Zoom üzerinden Ahmet Davutoğlu ile..!

Önceki gece, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile zoom üzerinden bir söyleşi yaptık.

Trabzon basınından gazeteci arkadaşlarla birlikte.

Davutoğlu’na iktidara geldiklerinde yerel basına karşı nasıl tavır takınacaklarını sordum.

Cevabı şöyle oldu:

“Her türlü özgürlük prensibinden hareketle yerel medya güçlendirilecek.. İktidarımız döneminde genel medyaya ne yapılıyorsa, yerel medyaya da aynısı yapılacak.. Hükümet başkanı olarak yapacağım yurt içi ve dışı gezilerde de yerel medya yer alacak..”

Bu cevabı alınca bir anım aklıma geldi.

Yıl, 2001 Cumhurbaşkanımız R.Tayyip Erdoğan da Trabzon’da partisini kurarken, Asım Aykan’ın Belediye Başkanlığı makamının arka odasında bir grup yerel medya ile buluştu. 

Ben de oradaydım.

Genel medyadan dert yandı. Partisine ve kendisine uzak durduğunu belirtti, yerel medya bu aşamada bize çok sıcak bakıyor. Gerçek gazeteciliği yerel medya yapıyor dedi.

Sözleri dün gibi aklımda.

2002’de iktidara gelen Cumhurbaşkanı 20 yılda bir kere Trabzon yerel medyasının karşına çıktı.. Bir Trabzon gezisinde, Zorlu Otel’de canlı TV yayına yaptı.. Bundan başkası olmadı.

Benim gibi bir çok meslektaşım, özel söyleşi için Erdoğan’dan randevu talep etti, alamadı.

Oysa, daha önceleri bütün Başbakanlarla Trabzon yerel medyası özel söyleşiler yaptı.

Erdal İnönü, Süleyman Demirel, Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Bülent Ecevit…

Bu anımı Davutoğlu ile de paylaştım..

Şu sözü verdi.

“Hükümet olalım ilk söyleşiyi sizinle yapacağız..”

Bakalım öyle mi olacak?

xXx

Ah Yeğen..!

Benim bir yeğenim var.

Miraç Özağcı.

Yazı yayacak konu bulamayınca,  yazılarımı alır laf atar.

Ah Yeğen.

Reytingin düşünce salla bana.

Seni de böyle seviyoruz.

Geçen, şu türküyü dinlerken sen akılıma geldin.

+++

Mevlam (Hak) bana ömür vermiş
Boşu boşuna boşu boşuna
Vücuduma bir can girmiş
Boşu boşuna boşu boşuna

+++

Yeğen, azcık dolu dolu yaşa da.

Dayını rahat bırak.

+++

ahi gittim gahi geldim
Aradım kendimi buldum
Bir Yeğen  oldum
Boşu boşuna boşu boşuna

+++

Canın sıkıldı mı, benim yazıları değil bu türküye dinle emi.

Rahatlarsın..

xXx

Ganita’dan Kalepark’a

Ganita’nın eski fotoğraflarına bakıyoruz, denize yakın bölgede bir tek ağaç yok.

Sadece Kalepark’ın altındaki alanda var.

Onun da eski fotoğraflarına baktığımızda çorak bir yer.

Ganita’yı Ganita yapan adam Rahmetli Mehmet Salih Özbilen’dir.. Ağa Salih derlerdi.. Ganita, O’nun döneminde Ganita oldu.

Ganita’da nerede yeşillik, ağaçlık varsa Aga Salih’in emekleri ile oldu.

O meşhur koyda ise tek bir ağaç yoktu.

Yıllara sair ederek ağaçlandı.

Ganita, hiçbir zaman modern şehircilik anlayışı ile düzenlenemedi.

Şehrin göbeğinde işgale uğrayan bir yerdi.

Tünel inşaatı başlayınca, sahil yolu geçince koy özelliğini kaybetti.

Birde vahşi şehircilik ile bütün lağım, koya aktı.

Salih Ağa, imkanları sayesinde Ganita’ya korudu.

Şimdinin Ganita projesi, iddia ediyorum Trabzon’un yüz akı olacak.

Proje yapım çalışmasının şehir hassasiyeti ile duyarlı insanlarca hafiye gibi takibi elbette harika bir şey..

Hani, Kalepark da halka açıksa, Ganita’dan oraya çıkılabilse..

İlerleyen yıllarda o da olacak.

Çünkü şehir bunu zorlayacak.

Ganita’dan Kalepark’a.

Ganita hassasiyeti olanlar bunu da gündeme getirmeli.. Bunun da kamuoyunu oluşturmalı.

ZAYTUNG

Dedesi Banker Kastelli'ye, Babası Jet Fadıl'a, Abisi Çiftlikbank'a Para Kaptıran Gökhan Uruk(26), Thodex Mağduru Olarak Geleneği Teknolojiyle Buluşturdu...