Türkiye'nin önde gelen spor yorumcularından, eski hakem ve spor yorumcusu Ahmet Çakar, dün öğle saatlerinde Trabzon’a geldi. Trabzon Havalimanı’nda 61saat’e özel açıklamalarda bulunan Çakar, Trabzonspor ile ilgili yıllar öncesine dayanan çarpıcı bir anısını paylaştı.

Çakar'ı Trabzon’da karşılayan ise, geçmişe dayanan dostluğu ile tanınan eski hakem Hamza Mısır oldu. Ancak günün esas gündemi, 1994 yılında İstanbul’da yönettiği Galatasaray-Trabzonspor maçına dair yaptığı samimi açıklamalardı.

O maçla ilgili “Olaylı bir maçtı. İyi olduğumu söyleyemem, öyle bir iddiam yok” diyen Çakar, maçının ardından yaşananların, aradan geçen yıllara rağmen hâlâ hafızasında ilk günkü tazeliğiyle yer ettiğini söyledi.

Çakar, kötü bir maç yönetmesinin sebebini ise o dönemde çocuğunun dünyaya gelmesine bağladı ve bu durumu samimi sözlerle anlattı:

"Büyük kızım yeni doğmuş. Amerika'dan gelmişiz. Gündüz mesaiye gidiyorum. Akşam 3'e 4'e kadar pışpış yapıyorum bebeğe. O uykusuzlukta beni Galatasaray-Trabzon maçına veriyorlar. Konsantrasyon yok. Yorgunum, halsizim. 8'de kalk, mesaiye git, antrenman yap, eve gel. 11'de yatmıyorsun. Çocuğu pışpış yapıyorsun. O maçta iyi değildim. Büyük bir infial oldu. Şenol hocaydı o zaman, Trabzon hocası... Ünal falan vardı. Hatta orada kırmızı kart vermiştim. Belki de Ünal Karaman hayatta tek kırmızı kartı o maçta görmüştür. Eğer yanlış hatırlamıyorsam...” dedi.

Ardından, yine Trabzonlu bir ismin devreye girerek ortamı yumuşattığını belirten Çakar, bu kişinin ise Hamza Mısır olduğunu söyledi.

Çakar, “Aradan 6 ay geçti. Eksik olmasın. Devre arası seminerde Hamza Mısır'la Antalya'da bir röportaj yaptık. Yumuşattık ortalığı. Dediler ki: 'Sen Mart sonu falan Adana Demir maçına gel.' Fakat emniyet, bir şey olur diye, bana suikast olur diye ağır önlemler almış. Kimseyi yanıma yaklaştırmıyorlar. Havaalanında buralar yoktu. Çim bir tepe vardı... Orada karanlıkta bana binlerce insanın küfür ettiğini duydum. Gece polis kordonunda gittik. Şimdi sana bir soru. Trabzon, Adana Demirspor'u o gün 6-0 yendi. Golden sonra ne diye bağırır Trabzon seyircisi? Bravo, der değil mi? 'Giren de Ahmet'e, çıkan da Ahmet'e!' diye bağırıyorlardı. Bak yıl 1995'in Mart’ı. Yani tam 30 sene önce. Sen dünyada yoksun, kameraman da yok. Ey gidi anılar..." ifadelerini kullandı.