Ali Koç zahmet etme biz söyleyelim..!

Bakmayın siz, ülkenin gündemini korona belirlediği içi koronasız günlerde konuşacağımız konular çok geri plana gitti.

Oysa, eğer ligler oynanıyor olsaydı Trabzonspor’un Göztepe maçına atanan hakemlerle ilgili yığınla sıkıntımız olacaktı.

Atamadaki ilginç isimler Trabzonspor’a bir operasyonun habercisiydi..

İyi ki korona yüzünden ligler ertelendi de paçayı(!) kurtardık.

Bu arada Trabzonspor hakkında algı oluşturan cenahın başındaki isim Ali Koç da, sustu…

Niye?

Korona ile başı dertte.

Ülkede korona morona gündemde olmasaydı.

Trabzonlu bakan Cahit Turan görevden alınsaydı..

Fener cephesinde bayram vardı..

Değil mi..?

Peki, yerine Trabzonlu bir isim bakan olarak atandığında ne yapacaklardı..?

Bayram evi matem evine dönecekti.

Şimdi, Ali Koç’a hatırlatalım..

Yeni Bakan Adil Karaismailoğlu, sapına kadar Trabzonlu.

Yürekten Trabzonsporlu.

Ama bakanın bir eksiği var.

Boşuna yakın takibe girme. Alma.

Biz, söyleyelim.

Akyazı’da locası yok!!!!

Oysa, Mevlut Uysal’ın geçici İstanbul büyükşehir belediye başkanlığından kalma Belediyenin kurumsal olarak, Kadıköy’de bir locası var..

Hemşerimiz bakan ararda sırada oraya gider..

…………………………………………………………………………………………………………….

Ercüment Ovalı ve gerçekler…!

Korona virüsü ülkenin gündemini belirlediğinde, Trabzon’daki görevi sırasında mesleki kulvarında ve dışındaki uygulamaları ile gündem olan Prof Ercüment Ovalı yeniden gündemde.

Korona ile mücadelede yeni bir yöntem bulduğunu söyledi..

Labratuvara girdi.

Hocamız gündem neyse o konu ile ilgili olarak hemen öne çıkıyor.

Huyu kurusun.

O’nu, Abdüllatif Şener KTÜ’yü ziyaret ettiğinde tanıdım.

Rektörlük odasında Türkiye’yi sarsacak. Dünyanın dikkatini çekecek. Askeri alanda da kullanılacak bir buluş üzerinde olduğunu söyledi…

Gazeteci olarak dikkatimi çekti.

İlerleyen günlerde, bu buluşu ile ilgili olarak tek bir şey söylemedi.. Israr etmeme rağmen.

Sahi o buluşu ne aşamada?

Bilemiyorum.

Türkiye de bilmiyor..

Şimdi de, Korona hastası olup iyileşenlerin kan plazmaları alınıp, hastalara verilmesi yöntemini araştırıyor.

Labratuvara girmiş.

Ekipte kendinden başka uzman doktor yok.

Uğraşı, bilimsel bir dergide haber olmadı. Sadece soysal medyada duyuldu.. İyi de PİAR yaptı.

Uyguladığını söylediği yöntem, 2009 yılından bu yana benzer salgın hastalıkların hepsinde uygulandı.

Yani bilinen bir şey..

Yeni değil.

Ercüment Hoca her zamanki gibi gündemin üzerine atladı.

Yapma hocam.

Etme hocam.

Hastaların duyguları ile oynama hocam.

Bak çalıştığın özel hastanenin polikinliğinde adım atacak yer kalmadı.

Hastalar bir umut kapına yığılıyor.

Hacettepe Üniversitesinden Prof Dr İlhami Özcebe işin aslını şöyle anlatıyor.

“Daha öncede pandemi ve endemi şeklinde seyretmiş pek çok enfeksiyonda bu yöntem kullanılmıştır. 2009’da H1N1, 2014’de Ebola, 2015’de MERS ve bütün benzer vakalarda aynı yöntem kullanıldı..”

Yani, Ercüment Hoca bilinen bir şeyi yapıyor.

Sanki ilk kez kendi yapmış gibi algı oluşturuyor.

Ah hocam ah.

Trabzon’da tanıdığımız gibisin..

