Trabzon’un merkezinde, hepimizin çocukluğundan bir şeyler hatırladığı o Cudibey İlkokulu ve Öğretmenevi’nin yıkılmasıyla başlayan sürecin sonunda geldik yine kritik bir dönemece: O alan artık satılmayacak.

Eski başkan Orhan Gümrükçüoğlu döneminde “Karagöz Meydanı” yapılacak denmişti. Hatta projesi bile çizilmişti. Sonra Murat Zorluoğlu döneminde orası “gelir getirici alan” ilan edildi, Resmî Gazete’ye ilan çıktı ama teklif gelmedi. Aslında bu da bir mesajdı: Bu şehir, oraya gökdelen değil, nefes istiyor.

Geldik bugüne... Başkan Ahmet Metin Genç döneminde de benzer bir satış fikri dillendirildi ama neyse ki, aklıselim galip geldi. Şu an belediye, alanı elden çıkarmaktan vazgeçti. Ve “güzel bir proje” ile değerlendirileceği konuşuluyor.

Bu, basit bir “vazgeçiş” değil. Bu karar, bir şehir hafızasına saygı kararıdır. Bu karar, “Şehri sadece betonla değil, hikâyeyle de büyütelim” deme cesaretidir.

20240601112255An F Tg

Trabzon’un merkezinde nefes alacak her karış toprak kıymetlidir. Çünkü biliyoruz ki bu şehir otopark sıkıntısı yaşıyor, sosyal alan arıyor, yeşil alanlara hasret. O halde neden bu alan, hem geçmişin izlerini taşıyan hem de geleceğe soluk olan bir kamusal alan olmasın?

Karar yerinde. Bundan sonra da halkın da sürece katıldığı, fikir verdiği, hatta şekillendirdiği bir süreç işletilirse, ortaya gerçekten “şehre değer katan” bir proje çıkar.

Çünkü mesele alanı satmamakla bitmiyor, doğru değerlendirebilmekle başlıyor.

Bakalım Trabzon’un kalbinde yeni bir sayfa mı açılacak, yoksa yine eski alışkanlıklarla kapatılan bir defter mi olacak?

Bekleyip göreceğiz. Ama şimdilik diyelim ki:
İyi ki satılmadı.