Trabzon'un Ramazan Bayramı'ndan beri gündemi, Türkiye'de Trabzon dahil üç ilde bulunan Çağrı Merkezi'nin kapatılacağı yönünde. Vatandaşlık ve Nüfus İşleri Çağrı Merkezi'nde Trabzon'da 350 kişi çalışıyor.

Bu sayı kulağa fazla gelebilir; orada çalışan bazı arkadaşlara göre ise yoğunluktan bazı zamanlarda yetersiz kalıyormuş. Bence de çağrı merkezinde çalışan sayısı fazla ama bu, kapatılmaya gerekçe olamaz.

İçişleri Bakanlığı'na bağlı bu çağrı merkezi, Süleyman Soylu'nun İçişleri Bakanı olduğu dönemde kuruldu. İnsanlar evlerine ekmek götürmeye başladı. Yaşanan bu son gelişme ile kamuoyunda şöyle bir söylem dolaşıyor: Uzun yıllar başarılı bir şekilde İçişleri Bakanlığı yapan Süleyman Soylu'nun bakanlıktan izlerinin silinmesine devam ediliyor.

Bu süreç, Bakan Soylu'nun İçişleri Bakanlığı'ndan ayrılması ile başladı. O dönem Bakan Soylu ile birlikte çalışan birçok bürokrat, bakanlıktan uzaklaştırıldı ve başka yerlerde görev verildi. Uzaklaştırma işlerinin Ankara ayağı tamamlandı ki sıra Bakan Soylu'nun memleketi Trabzon'a geldi. Bu adres de çağrı merkezi oldu.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın neden böyle bir tasarrufta bulunduğunu bilemiyorum. Yerel seçimlerden beklemediği bir hüsran ile çıkan AK Parti'nin, seçimlerin üzerinden bir ay geçmeden ve kendi açısından sonuçları analiz edildiği bu günlerde çağrı merkezini kapatmasını ve aileleri ile birlikte yaklaşık bin kişinin işsiz kalmasını tam anlamıyla ayağına sıkmaktır.

Anlaşılan yerel seçim sonuçlarından bir ders çıkarılmamış. Peki bu durum karşısında yerel yöneticiler ne yapıyor? Ben Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ve CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez haricinde bir söz söyleyeni duymadım, okumadım.

Hatta Sibel Hanım'ın tüm Trabzon milletvekillerine bu sorunun çözülmesi için bir çağrıda bulunduğunu biliyorum. Özellikle AK Parti Trabzon milletvekilleri, AK Parti İl Yönetimi bu konuda ne gibi girişimlerde bulundu ya da bulunacaklar mı, şu ana kadar bir ses seda yok.

İşsiz kalacak olan çağrı merkezi çalışanlarının ise artık umudu kalmamış gibi; çoğunluk çağrı merkezinin kapatılacağına inanmış durumda, seslerini duyurmak için meydanlara iniyorlar. Önümüzdeki günlerde daha farklı eylemler yapacaklarını ifade ediyorlar.

Çağrı merkezinin kapanması ile burada işsiz kalanların çalacağı ilk kapı ise Trabzon Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ahmet Metin Genç olacak. Başkan Genç bu hafta içinde Ankara'da bu önemli sorunun çözülmesi için gerekli görüşmeleri yapacak.

Eğer bu sorun çözülmezse ve çağrı merkezinin kapatılması kararından vazgeçilmezse, bu çalışanların yeniden iş hayatına kazandırılması görevi Trabzon Büyükşehir Belediyesine düşecek.

Belki Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ve belediye yönetimi içinde bu fırsat olur.

Belediyede "bankamatik çalışanı" olduğu söylenen ya da aynı anda hem belediyede hem de başka bir iş kolunda çalışanlar bu yolla kurumdan ayıklanabilir ve işsiz kalan arkadaşların bir kısmı buralara yerleştirilebilir.

Sonuç olarak, çağrı merkezi kapatılmamalı ve makul bir çözüm bulunmalı; bu arkadaşların ekmeği ile oynanmamalı, bazı hesaplar çalışanlar üzerinden görülmemeli.