Büluğa ermiş, akıllı ve Müslüman bir birey, inancımıza göre; dinini ve vatanını savunurken ölmesi halinde şehitlik mertebesine ulaşmış olur.

Bizlerin bugün huzur ve refah içerisinde yaşamamız için binlerce vatan evladı gözünü yummadan canlarını feda etmişlerdir.

Tüm şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum.

Zamanına bakılmaksızın tüm şehit yakınlarımıza sabır diliyorum çünkü onların acıları her şehit haberinde, her üniforma gördüklerinde tazelenir!

Rabbim tekrar yaşatmasın diyerek her şehit cenazesinde Trabzon havaalanına karşılama için gittiğimi belirteyim. O pervaneli uçağın soğuk görüntüsü ve sesi, bagaj kapısı açıldığında önden gelen portre, silah arkadaşlarının koşuşu vb tramvalar…
Şanlı Bayrağımızı görmek istemediğim tek andır o an! Çünkü bayrağı görünce altındaki acı kaçınılmaz oluyor…

Geçen haftada görmek istemediğim o bayraklardan 12 tanesini farklı evlere göndermek zorunda kaldık!

Hemde çatıştığımız it sürüsünün silah bıraktığı ortamda bir mağarada gaz zehirlenmesiyle.

İhaların, robotların kısacası teknolojinin zirve yaptığı ortamda.

İçler acısı, acıları azdırası bir durum.

Bu acı süreç şehrimizde düzenlenen bir festivale denk gelince iki üç gündür tüm mesaimizi buna harcıyoruz.

Tüm eksikleri tüm acıları unuttuk enerjimizi festivalin iptaline yönlendirdik.

Festival iptal olunca evlere düşen acı azalacakmış gibi!

Eline mikrofon alan sahaya indi, basınlara demeçler verildi yetmedi Ankara’dan müdahaleler geldi!

Festival iptal olsun!

Peki olsun!

Hadi ulusal yas ilan edelim, televizyonlardaki eğlence programları başta olmak üzere üç gün hayat dursun! Tıpkı Suudi kral öldüğü gün gibi!

Hayır yas olmasın ama Trabzon’da festival iptal olsun.

Hadi metan gazı zehirlenmesindeki ihmali tespit edelim, sorumlularını anında cezalandıralım!

Yok onla uğraşmayalım ama Trabzon’daki festival iptal olsun.

Gönül isterki değil 12, 1 şehidimiz olduğunda bile ülkemizde hayat dursun. Ama malesef öyle olmuyor.
En uzun yasımız üç gün sürüyor.

Festivaldede konsere belirli bir süre ara verildi ve hayat kaldığı yerden devam etmeye başladı.

Sadece 20 şehirde düzenlenen bir festival takviminde yer almak şehrimiz için çok önemli.

Artısını eksisini tartışırız, bu eksikleri düzeltme yönünde gayret ederiz, eleştiririz tamam ama böyle her köşe başından saldırarak bir sonuca ulaşamayız.

Allah rızası için şapkayı önümüze koyalım.

Festivale saldırmakla elimize bir şey geçmez. Sadece gücümüz yettiğine laf söylemiş oluruz.

Gelin neden milli yas olmadığını tartışalım, gelin o alanı dolduran gençliğin duyarlılığını tartışalım, gelin ihmali tartışalım.

İşte o zaman festivaller kendiliğinden iptal olur.

Kalın sağlıcakla.