Hepimiz çocuk olduk.

Hepimiz çocukluğumuz da çocukça şeyler yaptık.Yaparken inanılmaz zevk aldığımız garip garip şeyler bunlar.Benim aklıma gelen ilk şey tazyikli suyu bardak bardak doldurup doldurup boşaltmalarımdır..Musluktan akınca beyaz,fakat iki dakika sonra kaybolan o beyazlık hep hoşuma gitmiştir.Babam belediye yine suları klorladı derdi hep.O bardağın içinde ki milyonlarca kabarcığın tek tek patlayarak çıkardıkları sesi duymak için kulağımı bardağın içine sokuşlarım geliyor aklıma.

Sonra yeni bir bardak,

Sonra bir yenisi daha..

Annem gelip müdahale edene kadar kaç bardak dolup boşalırdı hatırlamıyorum.Suya atmalı ilaçlarda çok hoşuma giderdi.Suya at ve masanın üzerine yatarak kalsiyum sandozun erimesini bekle..

Annemde çok seviyorum zanneder,bitince hemen yenisini alırdı.

Ey gidi günler..

Dün gece kafam aynı bu bardakta ki su gibiydi ve birisi içine bol kabarcık çıkaran tabletlerden birkaç tane atmıştı sanki.Bulanık ve milyonlarca yerden gelen seslerle beraber patlamak üzere olan ama biraz sonra sakinleşeceğini bildiğim bir karmaşa..

Hadi git yat dedim..

Defalarca izlediğimiz ve sonucunu bilmek için kahin olmayacağımız bir geceyi daha bu şekilde bitirmek ve biran önce yatmak,uyumak,duymamak,izlememek,konuşmamak..

Tek istediğim buydu.

Her saçma sapan mağlubiyet sonrası ve ya beş atmamız gereken bir maçta tüm şehir olarak kenetlenip eve bu şekilde dönmek inanılmaz bir duygu.

Bizi hayal kırıklığına uğratmadığın için ve alışıla gelmiş olanı tekrarlayıp “arkadaş ben buyum” dediğin için sana teşekkürler Trabzonspor.

Kafam bulanık ama İçim rahat.

Çünkü;

Biz taraftar olarak her zaman üzerimize düşeni yaptık.Karda kışta,üzeri açık tribünlerde,deplasmanlarda,camları kırılmış otobüslerle evimize dönmeye çalışırken,paramız yokken bilet almaya çalışırken,doksan dakika bağırırken,kombinemizi formamızı alırken,hatta ve hatta bazen seni milli takımdan bile fazla severken bile bir an olsun tereddüt etmedik.

Karşılıksız sevgilerin en büyüğünü yaşadık seninle..

Daha olmadığını bile bile “Olacağız” dedik.Sırf sen üzülme diye,geri düşme diye..inanıyorsan biz de inanıyoruz,seninleyiz diye hep yanına koştuk..

İki dakika sonra kaybolup giden kabarcıklar sürüsü olup bize gerçek yüzünü gösterdin yine.

Patladın gittin.

Biliyorum,

Yine belediye suyu klorlayacak ve ben yine o klorlanmış suda hayallere dalacağım..

Sonunu bile bile..