Dün Trabzon’da ilginç bir gün yaşandı… Aynı saatlerde iki farklı belediyenin iki önemli programı vardı. Biri Akyazı’da, Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin ürettiği 5 bin 300 fidanın dağıtımı… Diğeri Ortahisar Belediyesi’nin Çağlayan Kentsel Dönüşüm Projesi için yapılan temel atma töreni…
Haliyle, “İki program çakıştı, acaba bir mesaj mı var?” gibi klasik Trabzon kulis soruları havada uçuştu. Fakat işin sahasına indiğinizde durum hiç de öyle değildi.
Akyazı’da gerçekten güzel bir atmosfer vardı. Muhtarından vatandaşına kadar geniş bir katılım… Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, kürsüde hem emeği geçenlere teşekkür etti, hem de o anlamlı sözü hatırlattı:
“Kıyamet kopuyor olsa bile, elinizde bir fidan varsa onu dikin…”
Bu cümlenin üzerine fidanları vatandaşlara kendi elleriyle teslim etmesi de ayrı bir sıcaklık kattı programa. Akyazı’nın geniş alanında hem doğa hem de belediyecilik adına güzel bir görüntü oluştu.
Aynı dakikalarda Çağlayan’da da farklı bir hava vardı. Ortahisar Belediyesi’nin yıllardır konuşulan projesi için nihayet kazma vuruldu. Temel atma töreni için bölgeye gelen kalabalık, projenin bekleyenler için ne kadar önemli olduğunu gösterdi.
Peki iki program birbirini etkiledi mi?
Açık söyleyelim: Hayır.
Kağıt üzerinde çakışma var gibi görünebilir ama sahada işler çok daha doğal aktı. Her iki program da kendi kitlesini topladı, kendi havasını yarattı. Ne bir dağılım sıkıntısı, ne bir “kim kime mesaj verdi?” tarzı bir gerginlik oldu.
Kısacası: Polemik isteyenler için bir malzeme çıkmadı.
Trabzon’un yerel yönetim dinamikleri her zaman hareketlidir, her zaman konuşulur, bu normal. Ama dün gördüğümüz tablo şuydu: İki belediye de kendi işine bakmış, kendi organizasyonunu yürütmüş. Vatandaş da gittiği programdan memnun ayrılmış.
Bazen bu şehirde en büyük mesaj, mesaj verilmemesidir. Dün de tam olarak öyle oldu.