Trabzon'un en güzel ve yeniliğe doymayan, kabuk değiştiren yılları 60 ve 70'li yıllarıdır.
Üreten ve azda olsa ürettikleriyle çok mutlu olabilmeyi başaran, mahalle kültürüyle yetişmiş bir neslin temsilcileri olarak geçmişten bugüne neleri kazanmış ve neleri kaybetmişizdir.
Birlikte yaşanan o güzel ve anlamlı yılların belleğimize yerleştirdiği en güzel miras paylaşımdır.
Belli bir yaşa gelen herkes çocukluğuna o saf ve temiz yıllara dönmek ister.
Siyah önlük giyip boynuna da beyaz kolalı yakalık takmışsan, sınıfında yaramazlık yapıp tek ayak üstünde kalma cezası almışsan, SEN DE BİZDENSİN ARKADAŞ!
Bir tahta tezgah yapıp biriktirdiğin üç beş kuruşla sakız, horozlu şeker, çikolata ve en büyük ikramiyesi plastik top olan şansını sına yapmış mahallede çocuklara belli bir ücret karşılığında çektirmişsen, SEN DE BİZDENSİN ARKADAŞ!
Defter, kitap kaplamış ve gazete kağıtlarından undan yapılmış tutkalla kese kağıdı yapıştırmışsan, SEN DE BİZDENSİN ARKADAŞ!
Sokaklarda oynarken bir dilim taze ekmek üzerine sanayağı sürüp üzerine toz şeker ekmişsen, SEN DE BİZDENSİN ARKADAŞ!
Renkli patiskadan dikilme beli lastikli külot giymişsen, bu külotla denize girip çıktıktan sonrada kurutmak için kayalara vurup parçalamışsan, SEN DE BİZDENSİN ARKADAŞ!
Bakır sobalı ,mermer kurmalı, hamam tasıyla yıkanmışsan ve derin yüzülecek kadar keselenmişsen, SEN DE BİZDENSİN ARKADAŞ!
Okul kapısında satılan, ayva, şam tatlısı, dondurma, macun, ve kestanelerden alıp yemişsen, SEN DE BİZDENSİN ARKADAŞ!
Sabahtan akşama kadar misket oynamış yorulmamışsan, SEN DE BİZDENSİN ARKADAŞ!
Sahiden, biz bugünleri doyasıya yaşadık ve bitti.
Tekrar çocukluğumuza dönsek, kaybettiklerimiz annelerimiz ve babalarımızın o güzel nasihatlerini dinlesek ne güzel olurdu değil mi?
Rüyalarımıza giren ve hiç unutamadığımız o günler maalesef bitti ve bir daha geri gelmeyecek.
Kaldı işte...
Çocukluğumuz sokaklarda,
Mutluluğumuz kursağımızda,
Çayımız bardakta,
Sevdiklerimiz uzaklarda,
Gülüşlerimiz fotoğraflarda.