Derler ki, Türkiye’de bilim ile siyaset at başı gitmez…

Bilim siyasete güvenir de, siyaset bilimi çok ciddiye almaz..

Bir anımdan bahsedeyim.

Rahmetli Süleyman Demirel’in siyaset yasaklı yıllarıydı.

Ankara’da Güniz Sokak’ta evine gittim..

Söyleşi yapmaya..

Yaptık da..

Siyasi sorular soramadım zira darbe konseyinin siyaset yapamazsın tebligatını içeren yazısını çerçeveletmiş  duvara asmıştı.

Siyasi soru sorduğumda, o tebligatı gösteriyordu.

Madem siyasi soru soramayacağız, o yıllarda yeri  çok tartışılan Çimento Fabrikasını sordum..

“Niye şehrin ortasına inşa ettiniz” diye..

Güldü.. Derin bir nefes aldı…

“Değirmendere’ nin içlerine Maçka yoluna kuracaktık fabrikayı ama zamanın parti teşkilatı, şehrin içine istedi.. Millet fabrikamızı görsün diye…”

Bu anımı niye anlattığımı yazımın sonunda açıklayacağım.

Dün gece Trabzon Doğal ve Tarihi Değerlerini Koruma Derneğinin toplantısına davetliydim.

Gittim.

Akyazı dolgu alanı ve stadı ile ilgili olarak bilinen gerçeklerin bilimsel veriler ışığında bir kez daha gözler önüne konulmasına şahit oldum.

Akyazı dolgu alanında;

-Taban kayıyor

-Dolgu bilimsel veriler ile yapılmadı

-Üzerine inşa edilen stat, dolgu alanını baskılıyor

-Baskılanan dolgu alanı stada kırılmalara neden oluyor

-Bu kırılmalar çatlaklar meydana getiriyor.

-Bu SOS, ilgili birimlere rapor edildi.

-Bilim insanlarının raporları Trabzonspor’da, Bakanlıklarda, Belediye Başkanlarında

-Stat ve dolgu alanı şu anda 7/24 uzaydan ve yerde takip ediliyor

-Bu takibi KTÜ’den bir bilim heyeti yapıyor

-Aynı zamanda bu takip, doktora tezi olacak

-Stat zemininde ciddi çatlaklar var

-En korkuncu bu çatlaklar imalat hatası diye üzeri kapatılıyor

-Oysa bilim insanları çatlakları takip edip, tehlikenin ciddiyetine kavrayacak, bu imkan ellerinden alınıyor

-Stadın bir çok kapı ve penceresi değiştirildi, şakulleri bozuldu.

Kısacası Stat SOS veriyor.

Dolgu bilimsel veriler ışığında yapılmadığı için.

Şimdi bu dolgu alanına bir yük daha binecek, şehir hastanesi. O dolgu bu iki ağırlığı kaldırmaz.. Bilim böyle diyor.

Kimseye şaka gelmesin.

Bir bakmışsın stat çökmüş.

Dünyada benzer örneği var mı..?

Var…

Çin’de… Böyle dolgu alanına kurulan stat çöktü..

Bir örnek de Güney Afrika’da oldu.

Japonya benze dolgu alanlarında nasıl binalar yapıldığına dair müthiş bilimsel veriler ile çalışıyor..

O uygulamaların hiçbir Akyazı’da yapılmadı.

Şimdi Arsin’de yatırım adası dolgusu var bari burada bilimin dediğini yapalım.

Gülcemal üzerinde belediye başkan adayları proje üzerine proje üretiyor..

Dolgusu bildiğimiz tarım toprağı..

Zamanla dolgu alınana monte edilecek lunapark araçlarının çökmesi içten bile değil.

Bir gün, bir sezon Trabzonspor Akyazı’da şampiyonluk turu atarken stadın sulara gömülmesi artık olası bir ihtimal..

Şimdi gelelim yazımın başlığında Demirel ile ilgili anıma..

Ne demiştik.

Bilim ile siyaset, Türkiye’de at başı gitmiyor..

Siyaset, bilimi dinlemiyor. Bildiğini yapıyor..

Sonra, yılların akıp geçmesiyle çimento olduğu yerden kaldırılıyor.

Akyazı da, çökünce; yeniden A.Aker’deki yerine taşınacak..

Bilim böyle diyor…

Siyasetin dikkatine..

NOT: Akyazı stadındaki çatlaklarla ilgili fotoğraflar Prof Dr Osman Bektaş’ın stat ile ilgili çalışma raporundan alınmıştı..