Yalanı kim konuşuyor?

Trabzonspor ile Bursaspor arasında 2016-2017 sezonunun 34. haftasında oynanan ve Yeşil-Beyazlıların 2-1 kazandığı maçla ilgili Rizespor kulübü ve taraftarlarının Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı “Şike” şikayeti sonuçlanmış ve Cumhuriyet Başsavcılığı ‘Kovuşturmaya yer olmadığı’ kararını vermişti. Yani şike yok…

İşte ne olduysa bu karar sonrası oldu ve Rizespor’un eski Teknik Direktörü Hikmet Karaman günah çıkartmaya başladı. Ne demişti Karaman hoca kısaca hatırlayalım: “Bu şehir bugünü asla unutmaz… Bu cümleyi dönemin Rizespor Başkanı ile yaptığım görüşme sonucu söyledim. O cümle benden gelen bir cümle değildi. Başkanın söylememi istediği bir cümle idi. Bende o anki psikoloji ile çıktım söyledim. Bir defa Rizespor camiası, Trabzonspor’un büyüklüğünü kabul edecek. Trabzonspor camiası ile yaşadığı şampiyonluklarla büyük bir takımdır… Bu bir gerçektir... Saygı duyacaksın. Rizespor 3-4 senede bir düşen takım. Yapılanmaya giden bir camia. Ortada bir futbol gerçeği var. Bazen takdir edip, tebrik edeceksin”  

Karaman’ın bu demeci üzerine Rizespor kulübü de bir açıklama yapmak zorunda kaldı: Ne dediler kısaca:

“Hikmet Karaman’ın camiamızı ve şehrimizi hedef alan açıklamalarını üzüntüyle takip etmekteyiz. Görev yaptığı dönemlerde Rize övgüsünü her fırsatta dile getiren şahsın açıklamalarına özel bir cevap vermeye gerek duymuyoruz. Rizeli gururlu ve çalışkandır. Rizeli yanardönerliği sevmez. Rizeli aldığının karşılığını verir ve asla çamur atmaz. Metin Kalkavan demek: finalde kaybettiği rakibini ‘tebrik’ etmek demektir. Yaşananları kıssadan hisselerle değerlendiriyoruz. Merhum Mehmet Akif’in dediği gibi “Yüzsüzdür insanoğlu kimse bilmez fendini, kime iyilik yaptıysan ondan koru kendini.” Atalarımız, ‘ekmeğini yediğin kaba tükürme’ derken, malum şahsiyetlerin varlığına istinaden uyarmıştı gelecek nesilleri. Bizde malumu ilan etmek için sıraladık bu kelimeleri. Bir takımın hocasının koca bir camiaya bu şekilde saldırması yakışık almamıştır. Rizespor camiası bana bütün imkanları sundu fakat ben başarısız oldum özür dilerim demek yerine kendini kurtarmak için anlamsız cümleler kullanmayı yeğlemiştir. Temiz takım temiz futbol anlayışını benimseyen bir kulüp olarak sadece laf üreten isimlere camiamızda yer yoktur”

Bizimde bu sert açıklamalar üzerine diyeceğimiz şudur. Savcılık kovuşturmaya gerek duysaydı Hikmet Karaman böyle mi konuşacaktı doğrusu çok merak ediyorum. Beni zorladılar diyor Hikmet hoca. O kelimeleri şimdi değil de zamanında kullanmış olsaydın gözümüzde farklı bir yerde olacaktın. Ama şimdi iki kulübü birbirine düşürmekten başka bir işe yaramadığın ortaya çıkmıştır.

Rizespor kulübüne gelince, bundan sonra seçeceği hocalara dikkat etsin. Çünkü konuşmayı bilmiyorlar.. Birde İki taraf birbirini suçluyor. Şimdi soruyoruz? “’Acaba kim yalan konuşuyor”  kamuoyunun taktirine bırakıyoruz.

