Ben Sadık Albayrak’ı yıllar, yıllar önce tanıdım.
Avni Aker’in basın tribününden.
İstanbul’dan her deplasman Trabzon’a gelir maçı izler, yorumlardı.
Yorumlarını yazmadan önce sohbetle öğrenirdim.
Bir maç analizi nasıl yapılıyor, ilk öğretmenimdi..
Sadık Albayrak aynı zamanda bir fikir adamıydı.
Fikrini çok benimsemezdim ama dik duruşuna her zaman saygı duyardım.
O da gerçek solcuları, teslim olmamışları severdi.
Hatta bir defasında yazdığı bir yazı nedeni ile yargılanırken İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’den solcu bir profesörün bilirkişi olarak yazısında suç unsuru yok raporu ile nasıl kendi deyimiyle paçayı kurtardığını da bana anlatmıştı.
Sadık Albayrak’ı iyi tanıyordum ama çocuklarını tanımıyordum.
Berat Albayrak’ın siyasete atılması ile Sadık Abi’nin çocuğu olduğunu öğrendim.
Bir de aileye, Trabzonsporluluğundan dolayı da ayrı bir sempatim vardı.
Berat Albayrak da babası gibi sapına kadar Trabzonlu, Trabzonsporluydu.
Sadık Abi’nin torunları da dedesinin, babasının izinde.
Berat Bey bakanlığı döneminde Trabzonspor’a yakın ilgisi nedeni ile çok yıpratıldı.
Trabzonspor üzerinden saldırıldı.
Hem siyaseten, hem sportif olarak.
Bu memlekette bir futbolcunun transferi için Fenerliler istedi diye zamanın Hava Kuvvetleri komutanı( Bakınız; Yalçın Doğan’ın Fenerbahçe Cumhuriyeti kitabına) fantom kaldırıp, Diyarbakır’dan belge getirildiğinde Fener Cumhuriyeti diye övünçle bahsedildi.
Berat Albayrak’ın Trabzonspor ilgisi;
Sorgulandı
Eleştirildi
Kıskanıldı
Yerildi
Lafı edildi.
Buyurun gözünüz aydın.
Trabzonspor’un bir hamisi artık etkili ve yetkili değil.
Trabzonspor üzerinden yıprattığınız bu yiğit Anadolu çocuğuna söyleyecek ne lafınız kaldı?
Albayrak ailesini artık rahat bırakın..
