Aklın mantığındaki durduğu sözün bittiği yerdeyiz!

Dedim kendi kendime dün akşamki Bursa maçını izledikten sonra.

Bu sözcük her şeyi çıplaklığı ile anlatıyor, sanırım!

Ancak, siz değerli okurlarıma saygısızlık olur düşüncesiyle acizane birşeyler yazayım dedim.

Ve başlayalım geceye damgasını vuran Ünal Karaman’dan!

Neydi o değişiklikler hangi babayiğit yapabilirdi o seçimi bütün dünya aleme vede teknik adamlara ibret olsun.

TÜFAD’dan da Karaman’ın bu ceserateini hamlelerini ders olarak verdirmesini isterim!

Bravo sana Ünal hoca!

Dönen tekerleğe bir kez daha çomak soktun. Sanki farklı galipmiş gibi 3 forvet aldın rakibin 3 defans oyuncusunu takımın üzerine çullandırdın. Rahat kazanacağınız maçı Onur’un gayretleri ile zar zor berabere bitirerek dile kolay son 5 maçta sırf kendi anlamsız kadro seçimi oyuncu değişimlerinde tamı tamına 12 puan verdin. 

Hesapla halkalım bu puanlar kaç milyon ediyor, yine hesaba vur bakalım bu puanlar olsaydı şimdi liderle aramızda ne vardı?

Milyonların gülen yüzü tebessüme döndü hava akşamdan sabaha buz kesti sen oyuncuların başkan ve yönetimi bunun hesabını yapabiliyor musunuz?

Gelelim gecenin bir başka olayı olan Burak trajedisine!
Peşin peşin söyleyeyim ben de herkes gibi Trabzonsporluyum bir taraftarım. Hiç bir şekilde cicici cucucu olmadım olmam da!

Kaba tabirle bu Burak’ı bu duruma getirenler utansın.!
Canavarı kim yarattı, bir kendilerine sorsunlar. Kapı arkasında dalavere çevirenler utansın ne diyeyim bu oyuncunun yaptığı hareketler yenilir yutulur gibi değildir. Ne taraftarlara ne de teknik ekibe hiç bir oyuncu bu tarz davanışlarda bulunamaz. 

Ve de Trabzonspor’un üzerinde kimse olmamıştır olmayacaktırda!
Bunlar realitedir, doğrudur, ceza da verilmelidir.
Ancak şu mağara devrinden kalma kadro dışı cezası asla verilmemelidir. Burak’ı cezalandırayım derken takımı cezalandırmayın. Gücünüzü eksiltmeyin buna kimsenin hakkı yoktur. 

Bilmem anlatabiliyor muyum?

Cezanın şekilleri vardır onu benden sizler iyi bilirsiniz.
Son olarak sevgili taraftar kardeşlerim lütfen şu “gardaş” işini kaldırın. Savaşalım demiyorum şu gardaş işinden çok çektik hala da çekiyoruz.
Senin takımın sana benim takımım bana deyin. 
Türkçesi herkes yoluna gitsin!