Gazetecilik hayatımda Özkan Sümer ile ilgili yığınla anım var.
Hele biri var ki, yumruk yumruğa gireceğimiz an, Serdar Bali önledi.
Yıl 2000.
Sümer, Trabzonspor başkanı.. M.Ali Yılmaz’a karşı seçim kazanmış.
Şehir gergin.
Yılmazcılar ile Sümerciler açık gizli müthiş çekişme içinde.
Çalıştığım gazete de Sümer’e şiddetli muhalif.
Öyle ki artık tesislere bile sokulmuyor.
Sümer tesislerde basın toplantısı düzenliyor.
Biz gazete olarak tesislere adeta çıkartma yapıyoruz.
En az 10 kişi.
Sümer konuştu, seçim kazandığı Yılmaz’ı sert dille eleştirdi.
Biz de soru sormak için izin istedik..

Verdi
Vermese, sorumuzu soramayacaktık..
Ama verdi.
Verince eleştirdiğiniz Yılmaz’la birlikte çalıştınız demeye kalmadan Sümer, ayağa kalktı, önündeki ajandayı fırlatmak için hamle yaptı.
Benim de önümde o dönemin takoz gibi cep telefonu vardı. Elime aldım.
Ajandayı atsa, telefonu fırlatacaktım.
Serdar Bali araya girdi. Beni yatıştırdı. Sümer de kendine geldi.

 
O an, müthiş aksiyondu.
Sonra küs kaldık.
Ardından barıştık.
O ana kadar ki dönem öncesi dostluğumuz yeniden oluştu.
Allah rahmet eylesin.

***

Lakabı birden fazlaydı.
Özkan Sümer, lakabı ile de aşama aşama kendini yenilemiştir.
O, Trabzon’un teknik adamları arasında en çok okuyanıdır.. Gazeteleri okurken spor sayfasından başlamazdı.
Futbolculuğu vasattı.
Trabzon’da seyircinin, futbolculara lakap takması olağan bir şeydi.
Dozer Cemil
Çaycı Ahmet gibi.
Daha eskilerden birkaç lakabı hatırlatalım.

 
Yan kafa Selahattin
Çolak İbrahim
Akrep Celal
Bereli ihsan
Deli ismet.
Özkan Sümer’in de ilk lakabı, dedik ya futbolu vasat ve ağırdı “AT’tı”
Sonra, “Deve”
Ardından teknik adamken, ilkelerinden taviz vermedi “Hazret” oldu.
En son da artık futbol filozofuydu “Sör” lakabına terfi etti.
Futbol  dünyası hep gelişmeye, yenilenmeye, değişemeye odaklıydı..

Allah rahmet eylesin

***

G.Saray’dayken…!
Özkan Sümer, G.Saray’ı da çalıştırdı. G.Sarayı takip eden gazeteciler ilk dönemde Sümer’in esprilerine, direkt çakma denilen laflarına çok alışık değildi.

 
Bir dönemin en ünlü spor gazetecisini, idmana geldiğinde şöyle karşılamıştı..
“T…. lecek suratı öpüyorum. Kadere bak..”

***

Sümer’den ben ne öğrendim?
-Bir futbol filozofu nasıl olur
-Dik mücadele nasıl yapılır

 
-İdealleri için bir adım geri iki adım ileri tekniğini
-Şık giyimi
-Güzel etkili ve vurgulu konuşmayı

***

Sümer’in tarihi sözleri…!
-Trabzonspor’u rakibi 3 büyükler değil 3 yanlışıdır.
-Biz biriz, biz biziz biz Trabzonspor’uz

 
-Balina üzerinde balık avına giden Polinezya yerlileri gibisiniz
-Trabzonspor sokakta doğdu, bırakın sokağa kendini kurtarır
-Trabzonspor’u kurtarıcılardan kurtarmak gerek..

***

Bi tek, Sümer yaptı

Özkan Sümer, Trabzonspor’da bu zamana kadar yapılmayan bir şeyi de yaptı.
Başkanlığı döneminde eleştirildiğinde, taraftara randevu verdi.

 
Şimdi yıkılan 19 Mayıs kapalı spor salonunda tarih ve saat vererek orda olacağını eleştirilerin yüzüne söylenmesini istedi.
O gün ben de oradaydım.
Tribünde 2 bine yakın taraftar vardı.
Çıktı kürsüye, bir anlamda hesap verdi.
Sonunda taraftarı da ikna etti.
Yuhalarlar girdiği salondan alkışlarla çıktı.

ZAYTUNG
Messi,; Özkan Sümer’i tanımamış olman en büyük eksiğimdir..