Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 30 günlük kıdemi masaya 'en az 11 en çok 22 gün'e düşürme önerisiyle getirdi. Bakanlık çalışmasına göre. Fon sistemine eski-yeni tüm çalışanlar aynı anda geçecek. Kıdemin yarısını alabilmek için en az 15 yıl sigortalı çalışmak gerekecek. Kıdemin tamamına kavuşmak ancak ölüm ya da emeklilikle mümkün olacak. Bu iki şartın dışında kıdeme ulaşmanın üçüncü şartı ise işçilikten patronluğa terfi etmekten geçiyor. Kıdemini sermaye yapıp kendi işini kurmak issteyen işçiye kıdeminin tamamı süre şartına bakılmaksızın ödenecek. İşçi ve işverenin üzerinde uzlaşması istenen taslağa göre işverenin yatırmadığı primin peşine devlet değil işçinin kendisi düşecek.

Hürriyet'ten Aysel Alp'in haberine göre ekonomi yönetiminin uzun süredir üzerinde çalıştığı ancak Başbakan Erdoğan'ın 'uzlaşmadan bana gelmeyin' dediği kıdem tazminatı fonu kurulmasına ilişkin uzlaşı arayışında son toplantı geçen hafta yapıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığındaki toplantıya bakanlık bürokratları ile işçi ve patron sendikalarının teknik adamları katıldı. Bürokratlar, taraflara fon kurulması konusunda kendi hazırladıkları bir taslağı anlattılar ancak yazılı bir metin vermediler. Daha önce de kendilerine yazılı metin verilmemesine tepki gösteren işçi sendikaları, bu kez isyan bayrağını açınca bakanlık ilk kez çalışmasını yazılı olarak verdi.

Ancak bürokratlar, bunun nihai bir metin olmadığını, tarafların bu metin üzerinden ortak noktaya varmasını istediklerini vurgularken, "Bunu basına vermeyeceksiniz. Bakanlık taslağı olarak basına sızdırırsanız, yalanlarız' dedikleri öğrenildi.

11 İLA 22 GÜN TEKLİFİ

Peki ama bakanlığın hazırladığı taslakta neler var? Taslak, halen 1 yıla 30 gün üzerinden hesaplanan 'tazminatın' 11 ila 22 güne denk gelecek şekilde, prim kesilmesini öneriyor. Bugünkü sistemde brüt maaşın yüzde 8.3'üne denk gelen kesintinin yüzde 3 ila 6 oranına çekilmesi öneriliyor. Ancak bu kesintilerin nemalandırılması dolayısıyla işçinin, bugün olduğu gibi bir yıla bir maaş alabileceği hesabı yapılıyor.

Hiç tazminat ödemeyen patronları rahatlatmak içinse, İşsizlik Sigortası Fonuna yapılan kesintilerin düşürüleceği vurgulanıyor.

ESKİ-YENİ AYNI ANDA GEÇSİN

Yeni sisteme eski-yeni tüm işçilerin aynı anda geçmesi öneriliyor. Yani yasa çıktıktan sonra sisteme, 20 yıllık bir işçi de yeni işe giren de aynı anda dahil olacak. Ama işverenin ödemediği primler için devlet garantisi verilmeyecek.

KENDİ ÇIKAN DA ALACAK!

Taslak, kıdemden çalışma süresi veya işten çıkma şekline bakılmaksızın tüm işçilerin yararlanmasını öngörüyor. Patronlar ise bu hükme şiddetle karşı çıkarak, işçinin işyerine 'aidiyet' duygusunun kalmayacağı iddiasında bulunuyor.

KAZANILMIŞ HAKLAR?

Taslak, yasadan önceki çalışmaların eski mevzuata tabi olarak kalmasını öngörüyor. Diğer bir ifadeyle; A şirketinde 10 yıldır çalışan bir işçinin birikmiş kıdem tazminatı eski sistemden, yani 1 yıla bir maaş kıdemden hesaplanacak. Ama yasa çıktıktan sonrası için yeni sisteme tabi olacak.

İŞÇİ - PATRON ANLAŞIRSA...

Taslak, işçi ile işverenin birikmiş kıdem tazminatı için 'bir tutar üzerinden' anlaşabileceğini öngörüyor. İşverenin anlaşılan tutarı, kıdem tazminatı hesabına yatırması durumunda; eski çalışmalara ilişkin kıdem tazminatı hakkının silinebilmesi öneriliyor. Buna göre, 10 yıllık bir işçiye patronu, 'senin tazminat alacağın 20 bin lira ama gel 8 bin lirada anlaşalım' teklifi götürebilecek.

İşte bu hüküm, patronun işçilerini işten çıkarma baskısıyla 'çok düşük tazminatlara' mahkum edeceği gerekçesiyle büyük tartışma yaratacak görünüyor. Özellikle de vasıfsız çalışanlar için bu; 'kırk satır mı kırk katır mı'; 'ya tazminatın ya işin' tercihi anlamına geliyor.

FON PİRİMLERİ, SGK PRİMLERİYLE BİRLİKTE YATACAK

Taslakta, kıdem tazminatının hangi oranda yatırılacağına dair bir hüküm bulunmazken; fon primlerinin SGK primleri ile birlikte yatırılması öngörülüyor.

Geçiş süreci, bilgilendirme şekilleri, vergi muafiyetleri, primlerin değerlendirileceği yatırım araçlarının neler olacağı ile işsizlik sigortasında yapılabilecek paralel düzenlemelerin de kanunda yer alacağı belirtiliyor. Bu ifadeyle 'işsizlik sigortası fonu' kesintilerinin düşürülerek işverenin işçi maliyeti yükünün azaltılmak istendiği yorumu yapılıyor.

KİM NE ZAMAN TAZMİNAT ALACAK?

Bakanlık çalışması, işten çıkan işçinin ilk kıdem tazminatı alabilmesini öncelikle 15 yıl sigortalılık ve 3600 gün çalışmış olma şartına bağlıyor. Bu şartları yerine getiren, kıdemin yarısını alabiliyor.

İkinci ve sonraki kıdemleri alabilmek içinse 1800 gün yani 5 yıl çalışma şartı aranıyor. İkincide de yine biriken kıdemin yarısı alınıyor.

ÖLÜM, EMEKLİLİK YA DA PATRON OLMA!

Kıdem tazminatının tamamını alabilmek ise üç koşulda mümkün oluyor: Ölüm, emeklilik ve ya kendi işini kurma.

İşverenin yatırmadığı primler olursa; yani hak ettiği ile hesaba yatırılan arasında fark olursa, Bireysel Emeklilik Şirketi'nin bildireceği nema dahil fark tutarını işçinin işverenden tahsil etmesi öngörülüyor.