Trabzonspor, Gaziantep forması giyinen Draguş ile prensipte anlaştı, anlaşmasına da Bordo-Mavili takımın aklını başından alanda isim oldu. Umarız ve beklentimiz Trabzonspor forması altında da aynı performansı göstermesidir. 

Yalnız, Trabzonspor kulübü, ne zaman Anadolu kulüplerinden yabancı transfer yapmışsa duvara toslamıştır, bunun örnekleri de vardır. Agustin vardı bilenler bilir, Ankaragücü’nden gelmişti ve bir tane gol atamadan da gönderilmişti, büyük paralarda ödenmişti. 

Draguş umarız böyle olmaz. Biz olumlu yönlerinden bahsedelim. Draguş’un sol ayağı çok iyi. Attığı gol inanılmaz güzeldi, sol çaprazdan sert ve düzgün vurdu golünü attı, aynı Draguş’un bir de sert şutu üst direkte patladı. 

Çok koşuyor Drağuş, mücadele ediyor ve süratli de bir oyuncu. Trabzonspor’a faydalı olabilecek mi? bunu hep birlikte göreceğiz. Haa, diyeceksiniz ki bordo-mavili takımdan oynayanlardan on kat daha iyidir, saygı duyarım. Aramızda kalsın ben Draguş’u çok ama çok beğendim…  

Neyse gelelim maça, Trabzonspor, koca ilk yarıda Antep’e karşı net bir gol pozisyonu dahi bulamadan tamamladı. Sadece 5’inci dakikada Visca ortaladı, Pepe müsait pozisyondaki topu auta gönderdi. 

Bu dakikadan itibaren oynayan, koşan ve mücadele eden taraf hep Antepliler oldu. İlk yarıda attıkları goller harikaydı. Fakat, Trabzonspor defansının evlere şenlik olduğunu da söylemeliyiz. Unutmadan, direkten dönen şutları gol olsaydı skor 3-0 Trabzonspor’un aleyhine olabilirdi. Yani bu kadar kötü oynadı Trabzonspor, hem kendi evinde. Hep derim seyircisiz maç, tuzsuz çorbaya benzer diye. Trabzonspor’da bu durumdaydı. Anlık olarak.. 

Abdullah hoca baktı ki, işler hiçte iyi gitmiyor. Sahanın berbatlarından Berat Özdemir ile Fountas’ı oyun dışına aldı ve Umut Güneş ile Trezequet’i sahaya sürdü. Etkisi anında ortaya çıktı. Visca toparlandı, Onuachı ceza sahasına daha bir hakim oldu ve Dk 51’de golde böyle geldi. 1-2 

Trezequet resitali vardı sahada ne ortalar kesti o öyle. Dediğim gibi, Trabzonspor ikinci yarıda çok daha derli toplu oynamaya başladı. Hatta müthiş oynadı diyebilirim. En azından pozisyona girdiler. İlk yarıdan daha iyi oynadıkları kesindi. Demek ki devre arasında Abdullah hoca oyuncularını haşlamıştı! 

Visca, Pepeve  Onuachu üçgeni inanılmaz işler yaptı. Bardhi’ye pasında harika beraberlik golü de gelmiş oldu. 2-2 Ardından Onuachu gene sahneye çıktı ve takımını öne geçiren golünü kaydetti. 2-3. Düşünün, goller yağmur gibi gelmeye başladı, bir anda yazamaz ve yetişemez hale geldik! Onuachu gene golünü attı 4-2 

Kısacası, 18 dakika içerisinde Trabzonspor, Antep’in fişini öyle bir çekti ki, adeta elektrik çarpmışa döndüler. Onuachu’dan devam edelim. İnanılmaz oynadı. 3 gol atarken, bir de asisti yaptı, daha ne yapsın değil mi?. 

Asıl Diyeceğim şudur, Onuachu muhteşem döndü sahalara. Trabzonspor, ne yapıp edip bu oyuncuyu tekrar renklerine katmalıdır. Tam da Trabzonspor takımında havasını bulmuşken kulüp menfaatleri de göz önünde bulunarak gereği yapılmalıdır diyorum.  

Sonuç olarak, Trabzonspor, Antep’i sessiz maçta 4-2 mağlup ederek büyük ses getirdi ve önemli bir başarıya da imza attı. Geriye doğru baktığımızda Trabzonspor’un 2-0 mağlup iken 18 dakika içerisinde 4 gol atıp maçı kazandığı bir müsabakayı daha hatırlamıyorum ben. 

Not. Beşiktaş’ın mağlup olduğu ve 5’inciliğe gerilediği haftada, Başakşehir’in de 4’üncülük koltuğuna oturduğu sıralamada Trabzonspor’un üç puanı hanesine yazdırması süper iştir. Belli oldu ki Trabzonspor şu mesajı da verdi. 3’üncü benim… Sonra da Ziraat Türkiye kupasında final oynayacağım. Kimseler heveslenmesin… 

NOKTA