Gıydan Gıydan giderek,

Suya sabuna dokunmayanlar var,

Eleştiri ve tartışma yaratmadan,hazıra konup duruma göre cephe alanlar var.

Yolunda gitmeyen ne varsa görmeyen,

Ama Yolunda giden üç beş şeyi çağ atladık gibi manşetlerine taşıyanlar var.

Omuzundan fotoğraf makinesini düşürmeden deklanşör düğmesini bozuncaya kadar fotoğraf çeken de var,

Kopyala yapıştır yapanlar da.

Gazeteciler cemiyetine iki eş dost meslektaş görmeye gidenler de var,

Kazma kürek kuyu kazmaya gidenler de.

Gece yarısı pijama ile olay yerine gidip soğuk havanın tadına bakmak da var,

Boşver haber değeri taşımıyor deyip battaniyenin altında ossurmak da var.. 

Hep muhalefet olmak varken, 

Boşver sen mi kurtaracaksın memleketi demek de var..

Savaşın tam ortasında,ayağında ayakkabısı olmadan kaçan çocukları görmek de var..

Şehrin ileri gelen bir ailesinin düğün fotoğraflarını çekip ikinci sayfada yayınlamak da.. 

Daktilo dışında yazı yazamayan da var,

Daktiloyu rüyasında hiç görmemiş olan da..

Parasızlık var, 

Parasızlık nedir bilmeyen de..

Düzenli olarak işten çıkartılma var,

SSK sı hiç bozulmadan emekli olabilmek de..

Bir Sen varsın, 

Bir de o güce yakın olmayı tercih eden de.
 

Söyleyin bana,hanginizin gazeteciler gününü kutlamalıyım?