Genel anlamda sanat; duygu, zekâ ve tekniğin iç içe estetik bir duyarlılıkla, ortaya konmasıdır. Dar anlamda ise güzel sanat eseri olarak yapılan her işin görünüşündeki güzelliktir.
Sanat bir üst yapı kavramı olarak insanın ruhsal düzen ihtiyaçlarını karşılayan bir biçim yaratma eylemidir. Düzen ihtiyacı da hayatın sürekli olarak değişen yanıyla ilintilidir. Düzensizliğin olduğu her yer kargaşa içindedir. Toplumlardaki birçok olumsuzluğun ve sıradanlığın aşılmasında sanat bilincinin önemi vardır.
Günümüzde teknolojik imkânlarla sanatsal etkileşim tarihin hiçbir döneminde görülmemiş oranda artmıştır. Gelişmiş ülkeler, hem teknik, hem de sanatsal alanda dünyaya egemenlik kurmayı sürdürmektedirler.
Bu anlamda sanat farklı kültürlere, farklı ırk ve inanışlara sahip insanların duygu ve estetik yönünden birbirlerini anlamaları ve ortak paydada birleşerek insan olma erdemliliğine kavuşmalarında etken bir rol üstlenir. Her ülkenin iletişim dilinde kullandığı sözcükler o dile yabancı kişiler için bir anlam ifade etmediği halde, sanatla ortaya konan dil tüm insanlığın üzerinde yoğunlaştığı anlamaya çalıştığı dildir. Çünkü sanatın dili ruhun dildir.
 
SANAT EĞİTİMİ
Genel anlamda eğitim tanımları “İçerik” ve “Süreç” bağlamında ele alınmaktadır. Eğitim, “bireyin davranışında kendi yaşantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme sürecidir” Eğitim yoluyla bireyin ruhsal ve bedensel gelişimi amaçlanmaktadır. Bu bağlamda sanat; estetik duygularının geliştirilmesi, yetenek ve yaratıcılık gücünün olgunlaştırılması amacına hizmet etmektedir.
Sanat eğitimi sadece beceri ve yeteneğe dayalı olarak görülmemeli, bireyin duygu, sezgi, zekâ, estetik yaşam ve anlayışının yanı sıra sorgulama, değerlendirme ve yargılama cesareti de aşılamalı. Daha sonra öğrenci ele aldığı problemin özünü bozmadan yeniden yeniden ortaya koymalıdır. Bunun ilk şartı ise bakmak ile görmek arasındaki farklılıkları kavramakla olasıdır. Sanat eğitiminde “sanat derslerinin bu süreçteki kazanımlarına ağırlık vermektir.
Özetle; sanat eğitimi, bireylere estetik anlayışı kazandırma hususunda yardımcı olmayı amaçlarken duygu, zekâ, sezgi vb. yeni boyutları hissedip eğlenmeyi ve heyecanlarını doğru biçimlerde yönlendirmeyi öğretir.
 
SANAT EĞİTİMİ NİÇİN VE KİMLER İÇİN GEREKLİDİR? NASIL OLMALIDIR?
Sanat eğitimi ile insanların özgürleşmesi, doğaya hakim olabilmesi, bireylerin ruhsal gereksinimlerinin doyurulması, dengeli, çağdaş, duyarlı bir toplum yaratılması çabası güdülür. Sanat eğitimi, bireylere özgür anlatım olanakları sağlar. Yeteneklerinin kullanmalarına, yaratıcı, öz güveni oluşmuş, üretken, estetik duyguları geliştirilmiş kişi olmalarını amaçlarken, uygar bir toplum yaratma düşünün de sanat ve iş eğitimi ile gerçekleştirilebilir. Sanat eğitimi, genel düzeyleri nasıl olursa olsun tüm toplum ve ülkeler için kaçınılmaz bir gereksinimdir. Sanayileşen, kentleşen dünyamızda bireylerin insani yeteneklerini giderek kaybetmesi ve bunların kökeninde makineleşmenin yarattığı tekdüze hızlı yaşamın egemen oluşu, kişilerin rahatlama olanaklarını kısıtlayabilmektedir. Sanayileşme kişilerin bünyesinden yaratma çabalarını almaktadır. Bu durum onların hayatlarında bir kopmaya, dengesizliğe ve yabancılaşmaya neden olabilmektedir. Dünyada toplumların genel amaçları uygarlaşmaya yöneliktir. Dengeli ve sağlıklı bir toplumun en önemli koşullarından birisi "sanat eğitimidir. Kişinin öznel iç görüsü, imgeleri, düşünceleri ve duyuları sanat ile görselleşir. Bu çok öznel olan durumun dışa dönüşmesi, somutlaşması ve başkalarına anlatması insan için önemli bir gereksinmedir.Sanat eğitimi; kişiye estetik yargı yapabilme konusunda yardımcı olmayı amaçlarken, yeni biçimleri hissedip, eğlenmeyi ve heyecanlarını doğru biçimlerde yönlendirmeyi öğretir. Sanat eğitimi, sanatçı yetiştirmeye değil; yetiştirmek durumunda olduğu her kişiyi yaratıcılığa yöneltip, onun bilgisel, bilişsel, duyusal ve duygusal eğitim ihtiyaçlarını karşılamaya yöneliktir.Sanat eğitimi; bireyin yaratıcı güç ve potansiyellerini eğitmek, estetik düşünce ve bilinci örgütlemek için gereklidir. Sanat, bireyin sosyal ilişkilerini ayarlamasını, işbirliği ve yardımlaşmayı, doğruyu seçme ve ifade edebilmeyi, bir işe başlayıp bitirme sevincini tatmayı, üretken olmayı sağladığı için gereklidir. Sanat eğitimi, araştıran, inceleyen, sorgulayan, hoşgörülü, geniş, özgür düşünceli bireylerin yetişmesine, toplumsal ve kültürel yaşamda kendine güvenen katılımcı, sorumluluk sahibi, üretken kişiliklerin oluşumuna katkı sağlar.Sonuç olarak; çağdaş sanat eğitimi insanı bugünü anlayan geleceğe bakabilen, sanat tarihi, estetik ve günümüzün sanatı hakkında yorum yapabilen bir kişiliğe büründürür. Sanat eğitimi, her yaştaki birey için gereklidir.
 
Şükran Üst
Femin & Art Kadın Sanatçılar Derneği
Genel Başkanı,
Görsel Sanatlar Öğretmeni