Referandum yaklaştıkça tabiri caizse saflar sıklaşıyor, taraflar ağız birliği halinde mesajlar vermeye devam ediyor.

Belki de ilk kez böyle bir duruma şahit oluyoruz. Biraz düşününce olmaz denilen şeylerin olduğunu görüyoruz.

Kim derdi CHP ile Saadet Partisi’nin aynı safta buluşabileceğini. Şahsen ben böyle bir şeyin olabileceğine ihtimal vermezdim.

Çünkü bu safta dine, inanca, millete ve vatana düşman PKK da var, FETÖ de var.  

Tabi bundan rahatsız olan “Milli Görüşçü” kardeşlerimiz de yok değil.

Ailesinin törene davet edilmediğini belirten Fatih Erbakan, "Bizim değil, 'Hayır' cephesinin davet edilmesi manidar" diyerek tepkisini ortaya koymuş rahatsız olanların sesi olmuştur.

Şimdi ben buna benzer tepkilerin CHP’li seçmenlerden de gelmesini bekliyorum. Sebebini tahmin ediyorsunuzdur.

Düşünün “Hayır” cephesinin önderliğini yapan bir lider neye hayır dediğini bilmiyor. Referanduma sunulacak maddelerden haberi yok.

Adama sormazlar mı alanlarda halka neyi anlatacaksın? Hadi meclis çalışmalarından haberin yok.

Hiç mi gazete okuyup; televizyon izlemiyorsun! Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği sadece Kılıçdaroğlu’nun değil dünyanın dengesini bozdu.  

Düşünün Almanya kalkmış referandumda hayır çıksın diye çaba sarf ediyor.

Bakanlarımızın Almanya’da yapacakları toplantıları engellemek için her türlü uğraşı veren Almanlar PKK terör örgütüne ev sahipliği yapıyor.

Amaçları güçlenen ülkemizin önünü kesmek, bölgesinde söz sahibi olan devletimizi güçsüz düşürmektir.

Tabi ne yaparsa yapsınlar amaçlarına ulaşamayacaklar. İşte daha dün Amerika ve Rusya Genelkurmay başkanları; Genelkurmay Başkanımızla birlikte Antalya’da toplantı yaparak bölge sorunlarını masaya yatırdı.

Düşünün bundan 10 yıl önce bizi ciddiye almayanlar şimdi bu coğrafyada bizsiz bir şey yapamıyorlar.

Tabi bu günlere kolay gelmedik. Suriye’de ne işimiz var diyenler, şimdi anlamıştır; orada ne işimiz olduğunu.

Sahada olmadığın yerde masada olamazsın. Masada da güçlü olabilmemiz için birlik olmalıyız.

Özellikle milli konularda ve dış politikada tüm siyasi partiler ortak hareket etmeli.

Nasıl ki Sayın Bahçeli Almanya’ya meydan okuyan Sayın Cumhurbaşkanımıza destek veriyorsa bunu diğer partilerden de görmek isteriz.

Bu arada destek demişken; bu birilerini rahatsız etmiş.

HDP Sözcüsü ve Şanlıurfa Milletvekili Osman Baydemir Sayın Bahçeli ile Sayın Cumhurbaşkanımızın birlikte hareket etmesinden rahatsızmış.

Umarım bu rahatsızlığı hiç bitmez. Sırf Osman Baydemir’in bu şekilde düşünmesi bile bana göre “Evet” demek için yeterli.

Tabi bu benim düşüncem.

Yazıma son verirken şuna da belirtmek isterim.

Her defasında bize demokrasi ve ifade özgürlüğü dersi vermek isteyen Avrupa’nın ne kadar demokratik olduğunu da görmüş olduk. Selam ve dua ile.