USANMADAN BIKMADAN CEVAPLA!

Trabzonspor yönetimi Onur Kıvrak ve Burak Yılmaz konusunda karar almış ve süresiz kadro dışı bırakılmışlardı.

Ahmet Ağaoğlu’nun bu konuda bir serzenişi var. "Göreve geldiğimden bu yana Burak Yılmaz soruluyor, şimdi de buna Onur Kıvrak eklendi. Yönetim kararıyla süresiz olarak kadro dışı kaldılar. Bu soruların manasını anlamıyorum. Bazı yayın organlarında şuraya buraya gidiyorlar deniyor. Yeşil ışık yakıldı deniyor. Bizim kimseye yeşil ya da kırmızı ışık yaktığımız yok. Verilen ve uygulanan bir kararımız var. Niye bu kadar soru soruluyor, büyütülüyor anlamıyorum. O konuda bir gelişme yok. Gelişme yaşandı bitti" diyor...

Güzel de, Ahmet Ağaoğlu başkan kızmamalı bu tür sorulara, çünkü Onur da Burak da gündemdeki isimlerdir. Soru sorulur, sizde cevabını verirsiniz olur bitir. Sitem etmeye gerek yok. Arkadaşlar sonuçta işini yapıyor, haber amaçlıdır, başka bir art niyet yoktur.

------

METİN HOCANIN YAKASINI BIRAKMA..

Uğurcan Çakır’a sürekli şans verilmesini en çok isteyenlerin başında herhalde ben gelirim. Bu görüşüm hiç değişmedi, değişmeyecekte.

Fakat, Beşiktaş maçının uzatma dakikalarında yediği gol hatalıydı,. Fenerbahçe, Kayserispor ve Konyaspor maçlarında iyi oynadın, eyvallah… Ama hiç baskı yenememiştin bu maçlarda. Beşiktaş maçında baskıyı yedin garip garip işler yaptın. Beşiktaş’a karşı mükemmel kurtarışlarda yaptın fakat, kritik noktalarda sahneye çıkmalısın. Bu da demek oluyor ki, çok daha fazla çalışman gerekiyor. Sana tavsiyem, Metin Akbaş hocanın yakısını bırakma, o bugünlük yeter derse bile sen hayır hocam daha çok çalışalım diyerek, başının etini ye. İnan ki sana hiç zararı olmaz, aksine faydası olur.

Bu yazdıklarıma takılı kalma. Senin iyiliğin içindir. Yaşın daha çok genç. Bu takıma uzun yıllar hizmet etmeni istiyorum ki, bunun karşılığı sende vardır. Olay budur.

-----

KENDİ İPİNİ KENDİSİ ÇEKTİ..

Trabzonspor’un Milan’dan transfer ettiği Kucka’nın devre arasında kesinlikle gönderilmesi gerekiyor. Zaten TFF aracılığıyla Bordo-Mavili kulübe ihtarname çekti. Yani kendi ipini kendisi çekmiş oldu. Ben derim ki, hiç gözünün yaşına bakmayın ve gönderin gitsin Kucka’yı… Kucka da zaten Trabzonspor’dan kopmuş gözüküyor. Yapılması gereken şudur, Trabzonspor bu işten çok fazla zarar görmeden Slovak oyuncuyla yollarını ayırmasıdır, doğru olanda budur.

Kucka geldiği günden bugüne takıma katkısına baktığımızda neredeyse sıfır… Evet, birkaç maç iyi oynadı ama yetmiyor. Milan’dan gelen oyuncu Trabzonspor’u sırtlamalıdır. Kucka bunu hiç yapamadı.

Aynı şeyi Sosa için söylenebilir mi? Hayır.. Milan’dan geldiğini kanıtladı, bir de takım kaptanı olduktan sonra büyük sorumluluk aldı ve takımına müthiş katkılar sağladı, sağlıyor da…

------

BURAK’IN GÖLGESİNDE KALMA...

Rodellega’nın Beşiktaş maçında attığı harka golü yazalım istedim. Sosa’nın ortasında Medel boşa düştü. Rodellega topu öylesine güzel kontrol edip, golünü attı ki, jenerik güzelliğindeydi. Tebrik etmek lazım…

Gelelim Rodellega’nın neden daha fazla gol atmasa gerektiğine. Burak Yılmaz kadro dışı bırakıldığında artık bu takımın forveti sensiz denildi, kendisine… Rodellega o gün bu gündür elinden geleni yapıyor, gollerini atıyor. Ama yetmez Rodi… Daha fazla gol atmalısın ki, Burak Yılmaz’ın gölgesinde kalma. Bilmem yanılıyor muyum?

Rodellega’ya Trabzonspor taraftarları da büyük destek veriyor, bağrına basıyor. O halde daha büyük performans gösterecek, bu yola tam anlamıyla baş koyacak. Rodi’den istenilen ve beklenen sadece budur…

-----

BU TAKIM İYİ TAKIM OLDU..

Trabzonspor, Beşiktaş’a karşı kazanabilseydi şampiyonluk yarışıyla ilgili çok daha farklı yorumlarda bulunabilirdik. Yine de takılmamak gerekiyor. Evet, büyük avantaj kaybetti bordo-mavililer ama 8 puanlık fark yinede kapanabilir.

Şöyle ki, Rizespor maçıyla Trabzonspor ligin ilk yarısını tamamlayacak. Oynanmamış maçla ilgili yorum yapmak zordur ama kendi evindeki seyirci avantajını iyi kullanıp üç puanı hanesine yazdıracaktır. İkinci yarının ilk maçı Başakşehir ile…Yani yine kendi evinde oynayacak Trabzonspor. Kazandığında puan farkı bir anda 6’ya düşecek ve yeniden şampiyonluk yarışı başlayacaktır.

Biz Beşiktaş’ı yenemedik diyerek artık hayıflanmanın anlamı yoktur. Hayat devam ediyor, takılı kalmamak gerekiyor. Bu takım iyi takım oldu, herkes birbirine saygılı ve sevgili. Ben her şeyin daha güzel olacağını düşünüyorum