Henüz kadrosunu tam oturmamış akşam pazarını bekleyip transferler yapma düşüncesi bulunan Bordo Mavililer bu dileğini Djianiny transferiyle gerçekleşti. Savunmaya da Vitor Hugo’yu alan Bordo Mavili ekip gücüne bir güç daha kattı. 

Madem her meblağ Trabzonspor için değerliydi, öyle ki akşam pazarına kadar bekleniyordu da... Bu süreçte alınan ve sıfır verim alınıp gönderilen oyunculara verilen paralar daha değerli kullanılamaz mıydı? Transferdir tutar tutmaz, burası tartışılır ancak bu miktarlarla kulübeye de oyuna girince heyecanlandıracak isimler alınabilirdi. Yine de bakıldığında kadroya ekleneceklerle yarışabilecek kadro kuruldu. Şimdi bu isimlerin birbiriyle pekişme sürecini geçiriyoruz.

TAKIMI YALNIZ BIRAKMADILAR

Trabzon’dan giderken takımın morali yerindeydi, yöneticiler de takımı yanlız bırakmadı. Başkan Ağaoğlu'nun yanı sıra, Asbaşkan Alp, Başkan Yardımcısı Emin Kahraman, Yönetim Kurulu Üyeleri Yusuf Hayırlıoğlu, Yaşar Kibar Güven'de takımla birlikte Gaziantep'e gitti. 50 dakikalık bir uçuşla Gaziantep’e varan Trabzonspor’u burada Denizli’nin aksine az bir taraftar topluluğu karşıladı.

MAÇ ÖNCESİ NWAAKAEME OPERASYONU

Oteline geçen Bordo Mavililer de Başkan Ağaoğlu havalanında transfer müjdesini verip taraftarı biraz olsun rahatlattı. Maç gününü bekleyen Trabzonspor’da Nwakaeme’nin yurt dışı çıkış işlemleri başlatıdı. Oyuncu uzun süredir ülkesi Nijerya’ya gidememiş ve ailesini özlemişti. Bu da performansını etkiliyordu. Gereklli temaslar yapılarak hemen maçın sonrasına özel uçak ayırtıldı.

Maç saatine kadar otelinde konaklayan Bordo Mavililere herhangi bir ziyaret yapılmazken otele giriş de sağlanmadı. Başkan Ağaoğlu cezası nedeniyle maçı otelde takip ederken maç sonu yeniden stada geldi.

ABDULKADİR PARMAK’IN HAKKINI YEMEYİN

Trabzonspor’un başarılı orta sahası bana göre pandemiden sonra Trabzonspor’da ayakta kalmayı başarabilen ender oyunculardan…

 Abdulkadir Parmak takımla birlikte Gaziantep’e gelmek istemiş ve kamp kadrosunda yer almıştı. Başarılı orta sahanın bu hareketi takdire şayan.

Ancak, maçın başlamasına kısa bir süre kalan TFF yeni milli takım aday kadrosunu duyurdu. Öyle isimler yer aldı ki, şaka gibiydi. Resmen Abdulkadir Parmak’ın hakkı yendi, Parmak’ta formasını öperek TFF’ye mesaj gönderdi. Artık yeter, hak edene bu forma verilsin….

--------------

Uğurcan ve Abdulkadir Parmak’ın olmayışı, Edgar’ın sakatlığı Newton’u erken bir taktik değişikliğine itti. 

PRES YAPAMADILAR

Trabzonspor özellikle de ikinci yarıda orta alanda istediği oyunu sahaya yansıtamadı. Bunun da sebeplerinden bir tanesi elde olmayan sebeplerden dolayı kurulan sistemden kaynaklandı. Abdülkadir Parmak'ın olmayışı Newton'ı 4-1-4-1 sistemine etti. Aslında bu sistem kağıt üstünde iş yapar. Bu sistem oyunu önde tutacağım, rakip ceza sahası etrafında paslaşacağım demekti. Ama işler kağıt üstünde olmuyor. Günümüzde futbol iyice satranca benzemiş durumda. Antep takımı da defansta 5-3-2 ile karşılık verip, önce Trabzon'u tutmanın derdindeydi. Keza Antep'in planı tutmuştu. Çünkü 4-1-4-1 sisteminde hücum hattının sürekli pres yapıp alan değiştirip futbolcuların birbirleriyle yakın oynaması gereken bir sistemdi. Keza maç içerisinde bu yakın oynamamanın meyvelerini 2 - 3 pozisyonda gördük. Ancak bunun adı futbol. Boşta kalan toplar ağırlıklı olarak Antepli futbolculardaydı.  

