Yazıma önce, Depremzedelerden özür dileyerek başlamak istiyorum.
Her saniye deprem bölgesini gündemde tutmamız gerekirken Trabzon’a özel yaşadıklarımıza bakın;
-Önce Trabzonspor kongre kararı alıyor
-Sonra, Başkan Ahmet Ağaoğlu istifa ediyor
-Divan Kurulu, kendince kongreye yön veren açıklama yapıyor
-Abdullah Avcı istifa ediyor
-Ertuğrul Doğan, başkan adaylığını ilan ediyor
Her biri başlı başına şehrin gündemini meşgul eden, edecek, konular.
Ve üstelik Trabzon’un da sevdiği konular.
Depremi, depremzedeleri unutturacak, gündem.
O nedenle, özür dileyerek gündeme dair birkaç kelam edelim.
AVCI’NIN İSTİFASI
İlginç bir istifa. Bu tür istifalarda, teknik adamın ekibinin büyük bir bölümü de gider.
Ama, bu kez gitmiyor.
Orhan Ak yerine geliyor.
Bu nasıl okunmalı. Kongreden sonra, Doğan başkan seçildiğinde Avcı geri mi dönecek?
Sizce.
SÜRPRİZ Mİ?
Avcı’nın istifası sürpriz mi?
Evet, çokça
Ümraniye maçından sonra istifayı düşündü, önlendi.
Hatta önceleri de.
Yine önlendi.
Şimdi niye yol verildi?
Üstelik bütün tazminat haklarından vaz geçerek.
Trabzon’un evlatları söke seke tazminatlarını istedi, mahkemeye bile gitti, o istemedi.
Bu tavrı genel kuruldan sonrası ile ilgili mi..?
DİVAN’IN İŞGÜZARLIĞI
Divan Kurulu, başkan adaylarına 4 maddelik bir çağrıda bulunmuş. Demiş ki, plan ve programınız ne?
Eee doğru demiş de.
Bana göre çizmeyi aşmış.
Başkan adaylarına yaptırım gibi öneri getirmiş.
Bence Divan önce, kendi; şehrin takımın ve başkan adaylarının önüne plan program ve yol haritası koymalı.
Başkan adaylarına önerilerini yapmalı.
Şunu şöyle yapın demeli.
Yönetime isim önermeli.
Kelimeleri yuvarlamamalı.
Divan önderliğinde bir yardım kampanyası düzenlemeli.
Herkes bir forma bir kombine almalı diyerek sahaya çıkmalı
Taraftarı, bu anlamda motive etmeli.
İki satır yazı ile akıl vermemeli.
İcraatın içinde olmalı
İLK KEZ
Benim bildiğim, Trabzonspor’da sanki bir ilk yaşanıyor gibi.
Başkan istifa ediyor.
As Başkan, başkan adaylığını açıklıyor.
Açıklarken de, yönetimde istenilen başarıyı icra edemediklerini söylüyor.
Buna öz eleştiri deniyor.
Doğru mu?
Doğru.
Da, o özeleştirinin Ertuğrul Doğan’a düşen faturası ne?
YETİŞTİREMEDİK GİTTİ
Trabzonspor’da A.Suat ve Özkan Hoca’dan sonra Şenol Güneş’in ardından bir teknik adam yetiştiremedi.
Şans tanıdı, tanınanlar bu şansı kullanamadı.
Koşullar, ortam, kadro ne derseniz deyin, olmadı.
Hiç mi, şu şehir bir Okan Buruk, Volkan Demirel, Hakan Keleş, Emre Belezoğlu yetiştiremedi.
Nerde; Giray Bulak, Hami, Sadi Tekelioğlu, Hüseyin Çimşir, Giray Bulak, İhsan Derelioğlu, Fatih Tekke ve diğerleri.
Ortada yoklar.
Kimin suçu?
Camianın mı? İsmini saydıklarımın mı?
Çağa mı ayak uyduramadılar?
Kendilerini mi yetiştiremediler?
Yoksa fırsat mı verilmedi?
Bir tek Şenol Güneş.
Diğerleri kayboldu gitti.
Neden?
Niçin?
Niye?
ZAYTUNG
Kemal Kılıçdaroğlu'ndan muhalif parti liderlerine açık çağrı: ''Sandalyesini kendisi getirmek kaydıyla masaya herkes dahil olabilir...''