Ülkemiz çok gergin, ve tedirgin günler geçiriyor. Belli odaklar tarafından planlı bir şekilde her hafta bir büyük bir olayın patlak vermesi insanların aklına şu soru işaretlerini getiriyor.

 AK Parti kontrolü kaybetti, gücünü kontrol edemeyerek verdiği tavizlerin altında eziliyor mu?

 Cemaat gerçekten ülkeye bu kadar düşman mı sırf AK Parti’ye zarar vermek adına Türkiye’de bu kadar güçlü ve acımasız eylemler yapılmasına razı gelir mi?

 Savcı Kiraz’in herkesin gözü önünde öldürülmesi, ardından emniyete yapılan silahlı saldırı.

 Ülkenin her yerinde büyük korku ve paniğe neden oldu. Trabzon’da bu olaylarla birlikte bomba ihbarlarının sayısı da aynı oranda arttı Türkiye’de olduğu gibi

 Olaylar dünya basınında geniş yankı uyandırdı. Tartışmalar bir türlü bitmiyor, her gün Türkiye kaos ortamında güvensiz bir ülke olarak lanse ediliyordu. Hem de turizm sezonu yaklaşırken. Türkiye’nin altın yumurtlayan tavuğu harekete geçmeye hazırlanırken.

 Türkiye’de bir Trabzonspor-Fenerbahçe kapışması var. Aslında Türkiye’de bir istenmeyen uyumsuz, Fenerbahçe ve onu sevmeyen tüm takımlar gerçeği var.

En fazla oya sahip taraftar olarak görülen Fenerbahçe ile ilgili gerek AK Parti gerek MHP gerekse de CHP genel başkanlarının yanlı, Trabzonspor’u yok sayan tavırları Trabzonlular tarafından hep öfkeyle, nefretle takip edilse de bu 3 partinin lideri Trabzon’a gelip paşa paşa mitinglerini yaparken en ufak bir saygısızlık, taşkınlık olmamıştır.

 Buna rağmen 2010-2011 Şampiyonluk Kupamız hiç ama hiç gündemden düşürülmemiş her seferinde her siyasi partilinin ‘Aman sormasınlar, konusu açılmasın’ dediği bir hak bir arayışı halini almıştır.

 Trabzon’da FB otobüsüne yapılan saldırının nedeni araştırılıyor ya. Ben söylüyorum bu Trabzonspor’a, Trabzon şehrine yapılmış organize bir saldırıdır. Trabzon’a kumpas yapılmış tuzak kurulmuştur. Bile bile göre göre 1 otobüs dolusu insanın ölüme gönderilmesi bile bu kumpasta göze alınmıştır.

  Planlı Ankara ve İstanbul kaynaklı olduğu yönünde şüpheler gün geçtikçe artılyor.

 Türkiye gündemini değiştirirken şu kupa olayında sürekli bağıran Trabzonspor’u da aradan çıkaralım, siz magandasınız, siz futbol değil anarşi istiyorsunuz imajı yaratıp sindirelim. Türkiye’yi şike olayıyla rezil eden Fener’ide topyekün ortadan kaldıralım.

 Veya en büyük taraftar kitlesinin başkanı Aziz Yıldırım’ı yeniden yargılıyoruz, seçim üzeri taraftarın gönlünü almak adına ona bir jest yapalım ama Trabzon’u hele bir aradan çıkaralım.  

 Evet ülkeyi yönetenler her gün planlardan, tuzaklardan komplolardan organize saldırılardan bahsediyor. Bu nedenle bizimde bunu düşünmemiz çok normal,

 Ama Helal olsun, el birliği yapıp Trabzon’a her koldan saldırdınız. Acımadan hunharca bir şehri bitirmek için düşmanlık ettiniz. 

 Papaz ile aşırı İslamcı, Dink ile aşırı milliyetçi, Fener ile aşırı fanatik ve anarşist ruhlu insanlar şehri damgasını vurdunuz. Kendinizce.  

