Cumhurbaşkanlığı seçimi yaklaşıyor, yine kahin değilim diyeceğim ve ilk turda Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçileceği yönünde tahmin yüreteceğim  

Seçilirse başkanlık sistemi için erken bir genel seçim çalışması başlar.  

Seçilemez ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yoluna devam eder 

Bu tahmini bu kadar rahat yapabilmemin nedeni Recep Tayyip Erdoğan’ın gücü değil, rakiplerinin güçsüzlüğüdür 

Son günlerde sokaklarda Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu’dan ümidini kesen muhaliflerin, Selahattin Demirtaş’ı düşünüyorumşeklinde sözlerine şahit oluyorum.  

Yemin ederim bunu söyleyen AK Partililer’de de var. 

Ve nedenleri sıraladıkça inanın öfkelenmiyor değilim.   

Kimi belediye başkanına kızmış, kimi il başkanına, kimi ilçe başkanına kızmış, kimi mahalle başkanına.   

Teşkilatların sözlerini tutmamasından ve daha birçok şeyden dolayı içinde biriktrdiği yerel nefreti, ülke geleceğine yön verecek bir seçimde kusmanın planlarını yapmakta bazıları.  

Kişisel çıkarları uğruna Pire için yorgan yakmaya niyetli bu insanlara sesleniyorum, muhalefetin bile sizin oylarınıza ihtiyacı yok bence.  

Yani Türkiye Cumhuriyeti’ni yönetecek bir başkan seçeceğiz, kriterlerimiz kişsel çıkarlarımızadan, egomuzdan, öteye gidemiyor.  

Hemde bunun karşılığında gene Ak Parti’ye kızdığı için Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu’na değil de benim gözümde Türkiye Cumhuriyeti Topraklarına düşman bir ideolojinin bir terör örgütünün temsilcisine destek vereceklerini söylemeleri, beni adeta kahrediyor 

Muhalefetin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu siyasete pekde alışık olmayan biri olmadığını ekranlardan izliyoruz,  her gün gaf üstüne gaf yapıyor ; 

Öyle ince yerlerde hata yapıyor ki, ne din bırakıyor ne devlet. Mesela Fatiha’yı kağıttan bile okuyamıyor, İstiklal Marşı’na Çanakkale Şiiri diyor, zafer işareti yapıyor, Kutsal Kitabımız Kuran’ı Kerim’e Arap edebiyatı eseri diyor 

Bütün bunlar üst üste gelince de zaten mozaik halinde birbirine tutunmaya, İhsanoğlunu benimsemeye çalışan taban öfkeleniyor, ne yapıyor bu adam diyor. 

Sokaktaki insanların aklına şu soru geliyor.  

Cumhurbaşkanlığı’na aday olan birinin her gün gaflarla gündeme gelmesi doğal değil. Ak Parti Ekmeleddin İhsanoğlu ile önceden anlaşıp bu tezgahı kurmuş olabilir mi?  

Ak Parti, Ekmeleddin İhsanoğlu’nu muhalefetin kucağına itti. Ve şimdi her gün onun gafları üzarinden Türkiye’deki 6 muhalefet partisiyle alay ediyor olabilir mi.  

Tabi ki böyle bir şeyin olması imkansız, fakat emin olun sokakta insanlar bunu konuşuyor.  

Bu algı kırılmalı. Çalışılmalı, Cumhura kendi başkanını seçeceği hatırlatılmalı 

6 partinin tabanı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu kucaklamalı, desteklemeli, daha çok konuşmalı. Yani taban bu adayın etrafında kenetlendiğini, halka göstermeli. Halkın peşinden gidebileceği bir dalga, bir heyecan yaratılmalı, seçim kampanyası işinin ehli insanlara verilmeli,  yeni cağın gerçekleri ile örtüşen sloganlar geliştirlmeli, gençler bu işin içine katılmalı büyük çapta insanlara ulaşılabilecek iletişim kanalları daha aktif kulalnılmalı 

Sizce bunlar yapılıyormu ? 

Bakınız.  

Trabzon’da 6 parti birleşmiş, her gün bir ilçede çalışma yapmak yerine kalkmış billboard fiyatlarını araştırmaya koyulmuş. 

Yahu Trabzon merkezinde birleşen 6 partinin birçoğunun binlarında bile afiş yok.  Bayrak yok.  

Siz böyle mi ittifak yaptınız. 6 parti kendi binalarına bayrak assa, hepsi özel arabalarına bir foto yapıştırsa şehirde bir hava yaratsa iyi olmaz mı.  

Ama yok. O kadar pasif çalışıyorlar ki  Trabzon gibi bir ilde Selahattin Demirtaş gibi bir PKK senpatizanına Apo Hayranına sempati yaratılmasına vesile oluyorlar 


Lütfen
herkes titresin ve kendine gelsin, herkesin ağzından çıkanı özellikle de Trabzon sokaklarında kulağı duysun.  

Bu şehre ve bu ülkeye yakışmayacak söylemlerden vazgeçin.  

 Yazımı seçimlerle ilgili söylenmiş anlamlı bir söz ile tamamlıyorum.  

Herkese iyi seçimler.