Hiç değişmedin.

Oysa çok iyi bilim insanısın..

Böyle yıpratıyorsun kendini.

…………………………………………………………………………………………………………………………..

Bir Cahit Turhan geldi, geçti..!

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini halk oyu ile kabul ettikten sonra Cahit Turan’ın görevden alınış şeklini kabulleneceğiz.

Sistem bunu gerektiriyor.

Halk olarak da kabul ettik.

Kimilerine göre sistem çöktü.. Yürümüyor.

Kimilerine göre, bilakis yürüyor. Türkiye kabuğunu kırıyor.

Bu kısır tartışma devam edeceğe benziyor.

Hükümet sistemindeki değişiklikten sonra bakan olanların özellikle siyaseten sorumluluğu olmadığı için Cahit Turan, Karayolları Genel Müdürlüğü döneminde daha bir Trabzonla ilgiliydi.. Çünkü Bakanı Trabzonluydu..Karayollarında adım adım mevkisi yükselirken de Trabzonlu bakanlar önünü açtı..(Koray Aydın-Faruk Özak)..

Turan, bakan olduğunda şehrin siyasi dinamikleri ile pek iyi sağlam ilişki kuramadı..

Dar bir çerçevede kaldı.

Çünkü, siyasetçi değildi.. Teknokrattı.

Partide de tabanı yoktu.

Olsaydı, bir gece yarısı da gitmezdi.

Cahit Turan, Cumhurbaşkanlığı sisteminin ilk kurbanı oldu diyebiliriz.

Cumhurbaşkanlığı sisteminin pratik hamlelerinin de örneklendiği bir görevden alma oldu.

Yine de Trabzon’a hizmetlerinden ötürü teşekkür ediyoruz..

Ve Cumhurbaşkanı Turhan’ı mutlaka önemli bir yerde değerlendirecektir..

…………………………………………………………………………………………………………………………………………..

Fatih Terim, sustu..!

Fatih Terim’in korona virüsü tedavisi, TIP tarihinde görülmemiş bir hızla tamamlandı.

Tedaviyi Trabzon’un eski Başkanlarından Muharrem Usta’nın sahibi olduğu LİV Hastahaleler grubu yaptı..Hastanenin şöyle bir özelliği var. Devletle anlaşması yok..Yani, hastaneye gittiğinde, sigortan kabul edilmiyor… Tam özel..

Hastane de Bilinen tedavi süreci mi izlendi..?

Yoksa hastalık ileri derecede grip miydi?

Trabzonspor’un onursal başkanı geçen hafta bir açıklama yaptı.

Çok uzun zamandan bu yana yaptığı en doğru açıklamalardan biriydi..

Terim, korona testi pozitif ise belgesini göstersin.

Hemen şu itiraz geldi.

Hastanın mahremiyeti var.

Tamam… Da, niye hasta olduğu açıklandı o zaman.

Ve Terim, Yılmaz’a bir cevap vermedi. Veremedi.

M.Ali Yılmaz öyle laf olsun diye bu açıklamayı yapmadı. Yapmaz.

Terim’in ani olarak hastalanması ve ani olarak TIP tarihine geçecek süratlikte eski sağlığına kavuşması çok garip.

Garibanlara da aynı tedavi yöntemi uygulansın.

…………………………………………………………………………………………………………………………………………….

Sağ el sol el..

Dinimiz emreder.

Sağ elin verdiğini sol el görmemeli..

Bilmemeli.

Yusuf Yazıcı kardeşimiz, kapı kapı dolandı, yaşlılara erzak verdi.

Sağ el verdi..

Sol el gördü.

Bütün Türkiye’de Yusuf’un yakınlarının sosyal medya paylaşımları ile haberdar oldu.

Yusuf; inancı gereği ve psikolojik olarak rahatlamak istiyorsa..

Böyle değil, sessiz sedasız yapacak hayrını..

Haaa, ülkenin genel anlamda başlattığı bir yardım kampanyasına da; Açık, seçik, net, yardımını yaparak ilan edebilir. Bunun toplumsal bir yararı vardır.

……………………………………………………………………………………………………………………………………….

ZAYTUNG

Kaynatılıp İçilince Koronavirüs'e İyi Gelmeyen Bitki Keşfedildi...