmayacağı kesin. Burada milletimize düşen görev de bellidir. Seçime kısa bir zaman kala halkımızın siyasi tercihi sadece ülkemiz için değil Orta Doğu için de belirleyici olacak. Ya dışarıdan emir alarak kurulacak bir koalisyon ya da dışarıya emir verecek mazlum milletlerin umudu tek başına iktidar. Sen istemedikçe onlar başaramayacak.