Dün gece Basel takımını konuk eden Trabzonspor takımı yediği gole kadar geçen sürede ürkekti.

Zayıf kaldı, konuk ekip karşısında…

Ancak abuk toparlandılar. 

Gerçek kimliğine geri döndüler.

Maç bitene kadar böyle devam etti.

Mükemmel goller buldular.

Goller gerçekten Avrupaidi.

Attıklarından çok kaçırdılar.

Sözün özü yazık oldu yazık.

Taraftarlar 5 bin kişi eksik olmalarına karşın her zamanki gibiydiler.

Siz böyle oynayın, sonuç ne olursa olsun her zaman yanınızdayız.

Dercesine hiç susmadılar.

Buraya kadar iyi has da hani bir söz vardır minzi parayla 2 puan daha bilmem ne kadar parayla birlikte gitti.

Birde lafı uzatmadan gelelim şu rotasyon meselesine…

Hatırlarsınız.

Ligin daha ilk maç olan Kasımpaşa maçında Avrupa maçı için rotasyon yapıldı.

Maçın önemi öne çıksın diye öyle tahmin ettim.

Daha sonra bu rotasyonlar devam etti. 

Etti de tutmadı, olmadı, bakın bir puanın değil bir golün dahi önemi büyük olan bu maçta hem defansta hem orta sahada hemde forvette değişikliklere gidildi.

Hoppala derler adama…

Bakın beyler bayanlar bir takımla böylesine bu kadar da olmaz denilen değişikliklere gidilmez.

Başka bir deyimle bir takımla böylesine oynanmaz.

Bu bir..

İki..

Böylesine önem arz eden maçta yedek oyuncu performansı ölçülmez.

Bir başkası bu takımın stoperleri Hüseyin ile Hosseini’dir.

Bu realitede göz ardı edilemez.

Yanisi dere geçerken at değiştirmek gibi bişey olur böyle olursa…

Avrupa’da boy gösteremeyeceksek Türkiye şampiyonu olsak ne yazar…

Hiçbir Trabzonsporlunun içine sinmez bu.

O zaman sormazlar mı Avrupa kupalarına gitmek için dökülen ter verilen mücadele nedendi?

Bu maçtan daha önemlisi Rizespor maçı mıydı da ondan rotasyona gidildi.

Ha unutmadan şu söze bayılıyorum.

‘Avrupa maçları takımlarımızı çok hırpalıyor. Perşembe, Pazar oynanan bu yüksek tempo maçlarına ayak uyduramıyoruz. Heyhat ne güzel söz değil mi? Ne işiniz var elin ecnebileriyle boğuşmaya zahmet oluyor. Ligimize dönelim. İlk dört takımlar lig sonu aralarında turnuva yapsınlar. Birinci çıkan saz çalsın oynasın. Eğlensin… Avrupa’da neyin nesi. Yetmez Yusuf’u da geri çağıralım. O da yetmez sözleşmelerini de Türkiye şartlarına göre ayarlayalım’'

Siz değerli okurlarımla paylaşmak istedim hepsi kadar...