Çalkantılı bir sürecin ardından, Akyazı'da çıkılan ilk maç; belkide Trabzonspor için sezonun en kritik maçlarından biriydi...

Olası bir kötü sonuç hatta zorla kazanılan bir galibiyetin ardından bile, tribünlerden sıkıntılı sesler çıkabilirdi ve bu durum Trabzonspor'un şampiyonluk yolunda önüne koyulmuş en büyük engellerden biri olurdu.

Her ne kadar "ilk elin günahı olmaz..." deseler de bu elde yapılacak ufacık bir hatanın bedeli, çok büyük günah olurdu...

İşte bu sebeple; hem takım için özellikle de Hüseyin Hoca için 6-0'lık galibiyet, sadece basit bir 3 puandan ibaret değildi. Geleceğe daha güvenli bakmak, özgüven yenilemek; 3 puandan daha da önemli kazanımlardı...

Evet; 6-0 abartılmamalı, rakibin vasat oyunu gözden kaçmamalı ama kısmen aynı kadrolarla oynanan ligin ilk maçındaki skor 1-1'di...

Bu galibiyetin ardından, değinilecek çok konu var ama 2 noktaya parantez açmak istiyorum; Ndiaye-Mikel ikilisinin harika uyumu ve Serkan'ın "geliyorum..." dercesine ayak sesleri!