'Trabzonspor’dan teklif aldığını öğrendiğin anı tekrar anlatır mısın, neler hissettin?' sorusunu yanıtlayan Mustafa Eskihellaç açıklamalarında şu ifadeleri kullandı:

O zamanlar düşünüyordum, “Trabzonspor’la yarım kalan bir hikayem var, onu en güzel şekilde tamamlama fırsatını yakalayabilecek miyim?” diye. Ama aynı zamanda kendi kendime, “gelsem ne olur, ne tür zorluklarla karşılaşırım, kötü mü olur?” dedim, yani acabalar oldu hep. Yaşamadığı, görmediği şeyler endişelenebilir insan çünkü. Bu nedenle kendimi; uzun vadeli hedefler koymaktansa, kısa vadeli, yani o anı en iyi şekilde yaşayarak motive etmeye çalıştım. Uzun vadeli hedefler ve hayaller insanı yıpratıp direncini azaltabiliyor. Formasını giymedim bile, giymesem de Trabzonspor’un gönlümdeki yeri asla değişmeyecekti zaten.

Sonuçta içten içe hep beklediğim o teklif nihayet geçen sezon devre arasında geldi. Bunu duyduğumda dünyanın en mutlu, en şanslı insanı olduğumu düşündüm, inanılmaz anlardı. Resmiyete kavuşana kadar sorun çıkar diye korkup endişelendim, inanamadım bir türlü. Daha önce bu tür sözler duyuyordum çünkü, gerçekleşmiyordu. Ama bu kez kesinleşti, sevdiğim takıma gidiyordum!

Karlı bir günde, zorlu, uzun ve maceralı bir yolculukla Trabzon’a gelmiştim. Sağlık kontrolü ve imza peş peşe gerçekleşti. Antrenmansız kalmamak, çabuk adapte olmak için antrenman sahasına çıktım. Işıklar kapalı. O heyecanla, tek başıma orada koşarken yaşadığım mutluluğun tarifi yok. O anlarda, “Allah’ım inşallah rüya değildir” dedim kendi kendime. Bir süre ‘buralarda kalıcı değilim, uyanacağım, yine gurbete gideceğim’ diye hissettim. Trabzonspor’da olduğumu tamamen idrak edince dünya gerçekten güzelleşti.

Kaynak: Trabzonspor