Hayatın her alanında, özellikle futbol kulvarında her türlü hakkı gasp edilen Trabzon’un ve Trabzonspor’un dinamiklerinin gösterdiği tepkinin anlık refleksle Fair Play kurallarını zorlamasına getirilen eleştirilere bir anlam veremiyorum.
Ne yani hep HZ. İsa modunda biz mi olacağız?
Hep biz mi ağırbaşlı davranacağız.
İnsanız, insan.
Başkan Ağaoğlu’nun bir anlık refleksi ile tribündeki o görüntüsü donuklaştırılarak sanki 90 dakika öyle heykel gibi durdu algısına, Trabzonspor camiasından bazıları da kurban oldu.
Ya Allah aşkına..
Trabzonspor biçilmiş.
Trabzonspor kumpasa gelmiş
Trabzonspor pandemi var diye taraftarından kopartılmış.
Senaryo yazılmış.
Futbolcusundan az taraftarı olan kulüp şampiyon yapılmış.
Küme düşme kaldırılmış.
Alanya’da küfür gırla, her türlü hakaret işitilmiş.
Sonra başkan koca bir sezonun ağır yükünden sıyrıldığı bir gol sevinci ile linç ediliyor.
Empati yapın empati.
Siz olsanız bir da ayak sallardınız..
Ki, Başkanın sallamaması büyük eksiklik.
Bırakın adamımız sahip çıkalım..
Bırakın adamımız hata yapmışsa da kamuoyu önünde yargılamayalım.
Şu sezonun en ağır yükünü Başkan taşıdı.
En cetrefilli kulvarları başkan yürüdü.
Ali Cengiz oyunlarına başkan kurban edildi.
Bırakın da kupalı bir gol sevincini, özgürce yaşasın..
Hakkı..
O hareketin tercümesi..
-Hepinize karşı tek bir benim.
-Alayınıza meydan okuyorum.
-Trabzonspor yine dimdik ayakta
-Taraftarımla güçlü ve kuvvetliyim.
-Trabzon usulü haksızlığa, çakıyorum
-Ligin altını dizayn ederlere selam(!) yolluyorum
-Ligin üstünü dizayn edenlere lanet okuyorum
-Takımımı sahada attığı imzaya ben de onayımı koyuyorum.
-Önce insanım, sonra başkanım.
Bu olmadı işte başkan..!
Ahmet Ağaoğlu diyor ki, ligin altı da üstü de dizayn edilmiş..
Peki siz bu dizayn edilirken armut mu topluyordunuz..
Hiç mi haberiniz olmadı.
Hiç mi bir emare hissetmedin..
Bırak, TFF’nin içindeki Trabzonlu yöneticiler hiç sizi uyarmadı.
Hiç mi huylanmadınız..
Hiç mi uyanık kalmadınız..
Size rağmen kulüpler birliğinde küme düşmeme kararı alınıyorsa siz ne yaptınız..?
UEFA ve Yunanistan örneği…
UEFA bir ara, Yunanistan futbol federasyonunu siyasetin emrine girdiğini futbolu siyasete alet ettiğini gerekçe göstererek, UEFA’dan atmıştı..
Aynı gerekçe Türkiye için de geçerli..
Küme düşmeme kararı tamamen siyasi iradenin talimatıdır..
UEFA ciddi bir ihbarı, ciddiye alarak bu olayı soruşturur.. Ve futbolun asıl sahibi taraftarların bu olaya koyacağı tepki UEFA için geçer akçedir.
Bırakın soysa medyadan tepki koyması..
Bu rezaleti UEFA’ya ihbar edin..
Rahatsızlığınızı belirtin.
Halkın tepkisi, UEFA için geçer akçedir..
Tarihte en büyük kıyak…!
Türkiye futbol tarihinde en büyük kıyak, Ankaragücü’ne yapıldı..
12 Eylül 1980 darbesini yapan cunta, zamanın birinci liginde Ankara’nın bir takımı yok, buna bir çözüm bulun dedi..
Zamanın TFF’si de; Ankaragücü, 2 ligde, Türkiye kupasında final oynuyordu..
Türkiye kupasını kazanan Ankaragücü 1 lige çıkartıldı..
Gerekçe olarak şöyle dendi..Türkiye Kupasını kazanan takım aynı zamanda bulunduğu ligin bir üstüne direkt olarak çıkar..
Türkiye futbol tarihinin bu en büyük kıyağı ikinci kez bu sefer kümede kalma ile Ankaragücü’ne verilmiş oldu..
Zaytung
Fatih Terim, kebapçı bastı; sıkıntı yok
Ali Koç; Taraftarı ile kavga etti; sıkıntı yok
Aziz Yıldırım; maç sonu yöneticisine tokat attı; sıkıntı yok
Ahmet Ağaoğlu; kolunu uzattı; herkes ayağa kalktı.
Anlaşılan o kol köhnemiş futbol düzenine çomak oldu..
