Merhaba değerli okurlar.

Normalde bugün farklı bir konuyla karşınızda olmak niyetindeydim.

Bu minvalde, klavye başına geçip sizlere;

50 Şeritlik yolların bulunduğu, börtü böcekle kahvaltı yapılan Çin’de hizmet vermeye başlayan sürücüsüz, doğa ile dost, uçan otonom taksinin hizmete girmesinden söz edecektim ama…

Neyimize lazım.

Düşündüm…

Taşınamayınca da…

Hepimizi endişelendiren Trabzon trafiğinden bahsetmeyi vazife edindim.

Biliyorum.

Şimdi kalkıp bu satırlara…

Şehri yöneten ilgili ve yetkilileri kasıtla…

“Acaba işlerine güçlerine uçan taksiyle mi gidip geliyorlar ki, tıkanan yollarda bas bas bağıran ambulans ve itfaiye araçlarından bihaberler!(?)”

Diye yazsam…

Her biri “Uçan taksi var da, biz mi uçmadık?” serzenişiyle alınganlık gösterecek.

Bundan mütevellit.

Özellikle…

Sırf onlara haksızlık olmasın diyerek…

Kimseye ama hiç kimseye;

- Canımızdan bezdik demiyoruz.

- Hastalarımız yolda izde perişan, cenazelerimiz vaktinde defnedilemiyor demiyoruz.

- Yangına yetişecek itfaiye araçlarındaki suyun, kitlenmiş trafikte buhar olduğunu söylemiyoruz.

Hal böyleyken.

İşyerlerine vaktinde varabilmek için güzelim dolmuşlarımızda her sabah hatim indiren…

Buna rağmen patronlarından fırça yemekten geri kalmayan emekçi kardeşlerimizin, bir de evlerine gece yarısı ulaştıklarında eşlerinin kırk dereden su getirtmelerine zaten girmiyoruz.

Darılmayın ama…

Farz edin bunları yazdık.

- Şehrin meydanını adeta keşmekeşe çeviren dolmuş trafiğine…

- Bölgeye yolcu taşıya(maya)n tanjant yoluna…

- Gün aşırı kazaların yaşandığı Çömlekçi Mahallesindeki tünel çıkışına…

- Değirmendere yoluna…

- Yaya ölümlerinin sıkça yaşandığı Akçaabat Haçkalı Baba Devlet Hastanesi güzergâhı ile Söğütlü Mahallesindeki trafik düzensizliği ve sıkışıklığına…

- Yomra İlçesi Kaşüstü Mahallesinde bulunup, hastalardan daha çok iş makinesi ve beton mikserlerine hizmet eden tek şerit yola çözüm mü olacak?

Onun içindir ki;

Defalarca yazmaktan geri durduğumuz tüm bu okuduklarınızı, yani Trabzon Şehrinin trafik çilesini bir kez daha yazmıyor, tekraren kaleme almaktan imtina ediyoruz.

TRAPARK MEVZU

Yiğide hakkı teslim…

Büyükşehir Belediyesinin, halkın ihtiyaç ve taleplerine yönelik yaptığı başarılı çalışmalardan faydalanan bir şehir yaşayanı olarak yeri geldikçe söz ediyoruz.

Zira Başkan Zorluoğlu’nun vatandaş üzerindeki hassasiyetinden şüphemiz yok.

Lakin.

Ve de fakat.

Göreve gelindiğinden bugüne TRAPARK konusunda atılan olumlu adımların istikrarsız hale gelmesinden şehir halkı hayli rahatsız, belirtelim.

Bir dönem yol kenarlarına çizilen sarı çizgilerle ayrılan otopark alanlarının hizmet politikalarıyla örtüşmediği ve şehre yakışmadığı gibi makul gerekçelerle kaldırılmasıyla ilgili çalışmaların yerini…

Artık bunun tersini düşündüren uygulamalar almakta.

Bunlara örnek olarak;

Pazarkapı Mahallesi sahilinde, önce ücretsiz olarak vatandaşın kullanımına sunulup bir süre sonra 24 saati 5 TL vurgusuyla TRAPAK’ın işletmesine devrolan dolgu alanı…

Ve yine köylülerin kentlilerin uğrak yeri haline gelen Moloz mevkiinde, git gide büyütülerek labirent haline getirilen ücretli otopark verilebilir.

Hulâsa.

Beklentiler…

Belediyelerin kâr amacı gütmeyen, yerel yönetimlerdeki en etkili hizmet kurumları olduğu inanışı hâkimiyetiyle anılıp…

Trabzon Büyükşehir Belediyesinin bu yöndeki takdire şayan hizmetlerle var olmasıdır.