Kutsal Kâse ya da Mukaddes Kâse, 

Haz.İsa'nın Son Akşam Yemeği'nde kullandığı iddia edilen, mucizevi güçleri olduğuna inanılan kap. 

Aramatyalı Yusuf'un, çarmıha gerilen İsa'nın damlayan kanını Kutsal Kâseye koyduğuna inanılır.

kase

Hıristiyanlık alemi için büyük bir öneme sahip, aramalara rağmen bulunamayan kutsal kase nerededir ???

Yavuz sultan selim Trabzon valisiyken padişah olmuş,

Emanat-ı Mukaddese (Kutsal Emanetler) denince akla gelen, Yavuz Sultan Selim Hanın Mısır”ı fethiyle (1517) Osmanlılara intikal eden ve günümüzde Topkapı Sarayı Müzesi, Hırka-i Saadet Dairesinde muhafaza edilen kutsal emanetler; yüzyıllardır büyük bir hürmet ve itina ile korunmuşlardır. Bunlar Hz. Muhammed”e ait olması sebebiyle dinı ve tarihı değeri olan eşyalar; diğer peygamberlere ve Hz. Muhammed”in yakınlarına ait olanlar; Kabe ile ilgisi olanlar ve bunların naklinde kullanılan eşyalardır.

kase3

Çöl kaplanı lakaplı Fahrettin paşa kutsal emanetlerin ingilizlerin eline geçmemesi için hepsini birden toplayıp İstanbul'a göndermiştir.

Doğu Roma imparatorluğunun kuzeydeki en uç noktasındaki son kalesi, Trabzon devleti yani kommen imparatorluğudur.

kase1

Fatih sultan Mehmet constantine'yi almak için kuşatınca , fetihden kısa bir süre önce,Roma imparatorluğunun kutsal hazineleri bir gemiye doldurulup, o dönem dünyanın en büyük üç limanından biri olan Hadrian limanına( günümüzde pazarkapıda bulunan  Trabzon imparatorunun kendi adını verdiği hadriyanus limanı) doğru yola çıkarılmış olsada kuvvetli bir fırtınada pazarkapı açıklarında Hadrian limanına girmeden, kutsal emanetlerle birlikte battığı rivayet edilir.

Çoğu tarihçiler böyle anlatmasada, gerçek olan şey Constantine düşmeden önce, Bizans imparatorunun, içinde kutsal kaseninde bulunduğu kutsal emanetleri bir gemiyle göndereceği en güvenilir yer, Bizans'ın Anadolu'daki son kalesi Trabzon devletidir.

Asırlar boyunca gizemini koruyan Trabzon, kutsal kaseninde içinde olduğu var sayılan hazinelerin pazarkapıdaki Hadrian limanının önünde battığı rivayet edilen geminin içerisinde olduğu belkide bir efsanedir bilinmez ama hiç de yabana atılmayacak delillerle de süslüdür.

kase5

Fatih sultan Mehmet constantine'yi fethinden sekiz sene sonra Trabzon'u fethetmek için sefer hazırlığı yaparken en güvendiği adamı Zağnos paşa huzura gelmiş ve Trabzon'un neden bu kadar önemli olduğunu sorunca sultan Fatih Trabzonu almadıkça Constantinenin fethi tamamlanmamış sayılır diye cevap vermiştir.

Her iki dindede kutsal sayılan emanetlerin taşınması veyahut nakledilmesi, tarihsel bağlantıları olmasada birbiriyle çok benzerlik taşır.

kase4

Trabzon asırlar boyunca bir çok hükümdarın ele geçirmek istediği stratejik önemi olan bir yerleşim bölgesidir.

Yakın tarihimizde, Rus işgaliyle adeta yağmalanan Trabzona ait bir çok tarihi eser şehirden kaçırılmış adeta bu şehrin hafızası yok edilmiştir.

Cumhuriyet ilan edildikten günümüze kadar, geçmişi binlerce yıl ötesine dayanan onlarca medeniyeti bağrında barındıran, kadim kentimiz Trabzon'umuz profesyonel anlamda hiç bir arkeolojik kazıya muhatap olmamıştır.

kase7

Tesadüfen bulunan arkeolojik değeri çok eski yıllara dayanan yapılarda gerekli ilgiyi görecek günleri hüzünlü bir şekilde beklemektedir.

Tarihi bilmemiz sadece okuduklarımızla alakalı olmayabilir. Kulaktan kulağa söylenerek yaşatılan efsaneleride unutmamak gerekir.

Yaşayan ve yaşatılan efsaneleriyle, gizemini hala daha koruyan Trabzon'umuzun havasını, suyunu, taşını, toprağını,hiç dinmeyen yağmurlarını, daracık sokaklarını çok ama çok seviyoruz.

Kalın sağlıcakla...

kase6