İlklerin takımı olan Trabzonspor Rizespor karşısında dün bir değil birkaç ilklere daha imza attı.

 Bunları burada saymaya gerek yok sanırım.

 Bu maçın ardından yazılacak yığınla faktörler var, alınacak geç kalınmış gerçekler var.

 Ben en önemlisini sizlerle paylaşmak istiyorum.

 Lütfen bu tespiti “ben demiştim” manasında almayınız.

 Şenol Güneş hocanın Trabzonspor’un başına son gelişinde bu Altyapıdaki futbolcular meselesini hemen hemen her basın toplantısında dile getiriyordu.

 Şenol Hoca’ya “Trabzon’da daha futbolcu yetişmiyor. Tarla kurudu” raporlarını vermişler bende tersini iddia ediyordum. “Bu Tarlanın neyi değişti havası mı suyumu”

 Size başka bir tespit daha vereyim.

 Giray hocanın da katıldığı bir panele bu konuyu taşıdım.

 “Trabzon’da oyuncu yetişiyor mu yetişmiyor mu?”

 Soruma sevgili Sadi Hoca cevap vermişti.

Unutmadan bu panelde Şenol Hoca’da vardı, devam edelim.

 Sadi Hoca “Trabzon’da oyuncu yetişiyor yetişmesine de yetişen oyunculara kim şans verecek.“ bu cevap üzerine salonda biraz da olsa soğuk rüzgarlar esti.

 Bu çok önemsediğim konuyu “Trabzonspor Efsaneleri” kitabıma da taşımıştım.

61saat’te ki yazılarıma bakarsanız konu ile ilgili ne kadar önem verdiğimi anlayabilirsiniz.

  Pansuman tedavilerle yanlış politikalarla kendi insanlarını inkardan artık vazgeçin diye diye tam 35 sene geçti.

 Ve  çarpıcı bir örnek daha.

 Şu an Kanada’da yaşayan Allah sağlığını versin Doktor Krino Kafato diye bir Trabzon sevdalısı Ganitalı İdmanocağı kalecilerinden bir ağabeyimle yaptığım söyleşinin manşetini size vereceğim.

 “Trabzonspor artık çöplükten çöp toplamayı bırakmalıdır. “ diyordu.

 İşte 11 yıl öncesinin şamar gibi cevabı.

 Yeter mi bence yeter!

 
Tüm gerçekler bu sözcükte saklı, sorun altyapıda değil, senelerdir üstyapıdaki kafalarda olmuştur.

 Şunu da söylemekten geçemeyeceğim.

 Altyapı derken sadece Trabzonspor’un altyapısını kast etmiyorum.

Tüm amatör takımları da altyapı olarak görüyorum.

 Bu yıl play-off maçlarını seyretme imkânını bulduğum takımların hepsinde olmasa bile çoğunda birer ikişer albenisi olan gençler var.

 Ancak, fare dağa küsmüş gibi bu çocukları izleyen ne yetkili var ne de etkili veya ben görmedim.

 İşte tarlanın kurumadığına bir önemli tespit daha size.

 Ve son sözlerim bu genç futbolculara olacak.

 Zor da olsa kendinizi kabul ettirme fırsatını buldunuz.

 Şimdi sıra sizde şayet paralandıktan sonra havalanırsanız geldiğiniz yeri unutursanız, yükseldikçe şımarmaz küçülürseniz, hayat düzenini asla bozmaz, giydiğiniz formanın anlamını değerini iyi özümleyebilirseniz, bu iş oldu demektir.

 Aksi takdir de böyle parlayıp sönen birçok örnek var, duymuşunuzdur.

Yine yıllar önce, eski başkanlardan Ahmet Celal Ataman'a PTT maçından sonra yöneticilik teklif edilmişti. 
Ahmet Celal Ataman 'Yine lejyonerler takımımı kuracaksınız, özümüzemi döneceğiz' diye sormuş 'Özümüze döneceğiz' cevabını alınca yöneticiliği kabul etmişti. 

Ve şampiyonluklara atılan ilk adım böyle başlamış oldu. (Trabzonspor Efsaneleri kitabından)

Bu sıraladığım önerileri tek tek yerine getirirseniz, bu iş oldu demektir.,

Hem sizin yolunuz açık olur, hem de biz Trabzonspor taraftarlarının.

Bu çocukların yetişmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.