Bunun sebebine gelince; Abdülkadir Ömür, Nwakaeme ve Afobe'nin beklentilerin uzağında oluşuydu. Flavio da bu kadar hücum hattı karşısında emniyet sibabı olarak daha çok defans ile bağlantıyı sağlama görevi üstlendi. Elde kaldı sadece Baker. E Baker de sonuçta bir insandan doğma. Bu kadar kalabalık rakip karşısında bir oraya koş bir buraya koş, oyunun yönünü değiş, her yere yetiş de diyemezsin. Hal böyle olunca bağlantı koptu.

Bu bağlantıyı sağlayacak olan mevki. Ön liberodur. 4-1-4-1 düzeni oyun içerisine birden çok sisteme evrilebilir. Ama Flavio'nun yanında bir Parmak olursa. Ya da biraz da defansif oyuncu olursa. Rakibi 4-1-4-1 ile karşılaşr, ön hattınla hataya sokarsın sonra sistem değişir, orta alandaki 2 futbolcun defansla birlikte geri hattı sağlama alıp kanatlarla beraber sonuca gitmeye çalışılırç. Böylece hem maç içerisinde her alanda kalabalık olursun, kontra yemezsin, kolay pozisyon üretirsin ki sonucu değiştirebilecek birçok meziyetli oyuncu da kadroda var. Savunma transferi nasıl şart ise ön libero mevkisi de Trabzonspor'a ekmek gibi su gibi şarttır.

ABDÜLKADİR’İN NEYİ VAR ACABA?

Evet, enterasan bir durum ama var. Ömür, top kontrol etmekte güçlük çekiyor. Israrla tek ayakla bu kontrolleri yapmaya çalışıyor ve bu durum zorluyor. Nerede hareketli pozisyona girebilen Abdülkadir? Neyi var acaba…Geçtiğimiz hafta 2 gol attığında yine belirtmiştim yine söylüyorum. Afobe atletliğini kaybetmiş. Geri gelir mi elbet gelebilir ama uzun vadede zor görünüyor. Ekuban’a ne Afobe ne Ömür ne de Nwakaeme ayak uydurabildi. Kendi başına işler yapmaya kalktı. 

Trabzonspor'da penaltı kurtaran son kaleci Onur Kıvrak | NTVSpor.net

BÖYLE PENALTI OLUR MU?

Top kapma mücadelesinde olan Flavio topa vuruyor ve o topu kapmak için hamle yapan Maxim ayağını sokuyor. Flavio burada ayağını nereye basacak. Tabi ki yere! Yere basarken Gaziantepli oyuncunun soktuğu ayağına kısmen basmak zorunda. Flavio ayağını havada tutacak. Herhalde bunu istiyorlar. Bu mümkün mü? Dolasıyla rakibi bozmak için yapılmış bir müdahale olmadığı aşikar. Kontrolsüz de değil, sarı yanlış, üstüne verilen kırımızı da skandaldır. Bu hareket dikkatsiz hareket bile değildir. Penaltı skandal, VAR’ın çağırması apayrı skandal. Pozisyon asla penaltı değil asla sarı kart değil , Penaltı da hatalı kart hatalı VAR çağırması hatalı… 

Hadi onu geçelim peki ya pozisyon öncesi elle kontrolü nasıl görmez.

Ben bir basın mensubu olarak pozisyonu yorumlayabiliyorum ama asıl mesleği bu iş olan ve bu işten para kazananlar göremiyor.

Tıpkı 4 sene önce günümüz MHK Başkanı köşe yazarlığı yaptığı dönemde  “Aydınus maç boyunca eyyam yaptı” başlığıyla bir yazı yayınlamıştı. Görünen o ki Trabzonspor maçına da kimin eyyam yapacağını bildiği için atamayı zorlanmadan yaptı. 

Maçın hakemi Fırat Aydınus da VAR’daki Abdülkadir Bitigen ve ekibiyle birlikte kendisine verilen görevi en iyi şekilde yerine getirdi.

Henüz ligin 4. Haftası geride kalmışken toplamda 5 penaltısı verilmeyen rakip lehine 2 alakasız penaltısı verilen oyuncularına kartları cömertçe gösterilen Trabzonspor’un sinir uçlarıyla oynanma boyutu farklı seviyelere taşındı.

BU NASIL HOCA?

Oldukça sakin bir havayla Antep’e giden Trabzonspor Kulübü yöneticileri maçın uzatma dakikalarından itibaren gördükleri manzara karşısında tepkilerini göstermeyi ihmal etmedi. Sumudica aşağıdan bağırıp çağırıyor, kırmızı kart görmesine rağmen sahayı terk etmiyor. El kol hareketleri yapıp gerginliği tırmandırıyor, üstüne de çıkıp saygısız hareketler yapıyor. Hiç olmayacak zamanda olmadık işler...

Nereye gitsek, hangi deplasmana gitsek hep aynı manzara. Anadolu takımlarının o misafirperverler halleri gitmiş, sanki karşılarında rakip değil de düşman var. Her maç her maç gerginlik. Bu neyin hırsı diye sorası geliyor insanın…