 Oysa bunların hepsini aynı secdeye baş koyduğunuz insanlarla planlamadınız mı?

Trabzon’da Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırı, Dink’in katilleri ile Rahip Santero’nun katilleri ile, Yasin Hayal’in azmettiricileri ile aynı kişilerdir. Bu organizasyonları yapan gizli güç bulunduğunda işte ülkedeki tüm sorun çözülecektir.

 Bu şehrin üzerine oynayan, Trabzon’un en önemli değerleri üzerinden buradaki vatan sevgisini, insanların birbirine olan bağlılığını vura vura, eze eze indirmeye çalışıyorlar.

 Ama yine beceremediler, Hakan Fidan’a danışsaydılar o meşhur planlarından yapıp Sürmene’ye de iki tane top gönderip bu işi çözebilirdi.

 Olmadı beyler yine beceremediniz. Foyanız ortaya çıkacak yakındır.

 Çünkü  tüm Türkiye bilir ki Trabzonlu savunmasız veya günahsız kimseye saldırmaz. Kime deseniz inanmaz.

 Bu iş acemice oldu demeyeceğim, istediğiniz gibi oldu.

Türkiye’yi yönetenler organize suç örgütü misali Trabzon’daki işi planladınız ama çok amatör oldu.

Şimdi siz gözaltına aldığınız tek günahı o esnada oradan minibüsüyle geçerken görüntü çekmek olan kişiye yalvara yalvara suçu da kabul ettirirsiniz. Ailesine iş, aş mutlu bir gelecek vaad edersiniz. Evet artık sizden bunları da bekliyoruz.

 Trabzon’u sevmek Trabzon ile yaşamak Trabzon’u sahiplenmek gibi bir derdiği olmayan, tarihin en pasif ve halktan kopuk yönetenleriniz ile neyi amaçlıyorsunuz açık açık söyleyin. Bize zorla Başkanlığı, eyalet sistemini mi dayatıyorsunuz? Bunu kabul etmeniz gerekir, artık herkes kendi eyaletinde kendi seçtiğiyle yönetilsin siz istemezseniz olmuyor bu iş olmalı deyip beceremediğinizi bu oyunlarla hayata geçirmeye çalışıyorsunuz değil mi?

 Yazık bu ülkem için can verene, kan verene. Yazıklar olsun size.  Yazıklar olsun Trabzon’un ekmeğini yiyip, suyunu içip, etiketi ile bir yerlere gelip de bugün susanlara. Trabzon halkı ve tarih bir gün hepinizden hesap soracak.

 Diyelim yakaladığınız bir genç, 20 yaşında asgari ücretle çalışıyor. Yemiyor içmiyor takımının peşine gidiyor. Her hakem hatasında, her yanlı maçta ve kararda kahroluyor, üstüne birde kupasını vermiyorsunuz ve her gün Trabzon’dan çaldığı tescillenen Fener’i koruyan kollayan, mahkemelerle birlikte Fener kalkanı oluşturan bir yapıya lanet okuyor.

Ben yaptım dedi, şike ve kupamızı için yaptım dedi. Yeter artık yeter dedi.

Trabzonspor’un UEFA, FİFA, CAS ve Türk Mahkemelerince hak gördüğü kupasını vermeyerek bizi kahreden Fenerbahçeli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve Trabzon’u her zaman ezen diğer siyasi partilerin genel başkanlarına tepki olsun diye yaptım dese. Ne yapacaksınız. Ne yüzle bakacaksınız milletinizin yüzüne. Evet birgün bunu bir Trabzonlu yüzünüze söyleyecek. Hırsızın avukatları diyecek size.

 Belki çok iddialı konuşacağım ama bunu diyen otobüsü denize bile atmış olsa saniyesinde deli raporu verip zanlıyı serbest bırakırlar.

 Adaletin bittiği yerde Anarşi başlar mı? Hadi cevap verin. Bunu şu anda Tüm Türkiye yaşıyor. Neyi mi? Anarşiyi?