Soylu niye sert ve neden haklı..

Önce şunu ifade edeyim.

Soylu’nun iki günlük Trabzon seçim çalışması, Ak Parti’ye müthiş bir moral aşıladı.. Ölü toprağı üzerine serpili teşkilatlar canlandı.. Trabzon da hareketlendi..

Şimdi bu sinerji ve enerjinin devamı teşkilatların elinde.

Belediye başkan adaylarının sorumluluğunda.

Soylu gaza bastı, devamı gelmeli..

Süleyman Soylu, Trabzon’da neden sert konuştuğuna dair bazı ip uçları verdi.

Diyor ki..

Elimimde öyle istihbaratı bilgiler var ki..

Bu bilgilerin kamuoyu ile paylaşılması an itibarı ile sakıncalı olabilir.

O bilgi akışını sağlayanların güvenliğini tehlikeye sokabilir..

O istihbarat ile devletin alacağı pozisyon etkilenebilir.

O nedenle bu kadar diyebiliyor.

Sert konuşmasını gerektirecek veriler Beka meselesi ile yakından da ilgili.

O nedenle Soylu’nun sert konuşmasına bir anlam yüklemek gerek.

O anlamı Trabzonlu biliyor.

Türkiye de..

……………………………………………………………………………………………………

Eğer, projelerinde varsa..!

Trabzon büyükşehir’in bütün belediye başkan adayları projelere ile ilgili henüz tam detay bir tanıtım yapmadılar.

Murat Zorluoğlu’nun bir ciddi çalışması var.

Atakan Aksoy’un da

Diğerlerinin var mı yok mu bilemiyorum.

Hem Zorluoğlu hem de Aksoy’un bu şehrin merkezinde yürüyüş mesafesinde denize girilebilecek bir plaj projesi var mı..?

Belli değil.

Devam etmekte olan Gülcemal’de var deniyor.

Gülcemal’in bitmesi için her halde bir 5 yıl beklemek gerek.

5 yıl daha Trabzon’un şehir içinde yürüyüş mesafesinde denize girilebilecek yeri olmayacak mı..?

Her konuda proje üreten A.Metin Genç’in bile böyle bir derdi yok.

Mağmat Bogazına proje yapıyor. Akvuryum planlıyor.. Denize girilecek yer konusunda kılı kıpırdamıyor.

Murat Zorluoğlu ile Atakan Aksoy’un bu anlamda bir projesi varsa sözüm yok.

Projelerini tanıtacakları günü dört gözle bekliyorum.

…………………………………………………………………………………………….

Üç şıkta büyükşehir adaylarımız..

Murat Zorluoğlu

-Sakin, sessiz ama kararlı

-Çözüm odaklı, paylaşımcı

-İlçe belediye başkanlarını ciddiye alan bir anlayışta

Atakan Aksoy

-Çok bilimsel, halka inmeli

-Seçilirse kimle çalışacak belli değil ekibini tanıtmalı

-Aynı şeyleri tekrarlayarak kendini anlatıyor.

………………………………………………………………………………………………..

Görüyorum ki, Trabzon’da muhalefet; Millet

Seçimlere az bir zaman kaldı.

Trabzon özelinde genel kanı, Ak Parti 17 ilçede seçimi rahatlıkla kazanır.

Büyükşehir ise çantada keklik.

Ancak, Ak Parti’yi bekleyen tehlike oy oranı.

Eğer oy oranında ciddi bir düşüş olursa, kazanılan seçim zaferden öte tartışılacak bir durum ortaya koyar.

Trabzon özelinde ne yazık ki, muhalefet etkinliğini hissettirmiyor.

Muhalefetin yerine millet muhalefet ediyor.

Milletin muhalefetliği de muhalefet partilerinin başarısından gelmiyor.

Bilinen sıkıntılar Trabzon halkını da bayağı bunaltmış durumda.

Artık, parkta, sokakta, kahvede her yerde millet durumunun perişanlığını dile getiriyor.

İşten çıkarmalar bayağı ciddi boyutlara gelmiş.

Muhalefeti millet yapıyor.

Milletin muhalefetini Ak Parti nasıl tölere eder; düşünüp taşınmalı.

Ve Trabzon’da şöyle bir algı var.

Muhtarlık seçimlerine millet belediye seçimlerinden daha çok önem veriyor. Her mahalle bu anlamda hiperaktif… Ve sandığı muhtarlık seçimleri olmasa gitmeyeceğim diyen Trabzonlu bir hayli fazla.

………………………………………………………………………………………………………….

Ali Ece efendi, ya Ünal Karaman kime benziyor..

Trabzonspor, futbol dünyasında

-Sevilmeye

-İlgi görmeye

-Beğenilmeye

-Taktir edilmeye

-Gençleri ile dikkat çekmeye

-Yönetimi ile ilkeli durmaya

Başladığı her an;

-Yazılı

-Sözlü

-Görüntülü

-İnternet

Medyasının da doğal olarak dikkatini çeker..

Ardından konjektürel Trabzonsporlular ortaya çıkar.

Ben bu tiplere reytingci Trabzonsporlular diyorum.

Ne yazık ki, taraftar da onlara değer veriyor.

Bugün Trabzonspor revaçta.

Kadrosu ile gündemde.

O halde reytingci Trabzonsporlular da sahnede.

Bu tipler bir de farklı olmak için farklı ilginç yorumlar yapar.

Son farklı yorumu Ali Ece  yapmış.

Bu Ali Ece’nin  çok değil 3 sezon önce Trabzonspor umurunda değildi.. Gündeminde hiç Trabzonspor yoktu. Bu sezon her hafta gündemine alıyor.

Niye?

Yukarıda saydığım gerekçelerle.

Reytingci Ali Ece, Abdülkadir Parmak’ıJeoAllen’e benzetmiş.

Haydaaaaaaaaaa.

Bak kardeşim.

Abdülkadir Parmak benzese benzese Hami Mandıralı’ya benzer.

O’nun gibi topu taşıyor.

O’nun gibi rüzgarı kıskandıracak süratte koşuyor.

Ve O’nun gibi bazukalarını çakıyor.

Yetmedi, gol sevinci de birebir Hami gibi.

Nereden çıktı JeoAllen.

Bari Ünal Karaman’ı da birine benzetsen..De bilsek.

Farklı olacağım, Trabzonspor’un sırtından reyting alacağım diye bizi kullanmayın.

…………………………………………………………………………………………….

İzmir hep böyle..!

Hafta sonu oynanan Göztepe maçından sonra Yusuf Yazıcı’nın Göztepeliler tarafından alkışlanması herkesin taktirini topladı.

Oysa, İzmir hep öyle.

Yaşadığımı bir olayı anlatayım.

1978-79 sezonu.

Altay ligleri kasıp kavuruyor..Trabzonspor’da lider.. İzmir Atatürk stadında Altay ile oynuyoruz. Ben tribündeyim. Taraftar olarak. Bu maçtan sonra Milli Takım İzmir’de kampa girecek. Ali Kemal ‘de mille takıma çağrılmış.

Maç başladı.. Altay saldırıyor. Trabzonspor da.

Top, Ali Kemal Denizci’nin ayağına her gelişinde Altay taraftarı alkışlıyor.. Müthiş bir manzara..Altaylı taraftarlarla da yan yanayım. Birine sordum, niye Ali Kemal’i alkışlıyorsunuz… Çünkü dediler üç gün sonra burada milli formayı sırtlayacak..

İzmir hep öyle.

Yeni değil.

Bilmenizi istedim..

………………………………………….

ZAYTUNG

> Çöplükten yiyecek toplayan zenginler dernekleşiyor...