Kör topal giden Trabzonspor’un Avrupa’ya çıkan en kısa yolu kupa.


Kupa en azından bu talihsiz sezonun tesellisi…


Rakip final şansını kovalayan Antalyaspor. Onlarında  kazanmak gibi zorunluluğu var.


Çünkü Eskişehirspor’un rakibi Mersin İdman Yurdunun kupadan daha büyük bir derdi mevcut.Düşme korkusuiliklerine kadar işlemiş.


Müsabakaya Antalyaspor daha planlı bir şekilde başlayıp,oyunhakimiyetini eline aldı.


Bordo-mavili ekip topa sahip olmada , rakip sahaya çıkmakta çok zorlandı.


Serkan Balcı’ya mutlaka bir yer bulma zorunluluğu (!) bordo-mavili takımı bir eksik oynatıyor. Bu sefer onu sağ açıkta görme şerefine erişmiş olduk.


Allahtan Cech sakatlandı da Serkan ve Abdullah Karmilgerçek yerlerine buldular.


Futbolda fantezi her zaman iyi değildir.


İlk devre Sapara’nın muhteşem vuruşu gol olunca oyunun rengi değişti.En azından
Trabzonspor’lu futbolcular  moral buldu.Bu gol zaten maç boyunca Trabzonspor’un tek meyvesi kaldı.


Mersinde goller Eskişehirden gelince Antalyaspor tekrar oyuna ağırlığını koydu.


Sahanın ağır olması, bordo-mavili takımın oyuncularının oyunu rölantiye alması mücadele hızını yavaşlatmış oldu.


Trabzonspor grup lideri olarak kupada yoluna devam etti.


Fakat oyun kalitesinde maalesef  bir değişiklik yok.


Durağan ,yavaş,kopuk bir Trabzonspor.


Bu saatten sonra Tolunay takıma ister aşı yapsın ister vitamin desteği versin değişecek çok şey olmadığı kanaatindeyim.


Yapılacak en akıllı iş en azından bu takımın rengine gücüneyakışan bir oyun sistemi oluşturmak bu takıma bir oyun sistemi benimsetmek.


Antalyaspor bütün riskleri  göze almasına karşın Trabzonspor’un en iyi yaptığı hızlı hücumlarla pozisyon bulacağı zannına kapılıyoruz ama yanılıyoruz.


Yağan yağmurun altında ıslanan, kaybolan bordo-mavili ekip maç bitse de eve gitsek duygusunda olunca Trabzonspor taraftarı adına müsabaka çekilmez oluyor.