Türkiyede 27 enerji havzası ve 30 adette tarım havzası bulunmakta Trabzonda ise 13 adet tarım havzası bulunmaktadır.İlimizdeki bu havzaların hepsinde Bitkisel ve hayvansal üretim yapılırken toplumun şehirlere göç etmesi üzerine tarımdan ciddi bir kopuş yaşanarak arazilerin bir kısmı ormana ve fundalığa dönüşmüştür.Onun içindirki mısır, çayır mera  ve diğer tarım alanları bir daha geri dönüştürülemeyecek şekilde elden çıkmıştır.4464 kilometre kare olan ilin yüzölçümünün 107417 ha'sı tarım, 111628ha,sı çayır mera, 185292ha'sı 0rman ve 63063 hektara diğer arazilerden oluşmaktadır.

Sosyoekonomik açıdan ilin ortalama nüfus artış hızı 0/0,020  olup aldığı göç 35000 verdiği göç ise 30000 ve net göç hızı ise -5000dir.Demografikdurum her yıl eksi vermekte ve ilin nüfusu çok düşük düzeyde artmakta ve köyler sürekli boşalmaktadır.İlde toplam 704 mahalle bulunmakta ve kışın bu mahallelerin yüzde doksanı boşalmakta onun içindirki kırsalda tarımsal faaliyetler çarpan etkisiyle azalmaktadır.Bu anlamda milli egemenlik toprakları üzerinde yaşayıp toprağı yalnızlaştırarak her şeyi pazar veya marketten almak tüketim toplumu haline gelmemizi sebep  olmaktadadır.Zaten uluslararası gıda holdinglerininde tam istediğini yerine getirmekle kalmıyoruz gelecek nesillerin tarımdan uzaklaşmasına zemin hazırladığımız gibi kırsalda bir çıkmaza doğru sürüklenmektedir.

Durumun gittikçe ağırlaşması yanında tarım toprakları bir yandan da yoğun imar uygulamaları ve yabancılara  toprak satışlarıyla gittikçe azalırken plansız faaliyetlerin sonucu şimdide şehirlerde konut krizi hat safhaya ulaşmıştır.Geleneksel üretimden bir ölçüde kaçış desteklerinden yanlış olan bu strateji  sosyal bir travmaya dönüşerek toplum üstesinden gelinemeyecek zor bir çıkmaza sürüklenmektedir.Üretmeden tüketmek bu yüzyılda ülke dışı üreticilere teslim olma anlamına gelirki bu kabullenilebilir bir durum değildir.

ONUN İÇİN; 

İlimizde bulunan 13 tarım havzası bitki örtüsü, gelişmişlik, demografik yapı, ticaret, erişim ve ulaşım gibi benzeri hususlar açısından dört alt bölgeye ayrılarak geçte olsa yeniden üretim faaliyetlerine başlamak önem arzetmektedir.Zira 815 bin nüfusu beslemek ve ilerleyen yıllarda olası atışlarında beslenme ihtiyacını şimdiden planlamak zorundayız.Yoksa göç hızı istemediğimiz şekilde artarak önüne geçilemeyecek sıkıntılarla baş başa kalırız.Çünkü tarım sektörü ekonomik, sosyal , politik ve teknik yönleriyle diğer sektörlerden farklı özellikleri olan vazgeçilmez öneme sahiptir.Bütün ülkeler tarımsal ürünlerde özellikle tahıl, şeker, süt , et  ve bitkisel yağlarda kendi kendine yeterli olma çabası içerisinde olup tarım politikalarını yönlendirmektedirler.Ayrıca tarımın sanayiye hammadde sağlaması yanında sanayiin pazarı olması açısındanda önem taşımaktadır.

Tüm bu sıkıntıları aşmak için Trabzon özelinde 18 ilçeyi 4 ALT bölgeyeayırarak üretim havalarını belirleyip üretim havalarını yeniden yapılandırmak gerekmektedir 

ŞÖYLE Kİ ;

1.Alt Bölge: Ortahisar, Akçaabat(Değirmendere,Sera deresi  ve Söğüt deresi Havzası) 

2.Alt Bölge( Çaykara, Dernek pazarı, Düzköy Köprübaşı Maçka Şalpazarı ve Tonya(Solaklı deresi yukarı havzası,Söğüt deresi yukarı havzası,Manahoz deresi yukarı havzası, Değirmen dere yukarı havzası Fol deresi yukarı havzası ve Ağalar deresi yukarı havzası)

3.Alt Bölge Arsin , Beşikdüzü Çarşıbaşı,Beşikdüzü Tonya(Yanbolu deresi havzası, Ağasar deresi havzası,Çarşıbaşı deresi havzası Kiralık deresi havzasıve Fol deresi yukarı havzası)

4.Alt bölge : Araklı Hayrat,Sürmene Of(Karadere küçük dere havzası, Baltacı deresi yukarı havzası,Manahoz deresi havzasıSolaklı ve Baltacı dereleri havzası) 

SONUÇ: Tarım sektörü insanların beslenmesi,İstihdam,Ekonomik katkısı,ve ihracat potansiyeli açısından büyük önem taşımaktadır.

●-Kırsal sorunların tespiti ve bu sorunlara kalıcı çözümler bulunması,

●-Çiftçilerimizin iç ve dış pazarlar içinüretken hale getirilerek gelir düzeylerinin iyileştirilmesi, 

●-İlimizin sahip olduğu tarımsal kaynakların tespiti geliştirilmesi amacına uygun kullanılması çalışmaların çiftçilere belirlenmesi,

●-Havza planlarının asıl amaçının üretim ve kaynakların korunması yanında çiftçinin güçlendirilmesine yönelik olması,

●- Plan hazırlanmasında ilin mevcut kaynaklarının fırsatlarını ve kısıtlarının analiz edilmesi şartıyla ihtiyaçların belirlenmesi ve potansiyelin verimli bir şekilde kullanılmasına yönelik stratejiler geliştirerek uygun tarımsal proğram ve proje alanlarının belirlenmesi olmalı.

SONUÇ: Bu bağlamda havza planları yerel kurum ve kuruluşlar ile üniversite, sivil toplum örgütleri, özel sektör temsilcileri, yani toplumun tüm bileşenlerinin katılımı sağlanarak tarımın KISA, ORTA ve UZUN vadedeli  kalkınma faaliyetlerinin planlanması sorunların çözüm yollarının yeniden ve doğru bir şekilde ortaya konularak hayata geçirilirse;
MİLLİ EGEMENLİK TOPRAKLARI ÜSTÜNDE  büyüyen tarım sektörü ile istihdamın artmasına insanların karınlarının doymasına  ve ekonominin gelişmesine önemli katkılarda bulunacaktır.

MİLLİ EKONOMİNİN TEMELİ ZİRAATTIR.