Trabzon’un İpekyolu Fuar Alanı’ndaki lunaparkta yaşanan “Ranger” vakası son günlerde şehirde herkesin dilinde. Gören görmeyene anlatıyor, sosyal medya ise bilgi kirliliğiyle dolup taşıyor. Kimilerine göre emniyet kemeri açıldı, genç bir kız havada savruldu, kimine göre ise olan sadece küçük bir fenalaşma… Ama mesele artık bir kazadan çok daha fazlası.

İşin en garip yanı, bu olayla birlikte bir siyasi partinin devreye girip çelişkili açıklamalar yapması. Hani Trabzon’da bugüne kadar yaşanan onca meseleye ses etmeyen parti, birden bire lunaparkta yaşanan bir hadise üzerine açıklama yapma ihtiyacı hissetti. Önce “kız düştü” dediler, sonra “yok ya aslında düşmedi, kafasını çarptı”ya bağladılar. Bu bile başlı başına kafa karıştırıcı.

37326098 6L J I O3K Cm Dst2 Arr Ym Bw13Z W4 V Cr3Qv W E8 Bt Jpr L O1 Q

Ama dönelim işin esasına… Gerçek ne? Şu ana kadar ortaya çıkan tabloya göre, Rabianur isimli genç kız Ranger isimli oyuncaktan indikten sonra fenalaşıyor, ambulansla hastaneye kaldırılıyor, tetkik sonrası yürüyerek ayrılıyor. Ancak bir süre sonra tekrar rahatsızlanınca yine hastaneye gidiyor. Yanındaki arkadaşına göre ise düşme falan yok.

Yani olay büyük ihtimalle bir teknik arızadan ziyade, kişisel bir sağlık problemi olabilir. Ama biz ne yaptık? Sosyal medya çağında yaşamanın avantajıyla(!) hepimiz bir anda bilirkişi kesildik. Düşüp düşmediğine, cihazın güvenli olup olmadığına, hatta işin siyasi tarafına bile dakikalar içinde karar verdik.

Bir parantez de Makine Mühendisleri Odası’na açmak gerekiyor. Zira bu, Trabzon’daki lunaparklarla ilgili ilk şikâyet değil. Önceki kurulan lunaparkta da insanlar dönme dolapta mahsur kalmış, cihazlarla ilgili güvenlik endişeleri dile getirilmişti. Bu noktada Mühendisler Odası'nın “biz bu cihazları inceledik, onayladık” diyebilmesi lazım. Ama öyle bir açıklama da duymadık.

Sonuç olarak mesele, yalnızca bir lunapark meselesi değil. Bu, şehrin “güvenlik” anlayışını, “denetim” hassasiyetini, “iletişim” becerisini ve hatta “siyasi reflekslerini” gösteren küçük bir turnusol kağıdı.

Genç kızın sağlığı yerinde olsun, gerisi teferruat. Ama bu vesileyle umarız ki Trabzon’da halka açık alanlarda kullanılan cihazlar daha ciddi denetlenir. Çünkü eğlence, ancak güvenliyse keyiflidir. Yoksa bir dönme dolap bile koca şehri baş aşağı eder.