-----

Hagi Trabzonspor’u tarif ediyor…

Galatasaraylı Hagi’yi tanımayan yoktur. Çok büyük bir futbolcuydu. Geçen gün yaptığı açıklamaları dinledim de ne güzel şeyler söylemiş, Trabzonspor’u tarif ediyordu sanki…

Hagi, Türk futbolundaki mali krizle ilgili soru üzerine konuştu: “Bana göre krizden söz edemeyiz. Geçmişte çok daha fazla para verilmekteydi. Şu anki durum normal.. Az parayla çok iş yapabilirsiniz. Büyük takımlar temelden inşa edilir. Sadece iyi oyuncu alarak olmaz. Ben krize inanmıyorum. 2 milyon Euro net maaş ödeyen takımlar, krizden söz edemez. Romanya’da kriz olabilir. Orada çok az para ödüyoruz. Türk futbolunda çok iyi ilerleme görüyorum. İnanılmaz şeyler yapıldı. Benim kulübümde en fazla maaş, 5 bin Euro ve güzel bir futbol oynuyoruz. Kulübümün bütçesi Türkiye’de bir oyuncunun yıllık kazandığı maaştır. Böyle bir takımla Avrupa’ya çıktık”

Hagi aslında bana göre Trabzonspor’u tarih etti. Trabzonspor elindeki yüksek maliyetli oyuncularla yollarını ayırdı. Artık uçuk rakamlar vererek transfer yapmıyor. Tamamen altyapısına yöneldi. Yani krizi fırsata çevirdi. Ahmet Ağaoğlu yönetimi de büyük başarılara imza atmaya başladı. Ligde şuan ikinci sırada.. Para yok, pul yok. Şampiyonluk yarışının içinde.. Belki de şampiyon olacak ya da Avrupa arenasında boy gösterecek. Hagi sanırım sen Trabzonspor’u tarif ediyorsun. Yanılıyor muyum?

------

Onur tribünlere oynuyorsun!

Trabzonspor kulübü, Onur Kıvrak ile yollarını ayırdıktan sonra Onur Kıvrak’ın açıklamalarını yakinen takip ediyorum.

Ne demişti Onur: “Futbolu bıraktım…’ Onur, sen zaten futbolu bırakacağını çok önceden deklere etmiştin. Bunu şimdi kullanıp, tribünlere oynamana anlam veremiyorum! 25 milyon TL’yi ben alacak olsam, inan ki bende kendi mesleğimi bırakırdım. Lütfen kandırmayalım birbirimizi. Bence artık hiç konuşmasan diyorum...

Madem futbolu bıraktın, yapman gereken şudur: İleride teknik direktör olabilirsin. Kendini çok iyi yetiştir. Yabancı dil öğren. Dünyaca ünlü kulüplerde staj yap. Mustafa Reşit Akçay örneğinde olduğu gibi, Ajax kulübünde çalıştı. Parası da yoktu, idealleri uğruna arabasını satmıştı. Sonrasını sende bende çok iyi biliyoruz. Ülkemiz futbolunda söz sahibi bir hoca haline geldi. Senin para ve zaman sorunun olmadığına göre süreci çok iyi değerlendir. Çalış, çabala… Belli mi olur ilerde Trabzonspor’a Teknik Direktör olabilirsin.

-----

Olcay zorlama bence…

Trabzonspor Kulübü Burak Yılmaz, Onur Kıvrak, Mustafa Akbaş, Zevki Yavru ve kaleci Esteban ile yolları ayrılmıştı. Kucka’da İtalyan kulübü Parma ile anlaştı. Sıra Olcay Şahan’a geldi..

Olcay Şahan’a bir çift lafımız olsun. Olcay, Trabzonspor seni açık açık istemediğini ilan etti ve kadro dışı bıraktı. Sende artık fazla zorlama bence. Bu saatten sonra oynayabileceğin bir kulübe gitmen en doğru olandır.

Trabzonspor kulübünde paran kalmaz. Bence anlaş Ahmet Ağaoğlu yönetimiyle ve kendine yeni bir yol haritası belirle. İstenmediğin yerde durmanın bana göre bir anlamı yok diye düşünüyorum. Kırılmaca, darılmaca yok. Sende çok iyi bilirsin ki, Profesyonel hayatta her şey vardır…

-----

Porto değil Trabzonspor modeli…

Başkan Ahmet Ağaoğlu şu sıralar Porto modelinden bahsediyor. Aslında rol model olan Trabzonspor’un ta kendisidir.

Trabzonspor kulübü de bir dönemler böyleydi. Yani Avrupa çapında modeldi. Diyeceğim şu, neden uzaklardan model kendimize alıyoruz ya da arıyoruz ki anlamış değilim. Başkan her halde bu işi şuan Porto kulübünün çok iyi yaptığı için söylüyor. Yoksa kendisi de Trabzonspor’un asıl rol model olduğunu bilmektedir diye düşünüyorum…