Bir an için şöyle düşünelim.
Aziz Yıldırım Trabzonspor’un başkanı. Şikeciliği tasdik edildi. Mahkeme ilan etti. Yargıtay süresini bile beklemeden; Trabzonspor’da aynen şu olurdu.

-Taraftar Aziz Yıldırım’ı istifaya çağırırdı

-Divan kurulu, Aziz Yıldırım’a şikeci olarak tescil edilmesi nedeni ile yönetimi bırakması istenirdi


-Bir çok genel kurul üyesi tüzük hükümlerinden hareketle Aziz Yıldırım’ın disiplin kuruluna kesin ihraç istemiyle sevkini isterdi


-Yerel medya, manşetlerinde Aziz Yıldırım’ı lanetler, suçlu ilan eder çek git derdi


-Futbolcular Aziz Yıldırım’a sırt dönerdi


-Trabzonsporlu Profesyonel Futbolcular Derneği Aziz Yıldırım’ın makamına siyah çelenk koyardı


-Ülkenin futbol ile ilgili kurumları hemen anında Trabzonspor’u küme düşürürdü


-Kazandığı kupayı anında geri isterdi


-Trabzonspor’un başta onursal başkanı ile diğer tüm başkanları olağanüstü bu durum karşısında bir araya gelir kaosa çözüm yolları bulurdu


-Aziz Yıldırım’ın şikeci olarak ilanından sonra İstanbul yerel medyası Aziz Yıldırım üzerinden Trabzonspor’a saldırır değerlerini yerle bir ederdi.


Sayayım mı..


Devam edelim.


Eğer, bugün Aziz Yıldırım Trabzonspor başkanı olsaydı da kesinleşmemiş mahkeme kararına rağmen


-Trabzonspor ve Aziz Yıldırım infaz edilir


-Trabzon amatör takımları, Aziz Yıldırım’a karşı beyaz bayrak açak


-Trabzon’un STK’ları ortak bildiri ile Trabzonspor’un adını lekeleyen Aziz Yıldırımı lanetli adam olarak ilan ederdi


Devam edelim mi..


Eğer bugün Trabzonspor Başkanı Aziz Yıldırım olsaydı da şikeci damgasını yeseydi


-Trabzonspor’un hisseleri dibe vurur


-Anlı şanlı sponsor firmalar desteğini çeker


-Mali anlamda kulüp çöker


-Yığınla genel kurul üyesi üyeliğini iptal ederdi


Bitmedi sayalım mı..


Eğer bugün Trabzonspor başkanı Aziz Yıldırım oysaydı ve şikeciliği onaylansaydı; Yargıtay kararı beklenmeden


-Siyasi partiler milletvekilleri linç korosuna katılır durumdan vazife çıkarırdı


-Faroz’da isyan, Yoroz’da naralar kopardı


-Aziz Yıldırım’ın Tonya(!)da ki nüfusu silinir, Tonyalılığı elinden alınırdı


Devam edeyim mi..


-Kombineler yakılır


-TS Clup basılır


-Transferler kasılır


- Yöneticilerin tümü bayılırdı


Bitmedi, bakın daha neler olurdu


-Aziz Yıldırım’ın kendi adını taşıyan hizmet binasından adı silinir


- Trabzon defteri dürülürdü


-Metris’in önünde değil konvoy taraftar tek başına taksi bile zor bulurdu


-Serdar Bali Kanal 24’de Hakan Kulaçoğlu A Haber’de TV ekranlarında Aziz Yıldırım’ın yüzünü yüzüne ayıbını haykırırdı.


Evet, tüm bunları bu anlı şanlı Trabzon ve Trabzonspor camiası aynen hayata geçirirdi.


Yüreğine taş basar, kan kusar yapardı.


Bir musibet bin nasihatten iyidir der kendine kapanırdı.


Küllerinden yeniden doğmak için Harakiri yapardı.


Bunu yapardı bu büyük camia…


BÜYÜKLÜK BUDUR..


Diğeri Küçüklüktür. Şark kurnazlığıdır. Kendini akıllı sanıp karşısındakini aptal yerine koymaktır.


Güçlüyüm adaletin ağını deler geçerim mantığına sahip olmaktır.


O nedenle iyi ki Aziz Yıldırım zihniyeti Trabzonspor’un başkanı değil.


Fenerin Başkanı ki Trabzonspor şampiyon oldu.