Giresun maçının 70 dakikası bu maçında 45 dakikası. Trabzonspor gerçek oyununu 2. yarılarda sahneye çıkarıyor. Neredeyse sezon başından beri böyle…

Bunun nedeni de bariz, netice de lidersin ve önemli bir puan farkı var.

Rakipler Trabzonspor’a iyi çalışıyor ve bir kilit oyuncu belirleyip üstüne oynayıp hataya zorluyor. Bunu daha önce Edgar varken pek yapamıyordular. Bu zaafı kullanıp iş görme çabasındalar. Genelde de Trabzonspor 2. yarıda çözüyor bu taktik hamlelerini….

Yine aynısı oldu… Çünkü takımı tanıyan bilenlerin içi hep bir şekilde rahat o golün geleceğinden emin….

Sezon başından beri Trabzonspor’un bulunduğu konumdan hala memnun olmayan bir kitle var.

Bunu ne yazık ki Galatasaray maçında bir kez daha gördük,

Ne yaparsanız yapın memnun olmuyorlar.

Edin Vişça’nın golüne kadar Galatasaraylı oyuncular, tribünler, top toplayıcılar bile zaman zaman korkuyla sahadaydılar.

Trabzonspor saflarında bu korkuya karşılık olumsuz düşünce görmek üzücüydü.

Kendi takımlarına rakip kadar saygı duysalara yetecek halbuki…

Trabzonspor yükünü almış gidiyor, bütün tahminleri aşarak gidiyor. 11 yıl sonra yarım kalmış sevinçleri herkese çılgınca yaşatarak gidiyor. Beşiktaş’ı Fenerbahçe’yi Galatasaray'ı İstanbul’da yene yene gidiyor. Bazı taraftarlar ise hala tersine gitmekle meşgul. Bu takıma katacağınız tek bir şey varsa koşul şartsız desteğinizdir bu saatten sonra.. O kutlu gün geldiğinde  daha az sevinen lerden olmayın derim. Bu takıma ve mücadelesine bir taraftar olarak saygı duymuyorsanız bir futbolsever olarak saygı duyun hiç değilse…

+++++++++++++

Bir not da Ahmetcan’a… Bir hamle oyuncusu olarak gözükse de altyapının son yıllarda ürettiği benim gözlemlediğim kadarıyla da gördüğüm en karakterli gencecik bir fidan. Ne zaman görev alsa işini tertemiz bir şekilde yapıyor. Onunla gurur duymaktan başka bir şey yapmamak gerekiyor.  Şunu da söyleyim, stoper transferi kesinlikle olmalı. Savunmadaki oyuncuların neredeyse tamamı sol ayaklı bu da ayrı bir not olarak ekleyelim..