Malum…
Ramazan ayındayız.
Dolayısıyla.
Bu mübarek ayın feyzini, bereketini, hazzını hep birlikte yaşıyoruz.
Öte yandan…
On bir ayın sultanının seçim dönemine denk gelmesi, verilen vaatlere ayrı bir kıvam kazandırıyor.

Neticede.
Büyük bir bölümü oruçlu olan seçmen için adayların ağzından çıkanlar son derece önemli.
Bilhassa nezaket, hilm, üslup gibi meziyetler oy kullanacak vatandaşın yakın markajında.
*
Adaylara bakıldığında yürütülen siyasetin şekli şemali de bu yönde, yani konuşmalar Ramazan ayına göre uyarlanmakta.
Nitekim.
Böylesine bir atmosferde elinde suyla kürsüye çıkan, gün ortasında yemekli toplantı düzenleyen hiçbir siyasiye rastlayamazsınız.
Velhasıl.
Belirttiğimiz üzere, şu sıralar adayların tamamı yukarda saydığımız meziyetlere sahip.
Sağ olsun, hiçbiri ama hiçbiri vatandaşı kıracak şekilde konuşmuyor, konuşturmuyor.
Kalp kırmak günah diyor, azami gayret gösteriyorlar. 
Manevi hazzı hücrelerinde hisseden seçmenimiz de bu süreci takdirle karşılıyor.

Peki.
Manevi haz, günah falan demişken…
Sahaya inen ve oruç ibadetini eksiksiz yerine getiren adayların merak ettiği sorular yok mudur?
Vardır elbet.
Hiçbir karşılık gözetmeden (?), sırf milletin imanını kurtarmak için bu mübarek ayda televizyonlara çıkıp iftar ve sahur programları yapan hocalara baktım, durumdan bir haberler.
Siyasilere bir iyilik yapayım, bugün bu konuyu işleyeyim dedim.
Dolayısıyla araştırdım, kafa patlattım.
Ve…
Ramazanda meydanlarda siyaset yaparak vatandaştan görev bekleyenlerin merak ettikleri soruların bir kısmını cevaplarıyla birlikte kendilerine arz ediyorum.
***
Sual 1: Bir siyasetçi, sözünü yerine getiremeyeceğini bildiği halde, bol keseden sallamak suretiyle meydanlara çıkıp,  “Beni seçerseniz size şu kadar maaş vereceğim” diyerek oy devşirmeye çalışırsa orucu bozulur mu? 
Cevap: Kişi oruçlu iken yalan konuşursa orucu bozulmaz ancak sevabı azalır. 
Sual 2: Bir siyasetçi sırf seçim kazanmak uğruna toplum önüne çıkıp rakip partileri olmadık şeylerle itham ederse o kişinin orucu bozulur mu? 
Cevap : Oruç tutan o kişi, ahirette o gün ki oruçtan kazanacağı sevaptan mahrum kalır.
Sual 3: Bir siyasetçi, etrafında toplananlarla birlikte birilerinin gıybetini yaparsa orucu bozulur mu?
Cevap: O kişi, teknik itibariyle oruç vazifesini yerine gelmiş olur ama orucun manevi hazzından, bereketinden nasip almamış olur. Hatta bununla ilgili; “Yanlış söz söyleyen, kötü söz söyleyen orucu bıraksın çünkü onun oruçtan bir hazzı, bereketi, alacağı yoktur.” diyor efendiler efendisi. 
Sual 4 (Banko soru): Özürsüz olarak oruç tutmadığı halde bir siyasetçinin meydanlara çıkıp oruç tutuyormuş gibi yapması ve oruç üzerinden Müslümanları kandırmaya çalışmasının İslamiyet’te ki karşılığı nedir?  

Cevap: Müslümanları aldatmak için Müslümanmış görünen kimselere münafık denir. “Münafığın üç alameti vardır: Yalan söyler, sözünde durmaz ve emanete hıyanet eder.” (Buhari) 
Bunlardan birini yapan, yani sadece yalan konuşan kişiye doğrudan münafık denmez ancak, o kişide münafıklık alametinin olduğu aşikârdır.
*
Aha da merakları giderdim.
Şimdi…
Herkese Hayırlı Ramazanlar